MADEM | texting

özel • 8

HELLÜÜĞĞĞ!
ne bu neşe ne bu heyecan eylül.
neyse uzatmadan konuya dalıyorum.
hepinizin aklındaki soru işareti kitap final oldu ama özel bölüm gelmeye devam ediyor o zaman kitap niye final oldu. o bölümün sonunda da söylemiştim gerçek final bu değil diye o texting kısmının finaliydi, fark etmişsinizdir zaten. kitap texting olmaktan çıktı aldı başını gidiyor bir kategoriye bile sokamıyorum kendi kafamda kcmsösösmcs neyse işte kitap final olmadı sadece "texting" bölümünü okumak isteyenler için final oldu. peki kaç özel bölüm olucak? bunu ben de bilmiyorum. o zaman çok tuttum sizi iyi okumalar.

bölüm ithafı : buralarinagasisena_

🎶

"Kaçtaydı bu randevu?" Derin bir nefes alıp ayağa kalktım. Sağa sola koşuşturan Anıl'ın yanına gelip ellerine uzanıp tuttuğumda yürümeyi durdurdu.

"Sakin ol istersen biraz. Daha çok randevuya gideceğiz sen şimdiden böyleysen..." Derin bir nefes alıp beni kendisine doğru çekti.

"Sen bugün görüceğiz diyince ben bir heyecan yaptım ne bileyim." Onun bu heyecanına tebessüm ettim. Ben de çok heyecanlıydım. Daha küçücük de olsa ilk kez onu görecektik.

Dudaklarını saçımın tepesine bastıdığında elimle sırtını okşamaya başladım. Sonra çenesini kafamın üstüne dayayıp konuşmaya başladı.

"Sence kız mı olucak erkek mi?"

"Bunu konuşmak için biraz erken sanki?"

Vücudunun sallanmasıyla güldüğünü anladım. Benim de yüzümde istemsiz bir sırıtma meydana geldi. Kollarını benden ayırıp yüzümü avucunun içine aldı. Dudaklarımla yanağımın arasına ufak bir öpücük koydu. Kollarımı boynuna dolayıp onu kendime çektim.

"Off yine çok yorgunum Anıl." diye söylenmeye başladım. Çok çabuk uykum geliyor bulduğum her yerde kıvrılıp yatıyordum. Kafasını boynumun yanından çıkardı. Belimden bana destek olduğunda salona doğru yürümeye başladık.

"O zaman sen randevu saatine kadar biraz dinlen ben de seni uzaktan seveyim."

Koltuğa oturup beni de yanına çekti. Kendisini koltukta biraz yatırdıktan sonra beni kafamı omzuna yasladı. Gözlerimi itiraz etmeden kapattığımda bir elimi de onun beline sardım. Parmaklarını saçımda gezdirmeye başladıktan bir süre sonra güçlükle açık tutuğum bilincim kapandı.

Yüzümde hissettim sıcaklıkla uyanmaya çalıştım. Anıl yanağımı sevmeye başladığında huysuzca kafamı kıpırdatıp kollarımı daha sıkı sardım.

"Uyanmayacak mısın artık?"

"Uyumuyorum ki ben gözlerimi dinlendiriyorum."

Bu dediğime küçük bir kahkaha attı. Hala gözlerim kapalı olsa da ben de gülümsedim. Sonradan pes edip güçlükle gözlerimi araladım. Bir süre birbirimize baktıktan sonra beni üstünden kaldırdı. Ayağa kalktığında bir gözümü kısıp ona baktım.

"Hadi trafik falan olur şimdi geç kalmayalım." dedi beni de elimden tutup kaldırırken. İsteksizce yürüyüp banyoya gidip yüzümü yıkadım. Sonra portmantodan montumu alıp giydim. Anıl da hazırlanmış kapının önünde beni bekliyordu.

"Hazırım çıkalım." dedim montun yakalarını düzeltirken. Kapıyı açıp benim geçmeme izin verdikten sonra evden çıkıp kapıyı kilitledi. Arabaya bindiğimizde kemerimi takıp arabayı çalıştırmasını izledim. Trafiğin içine girdiğimizde uykumun gelmemesi için uzanıp radyonun düğmesine bastım.

Kafamı Anıl'a doğru çevirdiğimde o da yandan bana baktı. Duyduğumuz tanıdık melodiyle ikimizin de yüzünde bir gülümseme oluştu. Sonra karnıma bir bakış atıp kafasını yola çevirdi.