18.bölüm

14.5K 847 11
                                    

Saatler yıl,dakikalar ay,saniyeler hafta olmuş,zaman karınca adımları gibi ilerliyordu Murat için.Tekrar saatine baktı 23:00 olmuş,Hasan hala aramamıştı.Hemen telefonunu aldı ve Hasan'ı aradı.çağrıyı sonuna kadar sürdürdü fakat Hasan telefonu açmadı.Tekrar denedi bu defa hiç çalmadı çünkü telefon kapalıydı.

Salonda bir aşağı bir yukarı dolaşmaya devam ederken bir yandan da kendi kendine konuşuyordu.

"Bittim ben.Bu defa kesin bittim.Mahvoldum,kariyerim,şanım şöhretim,itibarım herşeyim yerle bir oldu.Geri zekalı Murat sen ne diye Hasan'ı çağırıyorsun,başka doktor mu yok.Verirdim uç beş kuruş,kızıda ikna eder aldırırdım bebeği,şimdi bu yürüyen vicdan asla izin vermez.Ya Pelin duyarsa,düşünmek bile istemiyorum.Allah'ım bana çıkar bir yol göster."

Bütün gün evin içinde bir aşağı bir yukarı dolaşıp durdu.Gül'ün yanına da hiç gitmedi.her ne kadar dillendiremesede içten içe kızıyordu Gül'e.Hasan'dan beklediği telefonda gelmeyince iyice gerilmişti.iyiki yaptığı şov programı kanalın futbol maçlarını yayınlaması nedeniyle iki hafta ara vermişti. Yoksa bu hengamede ne program hazırlayabilir nede izleyicileri eylendirebilirdi.

Dün geceyi de uykusuz geçirdiği için bu gece fazlasıyla uykusu gelmişti.can sıkıntısından birşey de yiyememiş iyice halsiz düşmüştü.önce hastaneye gidip Hasan'la konuşmayı düşündü fakat bu başka bir yerde konuşulmayacak kadar özel ve gizli bir konuydu.Vazgecip salondaki koltuğun üzerine uzandı.çok geçmeden yorgunluk ve uyku bütün bedenini sardı ve kendinden geçti.Uyandığında saat sabahın yedisi olmuştu.her yeri tutulmuş sersem gibi olmustu.dünden beri Gül'ün de kendisi gibi birşey yemediğini hatırladı.kahvaltı hazırlayacak durumda hissetmedi kendini ve telefon sarılıp sitenin içinde faaliyet gösteren simit sarayını aradı.kendisi için bol naneli mercimek çorbası, Gül içinse çeşitli simitler ve kahvaltı sofrası istedi.tekrar koltuğa uzandı.10 dk geçmişti ki çalan kapı ziliyle kalktı ve kapıya yöneldi.Siparişlerin bu kadar erken gelmesine memnun olarak kapıyı açtı ve Hasan'ı görmesiyle hızlanan kalp atışları beyninin zonklamasına neden olmuştu.

"Kusura bakma Murat,acil bir vaka geldi ve hemen ameliyata girmek zorunda kaldım o nedenle telefonuna cevap veremedim"

Murat birşey demeden arkada siparişleri getiren delikanlı belirdi.Murat kahvaltıyı ve Hasan'ı içeri aldı.birlikte mutfağa geçtiler.Murat kahvaltıyı masanın üzerine bıraktı ve sandalyeye oturan Hasan'a yöneldi.Merakla Hasan'ın gözlerine baktı.Hasan her zamanki ferasetiyle Murat'ın merak içinde olduğunu farketti ve en başından beri bildiği gerçeği açıkladı.

"Muratcım için rahat olsun kardesim,Gül hamile felan değil."

Hasan konuşmaya başladığında yerinden çıkacak gibi atan Murat'ın kalbi sukuna ermiş ve rahatlamıştı.derin bir ohhhhh çekti ve Hasan'ın karşısındaki sandalyeye oturdu.

"Ohhhhh çok şükür Hasan,kalbim duracaktı neredeyse."

"Murat insan bebeği olacağı zaman sevinçten kalbi durur seninde korkudan mı kalbin duracak"

"Abi bırak latife etmeyi durumu biliyorsun"

"Ne var durumda evlenirdin olur biterdi,hem kimsesiz bir kıza sahip çıkmış olurdun,hemde baba olurdun."

"Hasan beyinlerimiz farklı çalışıyor abi,bu yüzden söylediklerinin olmayacak şeyler olduğunu sana anlatmak için çaba sarfetmeyecegim."

"Neyse ben şimdi ne yapacağız onu konuşmaya geldim.tanıdığım zengin ve yaslı bir iş kadını var.Yardımcı olarak temiz bir kız arıyor.Ben diyorum ki Gül bu işi yapabilir,ben ara ara uğrar kontrol ederim, hem kadının evinde kalacak,sigorta ve dolgun maaşta verecek."

GÜLİZARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin