BÖLÜM 17

6.2K 366 131
                                    


Meriç ten

Doktor: Kız kardeşinizin sırtında, boynunda ve ayaklarının altında derin kesiklere ve ileri derecede ezik ve morarmalara rastladık. Kırık cam parçalarını çıkardık. Derin kesik olan yerlere dikis attık. Ben ve doktor arkadaşlarım küçük hanımın şiddet gördüğünü düşünüyoruz. Hastane polisine haber vermemiz gerekiyor. Birazdan gelirler. Geçmiş olsun. Serum bitince çıkabilirsiniz

Kafamızı salladık. Odaya girdik. Meleğim benim. Yüz üstü yatmıştı. Şu an huzurlu bir şekilde uyuyordu. Yanındaki sandalyeye oturdum. Elini tuttum. Elleri buz gibi olmuştu. Selin in elleri her zaman soğuktu.

Hafifçe kıpırdandı. Sonra gözlerini açtı. Yataktan kalkmak istedi. Hemen engel oldum.

Ben: Güzelim, kıpırdama abicim.

Selin den

Gözlerimi rahat olmadığım ve sırtımın ayaklarımın ağrıması ile açtım. Çok büyük bir acıydı.

Doğrulmaya çalıştım ama Meriç abim engel oldu.

Meriç abim: Güzelim, kıpırdama abicim.

Ben: Abi çok acıyor.

Meriç abim: Geçecek. Sen kal burada ben doktor çağırayım.

Kafamı salladım. Yatakta zorla canım acıya acıya döndüm. Sırtım çok ağrıyordu. Son olaylar aklıma geldi. Rüzgar abim vazo atmıştı. İçeriye abim, doktor ve iki polis girdi.

Doktor: Küçük hanım merhaba. Nasıl hissediyorsun?

Ben: Sırtım çok ağrıyor.

Doktor yanıma geldi. Seruma birşeyler koydu.

Doktor: ifadenin akmaya geldiler. Eğer sana birşey yaptılarsa korkmadan söyleyebilirsin.

Kafamı salladım. Doktor ve abim dışarı çıktı.

Ben: Kaza oldu. Cam sehpanın üzerine düştüm.

Diyerek söze başladım. Yaklaşık yirmi dakika boyunca konuştuk. Polisler geçmiş olsun diyerek çıktı. Ben yalnız kalmışken kapı hızlıca açıldı. İçeriye telaşlı bir Poyraz girdi. Koşarak yanıma geldi. Sarılacağı an kollarini geri indirdi.

Poyraz: Selin iyi misin? Ağrın var mı? Çok acıdı mi? Konuşsana? Rüyadayım değil mi? Ondan konuşmuyorsun.

Ben: Poyraz sakin ol. Rüya değil. Gerçek. Çok iyiyim bak.

Dedim ve elini tuttum. Sarılmaya ihtiyacı vardı. Ama yapamam canım acıyor.

Poyraz: Çok korktum.

Ben : Tamam geçti. Bak buradayım.

Kafasını salladı. İçeriye Ayaz abim ve Rüzgar abim girdi. Onların da arkasından gözü yaşlı Beren girdi.

Hızlıca yanıma geldi. Ağlıyordu. Benim için mi?

Yatağımın yanına hızlıca oturdu. Ellerimi tuttu. Tabi oturmadan önce Poyraz i ittirmişti.

Beren: Selin? Çok acıyor değil mi? Kim yaptı? Ben seni öyle görünce...

Dedi ve hıçkırarak ağlamaya başladı.

Ben: Hiç acımıyor Beren. Çok iyiyim.

Dedim gözlerim dolu dolu.

Beren: Yalan söylüyorsun. Ben biliyorum o acıyı. Çok acır. Günlerce geçmez. Nefes alamayacak hale gelirsin. Yürümekte zorlanırsın. Uyuyamazsın.

ABİLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin