(Multimedya: Poyraz)
ASLI ATABEYLİ
Elimi yüzüme değdirdiğimde elime gelen sıvıyla gözlerimi araladım. Elime gelen sıvı kırmızı renkteydi. Hemen doğruldum. Elimi tekrar yüzüme atınca burnumun kanadığını fark ettim. Yatağımdan kalkıp banyoma girdim. Hızlıca burnumu yıkayıp burnuma peçete tutmaya başladım. Biraz sonra akan kan durmuştu. Kanlı peçeteleri çöpe atıp elimi ve yüzümü yıkadım. Tek elle zor olsa da.
Birazdan yola çıkacaktık. Dün babam Trabzon'a gidiyoruz dedikten sonra hep beraber eve gelmiştik. Dün eve gelince Metehan'ı arayıp Trabzon'a gideceğimi söylemişti. Biraz üzülmüştü ama en kısa zamanda döneceğimi söylediğimde ikna olmuştu. En sevindiğim şeyse okula gitmeyecek olmamızdı.
Dolabımın karşısına geçip rahat bir şeyler aldım elime. Beyaz bir swaetı, yeşil nikelerimi ve beyaz bir eşofmanı elime alarak annemlerin odasına yol aldım.
Kapıyı tıklattım. "Gel." dedi annem. İçeri geçtim. Babam yoktu. "Anne yardım edebilir misin?" dedim. "Gel tatlım." dedi. Annemle üstümü değiştirdikten sonra konuştum. "Anne ne zaman çıkacağız? Kıyafet almam lazım mı?" dedim. "Yarım saat sonra çıkacağız kızım ve kıyafet işini dün ben hallettim sen merak etme." dedi. Kafa sallayıp odadan çıktım. Yine geçen günkü gibi bir halsizlik çökmüştü üstüme.
Salondaki koltuğa geçip oturdum. Sanki tüm gece uyumayıp çalışmışım gibi halsizdim ve vücudumdaki eklemler ağrıyordu.
"Günaydın prensesim." diyerek salona girdi Kaan abim.
"Günaydın abi." dedim canımın acıdığını belli etmeyerek.
"Aç mısın? Yola çıkmadan bir şeyler ye sonra miden bulanır." dedi Kaan abim. Ah sorunda bu ya. Yesem midem bulanıyor yemesem midem bulanıyor.
"Olur yerim." diyerek ayağa kalkıp mutfağa yöneldim. Mutfaktan aldığım sütle kahvaltılık gevrek hazırlayıp en yavaş hızda yemeye başladım. Hem canım ağrıyordu hem de midem bulanmasın diye uğraşıyordum.
"Günaydın güzelim." dedi mutfağa giren Demir abim.
"Günaydın abi." diyerek onu cevapladım.
"Kız sana ne oldu? Hasta mısın? Rengin atmış." dedi Demir abim yüzümü incelerken.
"Yok ya ne hastası. Uykusuz kaldım ya ondandır." diyerek onu geçiştirdim. Ortada bir şey yokken ortalığı velveleye vermeye gerek yok.
"İyi. Giderken uyursun." dedi ve mutfaktan çıktı.
Yemeğim bitince bende ağır adımlarla çıktım mutfaktan. Abilerimin hepsi salonda oturmuş annemle babamı bekliyordum. Gidip Araz abimin kucağına oturdum. Kafamı omzuna yaslayıp gözlerimi kapattım. Tek isteğim rahat bir yerde uzanıp ağrılarımın geçmesini beklemekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖZ AİLEM
ChickLitHAYAT ACIMASIZDI , ACIMADI DA . . . Hayat Atabeyli ailesini hiç acımadan yakmıştı 17 yıl önce. Onlardan biricik kızları Aslı'yı almıştı daha doğduğu günün ilk gecesinde. Aslı gitmişti ardında acılı ve yıkılmış 5 abi , anne ve babasını bırakarak. A...