BÖLÜM 32

4.6K 315 294
                                    

Koşarak odama çıktım. Hala kahkaha sesleri geliyordu. Sinirlerim bozuldu. En üst kata koşarak çıktım ve çok yoruldum. Hemen odama girdim. Hem Merve nin anneme anne demesi, hem Poyraz ın bana aldığı anlamsız tavır üzülmeme neden oldu.

Hemen üzerime pijamamı giydim. Kitaplıktan bir kitap aldım. Yatağa oturdum ve kitabı okumaya başladım.

🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋🦋

Yarım saat boyunca aynı sayfayı okuyorum. Artık nerede ve var, hangi olay olmuş ezberledim. Kapı çaldı. Kitabı bırakmadan girmesi için komut verdim.

Kapı açıldı ama ses gelmedi. Kafamı kitaptan kaldırdım ve kapıya baktım. Bir el, eli tutan bir paket çikolata vardı. Sonra gülen bir suratla Poyraz gözüktü.

Hemen odaya girdi.

Poyraz: Ablam, sana çikolata getirdim.

Ben: Sen git çikolatanı Beren ile ye. Benim canım istemiyor.

Dedim imalı bir şekilde. Sonra kitabıma geri döndüm. Elimden kitap çekildi.

Ben: Poyraz ver şu kitabı.

Poyraz: Ne olduğunu söylemeden vermem.

Ben: Birşey yok. Odamdan çıkar mısın Poyraz?

Yüzüme baktı sadece.

Poyraz: Annemin yanına gittin diye bu sinirin değil mi? Ne söylediler? Tabi beni dinlemiyorsun ki?

Ben: Hayır Poyraz! Sinirim sana. Evden gitmeden  önce saçma sapan konuşuyorsun. Eve geliyorum, geldiğini bile duymadın. Sen git Beren ile kahkaha atmaya devam et.

Sessizce beni dinledi. Sonra kitabımı bana geri verdi. Elindeki çikolatayı komodinin üzerine koydu. Ardından hiçbir şey söylemeden odadan çıktı. Ben de geri kitap okumaya devam ettim. Sinirim bozuldu.

Poyraz dan

Ablamın gitmesini istemiyorum. Gidecek, ona ters birşeyler söyleyecekler, eve gelecek ağlayacak. Sonra hiçbir şey olmamış gibi gülmeye devam edecek.

Bunun olmasını istemiyorum. Masadan beni dinlemeden kalkınca sinirlendim.

Neden abilerimi dinliyor, ama beni dinlemiyor?

Şu Ömer e iyice gıcık olmaya başladım. Masada sürekli ablama bakıp durdu. Bakmasi yetmezmiş gibi gülümsüyor da. Meriç abimin arkadaşı olmasa çoktan bu evden gitmeleri için elimden ne geliyorsa yapardım.

Ablam aşağı indi. Giyinmişti. Umursamaz bir tavrı vardı yüzünde. Yine ablama gitme de dim ama dinlemedi. Dışarı çıkınca koşarak ben de çıktım.

O an kalbini kırmak istememiştim. Ama ağzıma geleni söyledim. Hayır yani yalan değil, birçok yönden Meriç abime benziyor. Meriç abim benim kızım diyor ya. O kelimenin hakkını veriyor.

Yüzüme boş boş baktı. Arabaya bindi . Ablam gittikten sonra eve birkaç kız geldi. Üç kız vardı. Yaşları en fazla yirmi ikiydi.

Hayriye abla kızları mutfağa aldı. Umarım bu kızlarla sorun yaşamayız.

Beren masayı topluyordu. Ben de yardım ettim. Bana teşekkür manasında gülümsedi. Ben de gülümsedim. Masayı kaldırdık. Sonra içeriye oturduk. Beren in telefonu yoktu. Ben de telefon ile oynuyordum.

ABİLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin