Beril'den;Hayat bazen insanları üzmememiz için sırlar saklamamızı öğretir.
Ama ben böyle olamazdım.
Dostumdan, sırdaşımdan, kardeşimden hiçbir şey saklayamazdım.Üzüleceğini bilsem bile, paramparça olacağını anlasam bile gerçekleri söylerdim.
Gerekirse elinden tutar kaldırırdım, gerekirse yıkılmasını önlerdim; ama sırtından bıçaklanmasına asla izin vermezdim.
Nişandan sonra eve geldiğimde yaptığım ilk şey elimi yüzümü yıkayıp,elbisemi çıkararak yatağa girmek olmuştu.
Yatakta uzanırken gözlerimi kapatıp kendime gelmeye çalışmıştım.Çünkü, bugün gördüğüm gerçekler bana çok ağır gelmişti.
Peki ben bu ağır olarak gördüğüm şeyleri Almila'ya nasıl söyleyecektim ?
Bana bile ağır gelen gerçekleri Almila öğrenince ne hissedecekti?
Ama böyle bir gerçeği de Almila'dan gizleyemezdim.Bunu çok iyi biliyordum.
Arkadaşımın böyle bir yalanın içerisinde olmasına izin vermezdim.Veremezdim!
Of çekerek yatakta sağa sola dönmeye başladığımda bir türlü uykuya dalamamıştım.
Almila'nın yanına gitsem mi diye düşündüğümde ise bunun şu an çok saçma olduğuna kanaat getirmiştim.Ama yarın uyandığımda ilk yapacağım şey Almila'nın yanına gidip ona gerçekleri anlatmak olacaktı.
Yıkılacağını bilsem bile ona bunu söylemekten başka bir çarem yoktu.
✨✨✨
Gözlerimi açtığımda güneşin yüzüme vurduğunu görmüştüm.Gün aymıştı ve benim yapmam gereken çok önemli bir itiraf vardı.
Yataktan kalkıp banyoya ilerlemiştim ve musluğu açıp elime yüzüme şu çarpmıştım.
Kendime geldiğimde ise dişlerimi fırçalayıp, üzerimi değiştirerek aşağıya inmiştim.Aşağıya indiğimde Makbule Teyze'nin kahvaltıyı hazırlamış olduğunu gördüm.
"Günaydın kızım.Hadi gel kahvaltı hazır."
Masaya doğru ilerledikten sonra oturmadan ağzıma birkaç salata attım ve Makbule Teyze'ye döndüm.
"İlk başta sana da günaydın Makbule Teyzem" diyerek hem gülümsemiştim hemde ağzıma diğer kahvaltılıklardan hızlı hızlı atmaya devam etmiştim.
"Kızım yavaş, yavaş boğulacaksın.Hem sen neden ayaktasın? Oturup öyle yesene."
"Olmaz Makbule Teyze.Acelam var benim Almila'nın yanına gitmem lazım.
Konuşacaklarım var.Hadi akşam görüşürüz" diyerek çantamı da alıp hızlı bir şekilde evden çıktım.Arabaya bindiğimde derin bir nefes aldım.
"Özür dilerim arkadaşım.Üzüleceksin biliyorum ama bunu söylemeye mecburum."Arabayı çalıştırıp sürmeye başladığımda kısa bir süre sonra Almila'nın evine varmıştım.
Arabadan inerek sakin bir şekilde yürümeye başlamıştım.
"Hadi Beril yapabilirsin!" Kendimi cesaretlendirmeye çalışırken aslında daha fazla tedirgin oluyordum.
Evin önüne vardığımda kapının ziline basıp beklemeye başladım.Kapıyı Ayfer Abla açmıştı ve "Hoşgeldin Beril kızım" diyerek beni eve almıştı.
"Ayfer Abla, Almila hâlâ uyanmadı mı?"
"Bilmiyorum kızım hiç görmedim bugün.
Odasındadır herhalde" diyerek gülümseyip yanımdan ayrılmıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mübrem:Vazgeçilmez
RomanceKitabımı Kitap Pad uygulamasında da yayımlıyorum. Oradaki kullanıcı adım: aleynay0 İntikam için kadının hayatına giren bir çift yeşil göz ve zamanla intikamdan doğan vazgeçilmez bir aşk hikayesi... ❤️🩹 --------- Yayınlanma Tarihi: 7 Mayıs Cuma 2...