Derin Duygular

13

İYİ OKUMALAR...

''...Ben senin hayatında esir rolü değil, başrolü oynayacağım.''

''Derin sen esir falan değilsin. Ama ben seni o kadar tehlikeli adamın yanına sokmam.''

''Tamam bari arabada bekleyeyim, sonra bir şeyler içeriz belki.''

Dümdüz bir ifadeyle öylece gözlerime baktı.

''Haydi ama.''

''Of Derin, tamam.''

Çabucak odama gittim. İnce zincirli, üzerinde hilal sembolü olan zarif bir kolye ve onun takımı olan bir bileklik taktım. Masada duran parfümleri kokladım, en beğendiğimi sıktım. Son kez aynadan kendime bakıp odadan çıktım. Ertuğrul kapıda beni bekliyordu. Onu daha fazla bekletmeden gümüş renkli, ince bantlı topuklu ayakkabılarımı giyip evden ayrıldım.

Ertuğrul, benim geldiğimi görünce arabaya doğru ilerledi, kapı kilitlerini açtı ve ön yolcu koltuğunun kapısını açıp yanına gitmemi bekledi. ''Çok zarifsiniz Beyefendi.'' dedim, ona doğru ilerlerken. Koltuğa oturduktan sonra kapımı kapatırken konuştu. ''Teveccühünüz Hanımefendi.''

Alaycı bir ses tonuyla söylediğim söze güler yüzle ve memnuniyetle cevap vermesi beni daha da sinirlendirmişti. Ben kemerimi takarken o da arabanın önünde dolanıp sürücü koltuğuna oturdu. Arabayı çalıştırdı ve biraz yol aldıktan sonra konuştu.

''Derin bak, dün masadan bir kişi eksildi. Bugün onun yerine kimin geldiğini tartışıp ortak bir karar alacağız. Haftaya da seçtiğimiz kişiyi masaya oturtup düzenlemeleri yapacağız. Bugün işim biraz kısa sürecek. Ama her hafta yanımda gelemezsin. Bu oldukça tehlikeli. Düşmanlarımız var. Seni yalnız görürlerse bu fırsatı ellerinden kaçırmak istemezler. Beni anlıyorsun değil mi?''

''Evet, anlıyorum.''

''Güzel.''

Biraz zaman geçtikten sonra kaç gündür kafamı kemiren soruyu sormak için konuştum.

''Ertuğrul, ben bir şey soracağım.''

''Sor güzelim.''

Göz devirip konuştum.

''Sen, o gün, yani, evlendiğimiz gün, bana bir şey yaptın mı?''

''Hayır.''

''Emin misin?''

''Kızım bak, ben sana bir şey yapmak istersem, seni ayakta bile becerebilirim. O gün arabada konuştuktan sonra sen kafanı cama yasladın, aradan az buçuk zaman geçtikten sonra uykuya daldın. Ben de eve geldiğimizde seni kucağıma alıp odamıza çıkardım. Rahat uyuman için gelinliği üzerinden çıkardım ama göğüslerinin çıplak olacağını tahmin etmedim. Siz kadınlar sütyen kullanıyorsunuz sonuçta. Gelinliği kenara atıp seni yorganın altına koydum ve kendi giysilerimi de çıkarıp yanında kıvrıldım, sonra da uyumuşum. Sabah sen iğne falan bir şeyler saçmaladın, o neydi peki? Rüyanda mı gördün?''

''Gelinliğim straplezdi, kendi desteği vardı, bu yüzden sütyen takmamıştım. Şu an bile sütyen yok üzerimde.''

'' Şu an yok mu?'' deyip dekolteme bakacak şekilde eğildi. ''Höst lan!'' dedim aniden. ''Dön önüne, kaza yapacaksın.'' Gülüp, ''Tamam.'' dedi.

''O iğne konusu da, rüyamda bana uyuşturucu iğne yapıyordun. Artık bilinç altımda nasıl bir pislik olarak yaşıyorsan..''

''Peki ya başka ne gördün?'' dedi, yola bakarak.