(Multimedya: Araz)
ASLI ÇEVİK
Ne düşüneceğimi, ne yapacağımı, hiçbir şey bilmiyorum. 2 gün önce tüm hayatımın yalan olduğunu ve öz ailemi öğrendim. 2 gündür bu odadan hiçbir şekilde çıkmıyorum. Sadece düşünüyorum. Yaşadığım acıları, yediğim dayakları. . . Ama şimdi yaşadığım onca şey sırf birinin pis bir takıntısı yüzünden olduğunu öğreniyorum. Onlara da hak veriyorum. Onlarda bu hikayede benim gibi yanan taraftalar. Bunun için onları suçlayamam ya da neden beni aramadınız diyemem çünkü anlattıklarına göre aramışlar hem de 4 sene boyunca.
Her şey çok değişik geliyor. Annem, babam benim öz anne, baba değil. Ve tamı tamına 4 tane abim var. Benden özür dilemeleri için ortada bir sebep yokken Demet Hanım ve Mehmet Bey benden özür dilemişlerdi. Demet Hanımın öyle içli içli ağlaması canımı acıtmıştı çünkü bu ağlamanın sebebi bendim. Yanına gidip sarılınca neden bu denli hoş hissettiğimi anlamıştım çünkü ben onun kızıydım ve ait olduğum kollara dönmüştüm.
Metehan bu 2 gün boyunca sadece günde 3 öğün yemek getirmişti. Hiç konuşmamıştık. Bende halimden memnundum çünkü bir karar vermemde bu sessizlik çok işime yaradı. Sadece Mehmet Bey'in söylediği şeyi iletmişti bana. Ne kadar belli etmesem de bir yandan mutluydum çünkü öz ailem o insanlar değildi. Ama yine kendi ailemi kabullenmem bir az zaman alacak gibi çünkü aile konusunda güven problemleri yaşıyorum. Evet dünyada milyarlarca insan var ve hepsi bir birinden farklı ama yine de zamana ihtiyacım var. Boşuna 'zaman her şeyin ilacı' dememiş atalarımız.
Yavaşça yattığım yerden doğruldum. Yaralarım bu iki günde kendini toparlamıştı. Yani hiç yoktan eskisi kadar acımıyorlardı. Uzun süredir duş almadığımı fark edip rotamı banyoya çevirdim. Uzun soluklu bir duşun ardından üzerime Metehan'ın çok sevdiğim sweatlerinden birini üstüme geçirdim, altıma da bir eşofman geçirdim. Saçlarımı da tarayıp yandan salaş bir şekilde ördüm. Sonunda işim bittiğinde iki gün sonra ilk kez dadan çıktım. Adımlarımı salona yönlendirdiğimde Mete'nin koltukta oturmuş televizyon izlediğini gördüm. Benim geldiğimi fark etmemişti. Gidip yanına oturdum, sırtımı göğsüne yasladım.
''Özür dilerim.'' ne, niye özür diliyor ki. Bir dakika benden bir şey saklıyordu ve bu şey gerçekleri bilmesiydi. ''Biliyordun.'' dedim. ''Özür dilerim, biliyorsun senden bir şey saklamam ama bu sadece seni ilgilendiren bir konu değildi. Onun için söyleyemezdim.'' şimdi birde onunla kavga edip neden sakladın triplerine giremezdim çünkü düşünmem gereken onca şey başımı ağrıtıyordu. ''Önemli değil. Yapman gerekeni yaptın.'' dedim. Oda kafama bir öpücük kondurup konuştu. ''Ne yapmaya karar verdin? Biliyorsun gitmek istemezsen evin burası.'' dedi. Gülümsedim dediği şeye. Her insanın Metehan gibi bir kankası olmalı.
''Yapmam gerekeni yapacağım. Anlaşılan bugünden itibaren yeni bir hayat beni bekliyor.'' dedim.
''Kendin için en doğru kararı kendin vereceğini biliyorum ve her zaman yanında olacağım.'' dedi.
''Eee hadi çağıralım onları. Konuşacak çok şeyimiz var.'' dedim. Beni onaylayıp telefonunu eline aldı. ''Zaten iki gündür her saat başı arayıp nasıl olduğunu soruyorlar, gelip kendileri görsünler.''
''Alo.'' telefonu hoparlöre alıp bana yaklaştırdı.
''Alo. Ne oldu Metehan? Aslı'ya bir şey mi oldu?'' dedi Kaan. Benim için bu denli endişelenmesi beni şaşırtmıştı. Alışık olmadığım bir durumdu Metehan dışında birinin benim için endişelenmesi.
