24. Bölüm

3.5K 161 29
                                    

Gülen yüzü anında solmuştu. Kapkara gözleri daha da koyu bir hale bürünüp yere düşmüştü. Yumruk yumruk yaptığı ellerini tutarak açtım.
"Merih tamam, sormadım tamam mı bebeğim?  Kendine gel."
Şefkatle yanaklarını okşayarak gözlerine baktım. Yavaşça gözlerini bana çıkardı. Onun bu halleri korkmama sebep oluyordu.
"Benim babam."
Söylemek istiyordu, ama bunu yapamıyordu, cesaret edemiyordu. Neydi bu zorlanışının sebebi.

"Unut, sormadım."

"Hayır bilmelisin."

Neyi bilmeliydim, daha ne vardı ki?
"Çocukluktan beri huzurlu bir ortamda büyümedim. Her akşam babam eve geldiğin de kavga olurdu, her akşam annem dayak yerdi. Ben de sessizce ağlayarak odanın bir köşesine geçer ellerimle kulaklarımı kapatıp onları izlerdim.
Babam evde olmadığın da annemle o kadar mutluyduk ki, akşama kadar oyunlar oynar birlikte yemekler yapardık. Melek gibiydi, çok da güzel..."

Yüreğim de bir yumru oluştu. Zorlukla yutkunarak merih'in dolan gözlerine baktım. Ben onu böyle görmeye alışkın değildim.
"Büyüdükçe anneme vurmasına engel oldum. Bu sefer annemi değil beni döverdi. Hiçbir zaman arkadaşım olmadı. Acar ve can hariç.
Birgün onlarla birlikte akşam eğlenceye çıktık. Eğlence derken bir kafede oturmuştuk, o gece aklım annemde de olsa çok eğlenmiştim. Güle eğlene eve geldim."

Dudaklarından bir hıçkırık firar ettiğin de sol gözümden bir yaş aktı. Kollarımı hiç beklemeden sımsıkı dolayıp başını göğsüme yasladım. Kolları sımsıkı bana sarıldı.
"Ev de ölüm sessizliği vardı...her yer kan. Korktum!Çok korktum! An-annemi gördüm, yer de kanlar içerisinde yatıyordu, babam vurmuş onu! Silahla kalbinden vurmuş! Evi benim feryadım doldurdu. Sımsıkı sarıldım, gitme dedim!
Ne olur anne, gitme dedim. Babam sessizce koltukta oturdu ve annemin ölüsünü izledi."

Allahım...allahım..bu nasıl bir canilikti. Bu..bu nasıl bir kalpsizlikti. Bir anneyi evladından ayırmak ne kadar kötü bir şeydi. Merih, kim bilir ne kadar korkmuştur. Keşke o zaman yanında olabilseydim bebeğim.
"O gün kabus gibiydi. Ambulanslar, polisler, ve babamın sahte göz yaşları. Kendisinin yapmadığını kanıtladı.
O çok güçlüydü, ben konuşamıyordum bile, ağzımı açamıyordum. Yalan diyemedim, o yaptı diyemedim! Can ve acar hep yanımda oldu, hep. Ama içimde ki öfke, kin, dinmiyordu. Annemin intikamını almam lazımdı. Aldım da."

Sözleri buz gibiydi, sesi buz gibiydi, gözlerine siyah bir perde inmişti, sessizce onu dinledim.

"Babamı evde tek başına yakalayıp 8 kere farklı yerlerinden bıçakladım.
Ve sessizce annemin ölümünü izlediği koltuğa oturup onun acı dolu bağırışlarını dinledim. Komşular sesimizi duymuş, polis geldi eve, göğsümü gererek gururla ben yaptım dedim. Ben yaptım.
2 yıl boyunca cezaevinde yattım, can ve acar sabırla beni beklediler, babam ölmedi ayliz..o yaşıyor.
2 yıldır yoğun bakımda. En yakın zamanda gebermesini diliyorum."

Duyduklarımı kaldıramıyordum. Sanki çektiğim nefes bana yetmiyordu, yavaşça kıpkırmızı gözlerini bana çevirdi. Gözlerinde korku vardı. Neydi bu korkunun sebebi. Yoksa ben mi?
"Böyle bir adam sevebilecek misin ayliz?"

Elleri yavaşça göz yaşlarımı sildi, dudaklarımdan titrek bir nefes çıkarken göz yaşlarıma inat gülümseyip merih'in göz yaşlarını sildim.
Ben nasıl seni sevmeyi bırakırım.

"Böyle bir adam sevdiğim için gurur duyarım merih. Keşke o zaman yanında olabilseydim, keşke elini sımsıkı tutup ben de buradayım diyebilseydim, geç oldu ama olsun. Ben buradayım, acar, can ve ben. Biz buradayız, senin yanında."
Yüzün de minik bir tebessüm oldu. Baş parmağımla kulağının arkasında duran sarmaşık dövmesini narince sevdim.
"Seni seviyorum merih. Bunu hiçbir şey değiştiremez."

SarmaşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin