Ali gözlerini açtığında kocaman bir sahilde buldu kendini. Deniz masmaviydi ve kuşlar uçuşuyordu. Ali denizde bir gemiyle gitmek istedi.
"Ali."
Ali arkasını döndüğünde siyah saçlı, gülümseyen kahverengi gözleriyle ona bakan enerjisi çok tanıdık genç bir adamı görmüştü neredeyse Ferman Hoca yaşındaydı. Ali onu tanımıyordu ama bir yandan da tanıyordu sanki.
"Kimsin sen?" Dedi Ali.
"Sen benim kim olduğumu biliyorsun." Dedi adam.
"Abi." Dedi Ali.
Abisi ona kocaman tebessüm etti.
"Benim kardeşim. Ne kadar büyümüşsün böyle Ali." Dedi Ahmet.
"Sen de abi. Büyük hâlin de çocukluğuna benziyor." Dedi Ali.
"Tabii benzeyecek akıllım." Dedi Ahmet.
"Abi ben seni çok özlemişim." Dedi Ali.
"Ben de seni kardeşim ama şimdi söyle bana senin burada ne işin var?" Dedi Ahmet.
Ali derin bir nefes aldı sonra denize baktı.
"Ben de galiba cennete gideceğim. Bir virüs bulaştı bana ölümcüldü galiba o kadar hatırlıyorum. O yüzden buradayım." Dedi Ali.
Ahmet onun yanına yürüdü.
"Seninle mi kalacağız bundan sonra?" Dedi Ali.
"Sen cennete gelemezsin Ali."
"Neden? Cehennemlik miyim ben yoksa?"
"Saçmalama oğlum ne cehennemi. Sen ölmeyeceksin demek istedim senin daha çok uzun bir hayat var önünde Ali."
Ali Ahmet'e baktı.
"İyi de virüs çok ölümcüldü ben nasıl kurtulacağım ki virüsten?"
"Ferman abin sana seni iyileştireceğim diye söz vermedi mi? Sen sözünü tutamayacağını mı düşündün?" Dedi Ahmet.
Ali kafasını kaldırıp Ahmet'e baktı.
"Abi ben ölmedim mi yani?"
"Tabii ki ölmedin. Şu an savaşıyorsun seni virüsten iyileştirecek bir ilaç verdiler ama önemli olan senin o ilaca istenilen tepkiyi verip uyanman Ali. O yüzden uyanıp iyileşmek zorundasın biliyorsun değil mi?" Dedi Ahmet.
Ali denize baktı.
"Ya ben uyanmak istemezsem?" Dedi Ali.
"Nasıl yani?"
Ali Ahmet'e baktı.
"Ben ya seninle kalmak istiyorsam abi? Burada ikimiz. Hatta belki tavşanım. Ne dersin?"
Ahmet ona bir süre öyle baktı. Sonra kollarını açtı.
"Gel buraya Ali gel." Dedi Ahmet.
Ali hemen Ahmet'in kollarına koştu ve sımsıkı sarıldı ona. Abisine dokunmayı çok özlemişti. Gözlerini kapattı Ali ve kafasını Ahmet'in omzuna koydu sıcacıktı. Ahmet onun kıvırcık saçlarıyla oynuyordu. Ali çok huzurluydu.
"Ben de seni çok özledim abicim. Bir gün cennette buluşacağız ama şimdi sen hayatta kalmak zorundasın. Çünkü artık senin bir hayatın var. Sen bana bir söz vermedin mi dünyanın en iyi cerrahı olacağım diye? Dünyanın en iyi cerrahı olana istediğin hayatı alana kadar hayatta kalacaksın ve çok güzel bir hayatın olacak kardeşim. Çünkü sen bana bir söz verdin Ali." Dedi Ahmet.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Çok Abim Severdi Beni
FanfictionBu hikaye 46.bölümdeki kurul sahnesinden ve Ali'nin bankta tek başına kaldığı sahneden sonra geçmektedir. Ali kendini çok zor bir karar vermek zorunda bulur ve uzaklara gitmeye karar verir. Ferman Ali'yi bulacak mıdır ve kendini affettirip onu geri...