ÖZ AİLEM

28. BÖLÜM (İŞKENCE)

(Multimedya: Ayaz)

Not: Bu bölüm şiddet içerikli bir bölümdür, rahatsız olacakların okumaması tavsiye edilir.

POYRAZ ATABEYLİ

Ayaz Aslı'yı Metelere  bıraktıktan sonra eve gelmişti. Şimdi hep beraber babamı bekliyorduk. Uzun zamandır gitmek istediğimiz bir yer var. Kardeşlerimle beraber gideceğiz. Babamda gelince hep beraber çıktık. Kısa süreli bir araba yolculuğunun ardından depoya gelmiştik. Arabadan inip depoya giderken Kaan yanıma gelip konuştu.

"Abi sakin olmaya çalış tamam mı? Biliyorum zor ama kendini kaybetme." dedi. Dudağımda bir sırıtma peyda oldu ama bu sırıtma mutluluktan uzak, sadistçe bir sırıtmaydı.

"Bakarız." dedim. Elbette bakmayacaktım. İçerideki üç şerefsizin ebesini s*kecektim.

   İçeri girince üç sandalyede oturan üç şerefsize baktım. Biri Aslı'yı yıllardır döven üvey babası, biri onu taciz eden üvey kuzeni, biri onu kaçıran eski ortağımız. Üvey babasını Aslı'yı yanımıza aldığımızdan beri burada misafir ediyoruz. Şimdiye kadar sadece psikolojik şiddete maruz kaldı ama şimdiden sonrasını bilemem. Üvey kuzenini de sahildeki günden sonra bulmuş ve amcası olan bu itin yanına bırakmıştım. Büyük ihtimalle ikisi de kafayı yeme noktasındaydı. Eski ortağımız olan o piç ise onu yakaladığımız günden beri buradaydı. Öbür ikisinden eksik kalır bir yanı yoktu. 

Hep beraber tam önlerinde durduk. "Şimdi size ben ne yaparak başlasam?" üvey babası olacak şerefsizin yanına ilerledim. "Aslı'ya vurduğun ellerinin parmaklarını teker teker kesmeme ne dersin?" üvey kuzeninin yanına ilerledim. "Ona laf atan, onu taciz eden dilini kesmeme ne dersin?" dedim ve diğerinin yanına ilerledim. "Baygınken onu taşıyan kollarını kesmeme ne dersin?" dedim. Ses tonum alçaktı ama bir o kadar da ürkütücüydü. Hepsinin gözlerine bariz bir korku yayılmıştı.

"Hanginizden başlayalım?" dedim ve kardeşlerime döndüm. En az benim kadar gözleri dönmüştü. Gözlerim Demir'e kayınca onu ilk defa bu kadar sinirli gördüğümü fark ettim. Gerçi hepsi şuan patlamaya hazır bir yanardağ gibiydi.

 "Ben diyorum ki şöyle en baştan başlayarak hepsini elden geçirelim." dedi Araz. Babama göz attığımda köşede sandalyesine oturmuş bizi izliyordu. Karışmaya gerek duymuyordu çünkü bizim halledeceğimizi biliyordu. Ama öldürmemize izin vermeyecekti çünkü son vuruşu kendi yaparak içindeki öfkeyi oda biraz boşaltmak istiyordu. 

"Bence de mesela ben şu baştaki şerefsizin parmaklarını zevkle keseceğim." dedi Kaan. Onlara Aslı'nın bana anlattığı olayı anlatmamıştım çünkü Aslı bana güvenip içini açmışken onun güvenini kıramam. Tek bildikleri onunda miniğime bir zararının dokunduğu.

"Hayır yapmayın. Lütfen yapmayın." diye bağırmaya başlayan şerefsizin burnuna yumruğumu geçirdim. Gelen kırılma sesi ile beraber burnunun musluğu açılmış gibi kan akmaya başladı burnundan. Benim ilk hareketimle beraber Kaan ve Araz da harekete geçmişti. Ayaz ve Demir az geride sıralarının gelmesini bekliyorlardı. Önümdeki adama ikinci yumruğumu geçirirken, aynı zamanda bağırıyordum "İhsan bizim aletleri getir." diye.  

