4.4

55.3K 2.6K 3.7K
                                    

minnoşlar neredeyse 100K olmuşuz. hep birlikte❤️

bu bölüm azcık ileri düzey fan fin fon yazıcam ama sizin düşündüğünüz olay kadar olmayacak bebe yok yani. okumak istemeyen olursa diye belirteyim dedim.

bölüm ithafı illeg4lplanlar-

🎶

Annemlerin evden gitmesiyle Anıl'ı arayıp bize gelmesi için ikna ettim. Çok özlemiştim ve bütün günümü onunla geçirmek istiyordum. Annemler bir hafta şehir dışındaki teyzemlerde kalıcaklardı böylece ev bize kalmıştı.

Kapının zilini duymamla düzenlediğim odamdan ayrılıp kapıya doğru koştum. Kapıyı açmamla elinde bir buket papatya tutan Anıl'ı gördüm. Papatyaları es geçip boynuna sıkıca sarıldım. Kolları bedenimi sıkıca kavradı.

"Ne kadar şanslıyım, papatyalara bakmadın bile."

Kafamı geriye çekip yanağını öptüm. Beni belimden kaldırarak içeriye girdi. Ayağıyla kapıyı ittirip kapattı. Papatyaları elinden alıp portmantoya doğru fırlattım.

"Bırak şimdi papatyayı falan çok özledim seni."

"İlişkimizde bu cümleyi söylemesi gerek taraf benim sanıyordum. Rol çalıyorsun canım."

"Canım." dedim onu taklit ederek.

Bacaklarımı ona dolayıp beni taşımasını sağladım. O da kucağından inmeyeceğimi anlayınca belimden destek vererek salona doğru yürümeye başladı. L koltuğa kendiyle birlikte beni de yatırınca kafasından çekip onu göğüsüme yatırdım.

"Ne yaptın ben yokken?"

Parmaklarımı saçına uzanıp saç diplerini tırnaklarımla kaşımaya başladım. Yumuşak saçları da benim avuç içlerimi kaşıyordu. Elini belime sarıp rahat bir pozisyon almak için kıpırdandı.

"Sana bir şey anlatıcam ama şu an tadımız kaçsın istemiyorum."

Kafamı kaldırıp onun yüzüne bakmaya çalışsam da kafasının ağırlığı yüzünden doğrulamadım. kalkmaya çalıştığımı anlayınca çenesini vücuduma dayayıp bana baktı.

"Şimdi anlatır mısın lütfen?"

Sesimdeki kızgınlığı saklayıp olabildiğince yumuşak konuştum. Hoşuma gitmeyecek bir şey olduğunu söyledikten sonra bir şey olmamış gibi devam edemezdim. Cebinden telefonunu çıkarıp şifresini girdi. Sonra konuşma sohbetini açıp bana uzattı. Kafasını geri göğüsüme koyup konuşmaya başladı.

"Bilmediğim bir numara mesaj attı bana dün. Başta dedim bu kim falan ama sonra sinirlerimle oynayınca bastım engeli."

Konuşmalara göz gezdirirken içimde bir şeyler alev almaya başlasa da Anıl'a belli edip canını sıkmak istemedim. Ona güveniyordum ve verdiği cevaplarla ne düşündüğünü belli ediyordu zaten. Kafasına öpücük koyup telefonu ona geri uzattım.

"Tamam boşver ya önemli biri değil zaten."

Telefonu elimden alıp koltukta bir yere fırlattı. Sonra da üstümden kalkıp bedenimi iki kolunun arasına hapsetti. Kollarımı onun boynuna dolarken kafamı ona doğru kaldırdım.

Eğilip dudaklarımı öptüğünde mideme giren kasılma ile gülümsedim. Bunlar kelebek değildi, kelebekler bu kadar güçlü etki bırakamazlardı. İçimde olan şey tam anlamıyla bir yanmaydı. Beni sırtımdan tutup kaldırdığında ona düşmemek için daha sıkı sarıldım ve odama doğru ilerlemeye başladık.

MADEM | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin