4- "Kâbuslar Gerçektir"

22.9K 907 142
                                    

Korkular, insanın hem en zayıf yanıdır hem de en güçlü yanı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Korkular, insanın hem en zayıf yanıdır hem de en güçlü yanı. Saye, bu korkularından güç almaya ne zaman başlayacak?

 Saye, bu korkularından güç almaya ne zaman başlayacak?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



4.BÖLÜM

Sonu yokmuş gibi görünen taşlı sokağın beton duvarları her an üstüme yıkılacak gibiydi. Rüzgâr kulaklarımda uğuldarken yağmurdan ıslanıp yüzüme yapışan saçlarımı gelişigüzel arkaya ittim. Çıplak ayaklarıma batan ince taşlar canımı yaksa da omzumun üstünden ardıma baka baka koşuyordum. Hakimiyeti ele alan korkum, kalbimin kütürtüsünü etrafa duyuruyordu. Az önce hiç bitmeyecek sandığım kuru sokağın duvarına çarparken buldum kendimi. Duvar bütün gücümü emip acı olarak bedenime zerk ettiğinde geriye savrulup kalçamın üzerine düştüm. İki yanıma ayrılmış ellerimi birbirine çarpıp temizlerken kafamı kaldırdım. Şimşek yemiş gibi bir çığlık koptu dudaklarımdan. Karşımdaki duvarın yerinde uçsuz bir karanlık bana elini uzatıyordu. Kalçamı geriye kaydırıp uzaklaşmak istedim ama sırtım sert ve pürüzlü bir duvarla buluştuğunda delirmiş gibi ağlamaya başladım. Aklımı kaçıracaktım.

"Başka yolun yok."

Bütün sokak bu kalın sesle inlediğinde ürkekçe dizlerimi karnıma çektim. Hıçkırıklarımın arasından defalarca haykırdım.

"Hayır...hayır...hayır..."

Soluk soluğa uyandım.

"Kâbustu, geçti."  dedi telaşlı bir ses. "Gerçek değildi."

Gözlerim etrafı taradı. Verandada, koltuktaydım. Hava zifiri karanlıktı, huzursuzca kıpırdandığımda üzerime gelişigüzel örtülmüş şalı ve sonrasında dizlerimin önüne çökmüş telaşlı gözleri gördüm. Yeni uyanmış gibi titrek bir nefes çektim içime.

Dizimin üzerindeki ince parmaklı elini ben bakınca hemen çekti. "Uyandırmak içindi." diye açıkladı ama oralı değildim. Koltuğun tepesinde sallanan sarı ışığı açıp tekrar çöktüğünde koyu kahverengi gözlerinin içinde parlayan sarıları içine düşeni eritecek sıcaklıktaydı. Gözlerinin rengini ilk kez bu kadar net görebiliyordum. Gördüğüm kâbus gözlerimin önüne geldiğinde aniden tüm vücudumu titreten üşümeyle kalkmaya çalıştım. Gözlerim bir anda karıncalandı ve bastığım yer ayağımın altından kayıvermişti. Savaş'ın kolları zayıf bedenimi bir yay gibi esneterek sarmaladığında ıslak kirpiklerimin arasından ona baktım.

İHTİLALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin