Akşamın üzerinden 1 hafta geçmişti. O akşam beni küçük kızım kurtarmıştı. Tam konuşmaya başlayacağım zaman üst kattan ağlama sesi gelmiş , buda benim işime yaramıştı.
Çünkü onlara yalan söylemek istemiyordum. Ama doğruyu da söyleyemezdim. Onları daha yeni tanımıştım. Onları ne zaman ailem olarak görür birbirimizi kabul ederiz belki o zaman anlatırım.
Gül Hanım ve Aydın Bey ile telefonda konuşuyoruz. Sevda abla ve ezgi abla ilede iki kez yüz yüze buluşmuş ve bana aileyi daha iyi tanıtmaya çalışmışlardı. Abiler de bir şey yoktu o akşamdan beri hiç birini görmemiştim.
Belgin ablam dün izmire bir akrabasının yanına gitti. Teyzesiydi galiba kalp krizi geçirmiş. Belgin ablam da durmamış hemen bavulunu hazırlamıştı.
Ona gelebileceğimi söylediğimde gerek olmadığını ve ailemi tanımam için burda kalmam gerektiğini söyledi.
Şimdi de sabah kalkmış ve Nur ile birlikte kahvaltı yapıyorduk. Daha doğru o süt içiyor ben kahvaltı yapıyordum.
Bugün Nur ' un aşısı vardı. Hastaneye gidecek ordanda Sarıhanlara gidecektim. Gül Hanım ablamın durumunu söyleyince ilk önce üzülmüş daha sonra Nur ile evde tek kalmamam için onlar da olmamı istemişti. Doğrusu işime gelmişti. Çünkü okula gidince Nur ' u nereye bırakacağımı bilmiyordum.
Kendi eşyalarımı bir valize kızımın eşyalarını başka bir valimize koymuştum. Gül Hanım valizleri almak için birilerini yollamak istediğinde reddetmiştim.
Kahvaltıyı bitirip Nurla birlikte evden çıktık. Taksici ye hastaneye gideceğimizi söyleyip önüme döndüm.
...
Nur aşısını olmuş şimdide çıkıyorduk. Bebeğim aşı olurken çok ağlamıştı. Onun öyle içli içli ağlaması beni mahvetmişti.
Gül Hanımı arayacağım şimdi. Rehberden ismini bulup tıklattım.
" Fahriye kızım çıktınız mı ? "
" Evet Gül Hanım şimdi çıktık geliyoruz. "
" Ah tamam. Sizi bekliyoruz herşey hazır. Sen ve Nur için oda hazırlattım. Hatta Aydın beşik bile koydu içine. " deyip kıkırdamıştı.
Onun bu heyecanlı sesi beni gülümsetti. Çok cana yakın bu kadın ya. Arada düşünmüyor değilim. Acaba onlarla büyüseydim nasıl olurdu diye. Herhalde o kötü günü yaşayıp nur olmamış olabilirdi yada çocukken baskı altında yaşamazdım. Ama sonuçla olmuş la ölmüşe çare yok. Hakkımızda hayırlısı buymus.
Neyse gene edebiyata başladım ben. Minik kızım o kadar ağlamaktan yorgun düşmüş ve uyuya kalmıştı.
Taksi 15 dk sonra evin önünde durmuştu. Bizim çıkmamızla kapının önündeki koruma valizleri almıştı. Bahçe kapısını geçmemizle Nur Hanım giriş kapısından çıkmıştı. Bizi görür görmez yüzüne gülümseme yerleşti.
Hemen yanıma gelip Nur ' a dikkat ederek sarıldı. İçeri girdiğimizde Sevda abla ve Ezgi abla merdivenlerden iniyorlardı. Bizi görünce hemen yanımıza geldiler.
Sevda "Ah hoş geldin Fahriye. Bizde sizi bekliyorduk. Annem ve babam heyecandan yerlerinde durmuyorlar dünden beri. Senin ve Nur ' un gelişi eve bir canlılık getirdi. Ah çok konuştum ben yine hadi seni odana götürelim. Nur zaten uyumuş onu yatır."
Nur ' u yatırıp salona geçtik. Abiler ve Aydın Bey şirkete gitmişlerdi. Berkan ise okula gitmişti.
Elimdeki bebek telsizini sehpaya koyup bende onlara katıldım. Zaten miniğim yorgun olduğundan dolayı akşama kadar uyurdu büyük ihtimal.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FAHRİYE ( Düzenlemeye Alınacaktır. )
Novela JuvenilKimsesiz bir kadın. Fahriye AKÇA Tehlikeli bir adam ile tek gecelik bir ilişkiden olan 5 aylık bebeği ile bir sabah gelen telefonla karıştığını öğrenir. 23 yıl sonra ortaya çıkan bu gerçek kendisine büyük bir yıkım olurken aynı zamanda yeni bir kap...