12. BÖLÜM (OYUN)

41.7K 2.1K 157
                                    

(Multimedya: Kaan)

ASLI ÇEVİK

Tabu oynamaya karar verdikten 15 dakika sonra tabu elimize ulaşmıştı. Şimdi ise takımları kurup oynayacaktık.

Kaan ''Biz ben, Aslı, Araz olalım sizde Metehan, Demir, Ayaz olun.'' dedi. Hepimiz onaylayınca oyun başladı. İlk ben anlatıyorum. Yasaklı kelimelere ise Demir yatağımın köşesine oturmuş bakacak. Araz ve Kaan'da karşı koltuğa oturmuş anlatmamı bekliyorlar. Ayaz sürenin başladığını söyleyince kelimeye baktım.

LAVİNİA
Yasaklı kelimeler 
ölüm
çiçek
koku

''Bakın şimdi benim bir sevgilim var ve ben onunla buluştum ve bana bir şey getirdi. Böyle demet halinde.''

''Çiçek.'' dedi Araz. 
Kaan ise ''Hele bir öyle bir şey olsun.'' diye mırıldandı kendi kendine.
''Tamam o. Peki biri ömrünü tamamlayınca ne olur?''
&''Ölür.''
''Tamam birleştirin.''
&''Ölüm çiçeği.'' dediler yine aynı anda.
''Hah o. Diğer adı ne?''
''Lavinia'' dedi Araz.
''Doğru.'' deyip devam ettim.

ABİ
Yasaklı kelimeler
kardeş
abla
erkek

''Şimdi ben doğduğumda benden önce doğmuş ve benden farklı cinsiyete sahip biri varmış. Bu kişi benim neyimdir?'' dedim.
Aynı anda ''Abi'' dediler yüzlerinde hafif bir tebessümle.
''Doğru.'' dedim yine devam ettim.

Oyun sona erdiğinde onları 15'e 9 yendik. Artık gözlerim dayanamıyordu ama Demir baya yüksek sesle bağırmasıyla ayıldım.

''Hadi şişe çevirmece oynayalım.'' dedi. Bu çocuk hiç duramaz mı yerinde ya? 

''Öyle mi Aslı? Ben burada sen uyuma diye uğraşıyorum sen bana böyle mi teşekkür ediyorsun?'' dediğinde sesli söylediğimi anladım ama tınladım mı? Hayır niye çünkü öyleydi. Omuz silkip konuşmaya başladım onun dediklerini. ''Hadi oynayalım.'' dedim. Bu halim ortamdakileri daha da güldürmüştü. 

Oynamak için bir şişe bulmuştuk fakat bir sorunumuz vardı. Ben nasıl yataktayken oyun oynayacaktım.

Ben bunları düşünürken içeri bir hemşire girdi. Normalde insanlara karşı ön yargılı değilimdir ama bu kadını hiç sevmemiştim. Odaya girdiği gibi içeri yoğun bir parfüm kokusu yayıldı. ''Bir camı açabilir mi? Çünkü trafik kazasında ölmedim ama nefessizlikten ölmek üzereyim.'' dedim kadına bakarak. Gülen yüzü ilk bir soldu sonra yüzüne yapmacık bir gülümseme yayıldı.

''Serumunuzu değiştirmek için geldim.'' dedi ve bana doğru kıvırtarak yürümeye başladı. Hasta olan ben olmama rağmen gözlerini Kaan'dan ayırmıyordu. Dayanamayıp ''Hasta benim.'' dedim. Kadın bana döndü ve gülümsedi. ''Biliyorum canım sadece sanırım bende hastalandım. Ateşim çıktı gibi.'' Tövbe tövbe ne diyorsun bacım? Sinilerim ve nedensiz kıskançlığım tavan yaparken Kaan'a bakarak konuştum. ''Bence sen bu kardeşine bir bardak soğuk su ver de ateşini alır belki.'' dedim. Tekrar kadına baktığımda kızardığını gördüm ve serumuma yönelmişti. Serumumu değiştirmiş çıkarken ''Bir şeye ihtiyacınız olursa bu katta olacağım.'' dedi kapıya yönelirken. Ben yine susmayıp ''Bir şeye ihtiyacımız olursa, geleceğimiz son kişi bile değilsin. Onun için merak etme ve çık.'' dedim ve o çıktığı gibi içerdekiler sanki bunun bekliyormuş gibi anırarak gülmeye başladılar.  

''Ne var? Kadını sevmedim olamaz mı? Hem biz oyun oynayacaktık. Hadi uykum geliyor bakın.'' dedim konuyu değiştirmeye çalışarak ve başarılı oldum. Ama hepsi hala sırıtıyorlardı.

Sonunda ne yapacağımızı bulmuştuk. Hepimiz şuan yerde oturuyorduk ama bir farkla onlar çıplak yere otururken ben üst üste yığılmış hırka ve yastıkların üstündeyim. Böyle dik durmanın yorucu olduğunu anlayınca hemen yanımdaki kişinin göğsüne yaslandım. Ben yaslanınca vücudu gerilmişti. Bende rahatsız olduğunu düşünüp geri çekilecekken o kolunu belime koyup beni iyice kendine yaslamıştı. Kim olduğuna baktığımda Kaan olduğunu gördüm.   

ÖZ AİLEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin