HOŞGELDİNİZ OKUMA KÖYÜMÜZE!!!!!
🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋
Saçımda dolanan el ile gözlerimi açtım. İlk önce etrafa baktım. En son arabada uyumuş olmalıyım. Odamdaydım. Sabah olmuştu. Yanımda Rüzgar abim ve Poyraz vardı. İkisi de birşeyler konuşuyordu. Uyandığımı fark etmemişlerdi.
Poyraz: Abi, ben özür dilerim. Öyle söylememem gerekiyordu.
Rüzgar abim hafifçe gülümsedi.
Rüzgar abim: Takma kafana. Senin suçun değildi. Öyle denk geldi.
Diyerek diğer eli ile Poyraz a sarıldı. Poyraz da rahatlamış gözüküyordu.
Rüzgar abim: Ben de özür dilerim. Az kalsın sana vuracaktım.
Hadi canım!! Vuracak mıydı???
Poyraz: Hak ettim ama.
Dedi ve bana doğru baktı. Beni uyanık görünce gülümsedi.
Poyraz: Abla uyandın mi?
Gözlerini devirdim.
Ben: Yok daha yatıyorum.
Rüzgar abim: Günaydınnn.
Gülümsedim.
Ben: Günaydın.
Abim Poyraz a bakarak konuştu.
Rüzgar abim: Biz çıkalım da ablan giyinsin. Sonra hastaneye gideceğiz. Tabi sen okula.
Dedi ve göz kırptı. İkisi odadan çıkarken tartışıyordu.
Poyraz okula girmeyeceğini, Rüzgar abim ise gitmesi gerektiğini söylüyordu. Odadan çıktılar. Telefonuma bildirim geldi. Kim olduğuna baktım. Ege ydi.
Ege:
Günaydın.
Biz performans ödevini bitirdik. Bugün sunum yapacağız.
Haberin olsun.
Ben :
Tamam teşekkürler. Kolay gelsin size 🦋
Ege:
Sağol. Görüşürüz.
Ben:
🙃🙃
Dedim görüldü atmıştı. Ay gerildim. Derin bir nefes aldım ve yataktan kalktım. Tek el ile elimi yüzümü yıkadım ve dolabımın karşısına geçtim.
Yine rahat bir elbise giydim. Bu elbise de dizinin yarım karış üstündeydi. Kalın askıları vardı. Siyahtı ve beyaz puantiyeleri vardı. Sirindi yani.
Askılığı da aldım ve odadan çıktım. Asansörü beklerken yanıma Suna hanım geldi.
Suna hanım: Günaydın Selin hanım.
Gülümsedim.
Ben: Günaydın.
Suna hanım: Biraz önce sizin adınıza bir kargo geldi. Oturma odasına bıraktık.