"Annem mi?" dedi acar ve can hiç beklemeden öne atıldı.
"Annem mi dedin sen?" Merih daha da dayanamamış gibi öne çıktı.
"Anneme gidiyoruz mu dedin?"
Sürekli kafamı çevirmekten başım dönmüştü yahu!
Yutkunarak başımı onaylarcasına salladım.
"Benimle konuşmak istediği bir şey varmış, gitmemiz lazım."Merih sinirle kaşlarını çattı ve elleriyle narince saçlarımı okşadı.
"Eğer o kadın seni üzecek tek bir şey söylerse ayliz benden sakin kalmamı bekleme."
Dişlerini arasından tıslarcasına söylediği şey karşısında gözlerimi tamam dercesine yumup açtım.
"Ay biz yine mi o lanet karıyı göreceğiz." Can'ın söylediğiyle kendimi tutamayarak kıkırdadığımda merih yüzümün gülmesiyle rahatlayarak elimi tutup yürümeye başladı."Ayliz bu emir amerikaya gitmiş duydun mu?"
Acar'ın söylediği şeyle şaşkınlıkla ona döndüm. Emir bana veda etmeden gitmezdi ki!
"Ne! Ama o bana veda etmeden gitmezdi. Neden böyle bir şey yaptı..""Evini bastıktan sonra yanına yaklaşmaya korkmuş olmalı."
Merih'in alayla söylediği sözler karşısında acar ve can cins cins sırıtarak bana bakarken sinirle gözlerimi kıstım.
"Sizin yüzünüzden yani!""Ayliz!"
Duyduğum sesle birlikte başım sağa doğru döndü. Akşın nefes nefese bana doğru koşarak geliyordu.
"Bir bundan kurtulamadık."
Acar'ın mırıldanışını duymamla uyarırcasına ona baktım. Beni takmadan omuz silktiğinde gözlerimi devirmeden edememiştim.
"Akşın?""Selam gençler, ayliz bana bir beş dakikanı ayırabilir misin?"
Beklentiyle yüzüme baktığında hiç beklemeden başımı onaylarcasına salladım. Ne söyleyecekse önemli bir şeye benziyordu. Merih'in kolunun altından çıkarak bana bakan üçlüye döndüm
"Siz beni bahçede bekleyin olur mu? Ben geleceğim."
Acar ve can kıskançlıklarını ortaya çıkarıp konuşmak için öne atıldılar ki merih eliyle buna engel oldu. Yüzündeki sıcak gülümsemesiyle bana baktı"Sen konuş bebeğim, biz dışarıda seni bekliyoruz."
"Tamam."
Acar ve can'ın ensesinden tutarak çıkışa sürüklerken gülerek akşına döndüm. Kaşları hayretle havalanmış merihin arkasından bakıyordu.
"Eniştem bana alıştı sanki he?"
Dediği şeyle yüzümdeki gülümseme sırıtmaya döndü. Merih enişte...Sanırım bunu daha sonra düşünüp kahkahalara boğulabilirdim."Hadi gel oturalım."
Kantin kısmına geçerek masaya oturduğumuzda merakla akşına döndüm. Canı sıkılmış gibi derin bir nefes bıraktı.
"Ayliz, olanları çok geç öğrendim. O gün yanında olamadığım için senden çok özür dilerim."
Bahsettiği merih'in pamiri dövdüğü gündü. Yüzümdeki buruk gülümsemeyle masada duran elini tuttum.
"Akşın sen benim hayatımı kurtardın orada olamamışsın çok mu? Lütfen bu yüzden kendini suçlama." Dedim ve konuşmasına izin vermeden heyecanla devam ettim."Hem anlatsana, talya nasıl onu bırakıp mı benim yanıma geldin yoksa?" Gülen yüzü anında düştüğünde aklıma gelen şeyle korkuyla yüzüne baktım. Tahmin ettiğim şey olamazdı öyle değil mi?
"Talya...Beni terk etti. Ben de daha fazla orada duramayarak senin yanına geldim.""Nasıl, siz talyayla yıllardır birliktesiniz akşın. Neden seni terk etti."
"Pamir gitmeden önce son kötülüğünü yaptı ayliz. Talya ya onu aldattığımı söylemiş...Seninle aldattığımı." Şaşkınlıkla akşının yüzüne bakakaldım. Pamir ne zamandan beri bu kadar pislik olmuştu. Hep böyleydi de ben mi görememiştim. Tam bir aptaldım. En yakın arkadaşına bunu nasıl yapabilmişti. Akşının talyayı ne kadar sevdiğini çok iyi bildiği için yapmıştı. Akşından aklınca intikam almıştı pislik.
"Hemen talyanın yanına dönüyorsun akşın. Şimdi, pamirin oyununa mı yeniliceksin yani? Buna hayatta izin vermem gerekirse talyayla ben de konuşurum! Kız seni terk etti diye gururuna bişey söylemeden buraya mı geldin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sarmaşık
Chick-LitŞaşkın bir halde beni duvarla arasına alan kara gözlere bakıyordum. Sarhoştu...hem de çok. Başını boynuma gömerek derince kokladı. Yerimde mıhlanmışcasına durmuş, tepki veremiyordum. Parmağını boynuma doğru sürtüp fısıldadı. "Sen zehirli bir sarmaşı...