"Hadi lan! Şimdide laf atsana Aslı'ya. Hele bir ağzına açta o küçük dilini keseyim. Aç lan ağzını aç." diye adeta kükredim. Kaan ve Araz'ın da bağırışları sesime karışıyordu. Elime geçen ilk kerpetenle önümdeki şerefsizin ağzını açarak dilini çıkarttım. Tek darbede dili kucağına düşmüştü. Artık sesi kesilmişti şerefsizin. 

Kaan ve Araz'a göz attığımda onlarda başlamışlardı işlerine. Kaan önündeki adamın 6 parmağını çoktan kesmişti. Araz ise hızlı çıkıp önündeki şerefsizin 1 kolunu yere atmıştı bile. Araz'ın karşısındaki şerefsiz çoktan acıdan bayılmışken ben ve Kaan'ın önündeki şerefsizler hala ayıktı. İçim bir gram soğumamışken Ayaz yanıma yaklaştı.

Onun bu hali beni şaşırttı. O genelde bu tarz işkencelere katılmazdı ama içini nasıl bir öfke kaplamışsa istemişti bunu. Anlayışla kenara çekildim. Birazda merak ediyordum ne yapacağını çünkü daha önce hiç görmemiştim. Ayaz benim elimdeki kerpeteni alıp yarı baygın şerefsizin yanına yaklaştı. Her zaman yumuşak bakışlı bu çocuğun gözlerinde şuan saf öfke vardı. Yarı baygın şerefsizin ilk önce bir bileğini sonra diğer bileğini gözünü bile kırmadan kesti. Kerpeteni yere bırakınca işini bitirdiğini düşünürken o beni şaşırtıp cebinden bir şişe çıkardı. Dikkatli bakınca bunun bir alkol şişesi olduğunu anladım. Kapağını açtı ve az önce kestiği bileklere alkolü döktü. Adam kesik diliyle bağırmaya, yalvarmaya çalışıyor ama Ayaz sadece işine devam ediyordu. 

Demir'e  göz atınca üvey babası olacak o şerefiz yüzüne kezzap dökmekle uğraşıyordu. Normalde asla bu tarz işkencelere başvurmazdık ama konu Aslı olunca hepimiz kendimizden geçiyorduk. 

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Aradan geçen 3.5 saatin ardından biz işimizi tamamen bitirmiş sadece babamın son vuruşu yapmasını bekliyorduk. Biz geri çekilince babam oturduğu yerden kalkıp, sehpanın üzerinde duran silahını alarak acıdan baygınlaşan üç şerefsizin başına geçti. "İhsan ayılt şunları." deyince İhsan teker teker hepsinin başından aşağı bir kova buzlu su dökerek ayılttı hepsini. Babam silahı üçünün üstünde teker teker gezdirdi. Sonrasında ise üç şerefsiz dünyadan temizlenmiş oldu. 

Hep beraber depodan çıkarken Demir yanıma geldi. "Abi o iki şerefsizi anladım da diğeri neden buradaydı?" dedi. "Bunu benim size anlatmam doğru olmaz aslanım. Aslı'nın anlatması lazım." dedim. O da kafasını sallayarak ilerlemeye devam etti.

Eve varınca Aslı'nın evde olmaması canımı sıkıyordu. Neymiş Metehan'ı çok ihmal etmiş onla vakit geçirmek istiyormuş onun için Metehan'da kalacakmış. Odama girip üstümü değiştirdim sonra ise yatağıma geçip uyumaya çalıştım ancak yalnızca çalışmakla kaldım çünkü uykuya bir türlü dalamıyordum. Neden diye merak ederken aklıma onunla uyumaya çok alıştığım geldi. Kucağımda kendini minicik hale getirip kısacık kollarıyla bana sarılması aklıma geldi. En kısa zamanda onunla odalarımızı birleştirmeliyim. Böylelikle onu her istediğimde görebilirdim.

Sonunda vücudum yorgunluğa dayanamayıp kendini uykuya bıraktı.

<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<

Ben geldim.

Nasılsınız bakalım?

Bölüm nasıldı?

İlk defa böyle bir sahne yazıyorum. Çok değişikti. Umarım beğenirsiniz.

Biliyorum kısaydı ama aceleyle yazdım diye. Sınır aşılırsa hemen yeni bölüm gelir merak etmeyin.

Neyse tekrar buluşana kadar her şey gönlünüzce olsun. 

Sınır: 400 oy⭐, 200 yorum✍.

>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>