{Medya da ki resim kesinlikle Ecem değil. Temsili diyebiliriz. Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.}
x_x_x_x_x_x_x_x
Bacaklarımı neredeyse hissetmiyordum. Kasıklarımdaki ağrı gittikçe artıyordu. Üzerimdeki ağırlığı neyse de kasıklarımı acıtmasa iyiydi. Nefes alış verişlerim hızlandı. Bu beni zorluyordu. Acaba kabul etmese miydim? Ama başka çaresi olmayacaktı. Acıyla inledim.
"Daha hızlı!" dedi sertçe yanımda yatan Berfin. Daha hızlı mı ben buna zor dayanıyorum. Bu kız neyin kafasını yaşıyordu?
Hoş geldin üstadım aklım sen de gözüm yollarda kaldı...
"Hadi ama kızlar, benim babaannem bile daha iyi yapardı."
"Ama Koç-"
"Sus Sipsi! Sus ve devam et!" dedi Koç sertçe. Başımıza dikilmiş bizi izliyordu. Kahretsin! Bu nasıl bir acıdır? Fransa da bile ben bu kadar acı çektiğimi hatırlamıyorum.
"Antrenman yapmak sizin açınızdan iyi olacak kızlar. Çünkü karşı taraf size göre daha güçlü çıkacaklar sahaya."
"Koç, neden bacak çalışıyoruz ki?" dedi Azra isyankâr bir ses ile.
"Çünkü bacaklarınız artık yağ bağlamış. Bunun ikinci evresi kocakarılar gibi 'yağ değil o ödem' demek olacak Azra. Şimdi devam edin."
Bacaklarımı havaya kaldırdım, karnıma kadar çektim ve ileri ittim. Sanırım bu elli iki olmuştu. Canım çok yanıyordu. Böyle olacağını bilseydim girer miydim ben hiç takıma? Asla! Derin bir nefes aldım ve bacaklarımı yeniden kendime doğru çektim. Ve yeniden ileri doğru uzattım. Bacaklarımdaki ağrı daha da arttığında acı içinde inledim.
"Koç lütfen..." dediğimde kızlarda çığlık atarak bana katıldı. Koç'un şeytani bir şekilde sırıttığını gördüm. Bu adamdan korkuyorum.
Azizim bana yardım et...
"Tamam, son üç tane daha yapın bir dakikalık mola vereceğiz ondan sonra da yeni harekete geçeceğiz."
Başımı hızlıca salladım ve ayaklarımı zorda olsa ileri doğru uzattım. Bir, iki, üç... Yattığım yerden doğruldum ve derin bir nefes aldım. Bacaklarım çok fazla ağrıyordu. Allah kahretsin! O tilkiye gıcık oldum diye takım kaptanlığına aday olmuştum ve şu anda da hiç olmadığım kadar pişmandım.
"Dizlerinizi kırım ve öyle bekleyin." dedi Koç. Kendimi mavi minderin üzerine bıraktım ve dizlerim kırarak yatmaya devam ettim.
Üstadım sen de yoruldun mu? Yorulmazsın tabi, ben sabahtan beri bunu çekiyorum.
Son maça sayılı günler kaldığı için okuldaki birçok ders iptal edilmişti. Giremediğimiz derslerin telafisi olarak hocalar bize hafta sonu kursu açmıştı. Zaten son sınıf olduğumuz için AYT-TYT çalışmamız için bizi serbest bırakıyorlardı. On ikinci sınıf aslında tüm o dört yılın son bir tekrarı gibi bir şeydi.
"Kızlar, Gece Yarıları Twitter hesaplarında bir şarkı paylaşmış."
Başımı Yarene çevirdim. Yattığı yerden telefonunu karıştırıyordu. Eşofman altımın cebinden telefonumu çıkardım ve tuş kilidini girip Twitter'ı açtım. Fake bir hesap daha açıp Gece Yarısı Kolejinin hesabını takip etmiştim diğerlerinin de yaptığı gibi.
Azizim iyice psikolojimiz bozuluyor, bunun farkındayım.
Hesaplarına girdim ve ilk sıradaki videoyu açtım. Gece Yarısı Erkek Basketbol Takımının tanıtım videosu gibi bir şeydi. İlk önce Emir'in forma numarası ekranda belirdi ve ardından adı. Emir Pamir... Videonun arkasında ise Macklemore feat. Ryan Lewis-Wings çalıyordu. Alt yazılı olarak vermişlerdi şarkıyı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berabere |TAMAMLANDI|
HumorDÜZENLENECEK Başlama Tarihi: 12.04.2021 Bir kız vardı. Annesinin terk ettiği ülkeye, terk ettiği adam yüzünden gelen bir kız. İşte o kızı getirdim sana üstadım. Bir maceraya atılacak ve olayların göbeğine yerleşecekti. Ama her şeyin bir başlangıcı...