''Yok abi. Aslı düşünme görevine son verdide diyor ki gelsinler konuşacak çok şeyimiz var.'' düşünme görevine ne be sanki açlık grevi gibi.
''Ne? Gerçekten mi? Tamam yarım saate ordayız.'' dedi.
''Tamam. Görüşürüz.'' deyip kapattık.
Yarım saat sonra dedikleri gibi kapı çalmıştı. Gidip kapıyı açtım. Açtığım gibi bedenime kollar dolanmıştı. Kim olduğuna bakınca Demet Hanım olduğunu gördüm. Onlara içimden böyle seslendiğimi duysalar kim bilir ne düşünürler. Beklemeden bende sardım kollarımı ona.
Şimdi salonda oturuyoruz. Herkes sessiz biri dayanamayıp konuşmaya başlayınca Demir olduğunu gördüm. ''Aslı'm, güzel, biricik kardeşim, biz senin yanımızda olmanı bizimle yaşamanı, bize alışmanı bizi ailen olarak görmeni, bize abi diye seslenmeni, sweatlarimizi çalmanı istiyoruz. Tam bir aile olup mutlu olmak istiyoruz.'' dedi. Ben ona bakıp gülümsedim çünkü bunu bende isterdim. Bir aile olmak, bir hafta öncesine kadar bana ne kadar uzak kavramdı. Ama şimdi öyle değil.
''Hayatım hiçbir zaman kolay olmadı. Hep kendi ayaklarım üstünde durdum bu zamana kadar. Yalnız değildim her anımda yanımda olan bir destekçim vardı. Ama bir ailem yoktu. Şimdi ise bir ailem olduğunu öğrendim. Belki alışmam zaman alacak ama bende sizin bir parçanız olup bu ailenin bir üyesi olmaya çalışacağım.'' dedim. Aniden üzerime atlayan bedenle geri doğru kaydım. Ama o beden beni çoktan kavramıştı. Bu ayı beden tabi ki Demir'e aitti.
''Yani şimdi sen bizle mi geleceksin? Tamamen abi mi olacağım?'' dedi. ''Üzerimden kalkmazsan sizinle gelen bir bedene sahip olamayacağım.'' dedim.
''Salak mısın oğlum? Ya kıza bir şey olsaydı. İyi misin güzelim?'' dedi son cümlesinde yanıma gelen Kaan.
Onaylarcasına salladım kafamı. Yanıma oturup beni kolunun altına aldı. Sanırım bu tarzda hareketlerine alışmalıyım. Hastanede o doktora neden öyle baktıklarını şimdi daha iyi anlıyorum. Kıskanmışlardı.
Hepimiz ayaklanmıştık. Yeni evime gitme vakti gelmişti. Demet Hanım ve Mehmet Bey sanki daha küçük bir kızmışım gibi gelip iki elimden tutup önden yürümeye başlamışlardı. Arkada kalan dörtlü ise arabada kimin yanıma oturması gerektiğine dair yoğun bir tartışmaya girmişlerdi. İki araba gelmişlerdi ve ben şuan hangisine binmeliyim diye düşünürken biri beni kolumdan tutarak birine doğru götürdü. Bu kişinin Kaan olduğunu anlamam uzun sürmedi. Beni ön koltuğa oturtmuş ve kemerimi bağlamıştı.
Araba hareket etmeye başlayınca sallanan arabayla uykum gelmeye başladığında başımı cama yaslamıştım. Gözlerimi açık tutmak için savaş verirken Kaan'ın sesiyle gözlerimi kapattım. ''Uyu küçük prensesim. Ben yanındayım.'' onun bana prenses demesi nedense hoşuma gidiyordu, prenses lafını sevmeme rağmen.
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
Yeni bölümle buradayım yine.
Aslı gitmeyi kabul etti. Bundan sonra neler olacak acaba?
Demir'in konuşması, şahsen ben ondan bu kadar mantıklı bir konuşma beklemiyordum.
Nasıldı bölüm? Beğendiniz mi?
Oy verip yorum yapmayı unutmayın canlar.
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖZ AİLEM
Romanzi rosa / ChickLitHAYAT ACIMASIZDI , ACIMADI DA . . . Hayat Atabeyli ailesini hiç acımadan yakmıştı 17 yıl önce. Onlardan biricik kızları Aslı'yı almıştı daha doğduğu günün ilk gecesinde. Aslı gitmişti ardında acılı ve yıkılmış 5 abi , anne ve babasını bırakarak. A...