FAHRİYE ( Düzenlemeye Alınacaktır. )

(51)Bul Beni...

Keyifli okumalar...

Fahriye DEMİR

Korkuyorum...

Ölmekten , kızımı bırakıp gitmekten , yeni bulduğum aileme güzelce doyamamaktan çok korkuyorum.

İplerle bağlanmış vücudum acıyordu. Hıçkırıklarım dinmiyor sürekli hareket ettiğim için daha da acıyorlardı.

Kalbimdeki acı kadar olmasa da fiziken verdiği acı güçsüz düşmeme neden oluyordu. Nasıl inanıpta gitmeye yeltenmiştim aklım almıyordu. Aptaldım , tam bir aptal.

Ensemde oluşan ağrı ile o gece zihnime düştü. O geceden bana bırakılan küçükte olsa bir acı.

1 Hafta Önce ( Saat Gece 23:55 )

Elime aldığım telefon bildirimlerinden üst üste gelen numaraya baktığım da bunun tanımadığım bir numara olduğunu farkettim.

Ama bu kimdi şimdi? Bana niye durup dururken mesaj atıyordu.

Basmak için elimi kaldırdığım anda tereddüte düşer gibi oldum. Tanımadığım bir numaraydı sonuçta. Belki yanlış atılmıştır. Açmadan silmeli miydim ki?

Bahanelerimin içinde yüzüyorum resmen. Of... Neden tereddüte düştüm ki! Alt tarafı birkaç mesaj.

Boşu boşuna kendimi korkutup , geriyordum. Derin bir nefes alarak yüzüme rahatlatıcı bir tebessüm kondurdum.

Elim numaranın üstüne düştüğü anda ben de yatağa oturdum. Açılan mesajları görmemle kaşlarım direkmen çatılararak gözlerim kısıldı.

054... : Merhaba sevgili DEMİR' in Fahriyesi. Ah... Tabi bir de ona verdiğin küçük bebek.

Bu ne?

Yüzüm düşerek vücudumdan bir titreme geçti. Bu... Bu o gece bana kabusum da gördüğüm adamı hatırlattı. Bana tıpkı buna benzer şekilde seslenmişti.

Nefesim saniyelik tıkanarak görüşümün kararmasına sebep oldu. Sakin olmalıydım , sakin. Elimi göğsüme atarak bir diğer mesajını okudum.

054... : Nasıl bir adam ile evli olduğunu biliyor musun? Görmek ister misin? Ya da dur... Sen onun işlerini zaten biliyorsun. Peki sana yer altı hayatındaki koltuğuna kimi oturacağını söyledi mi? Sana bu hayatını hiç anlattı mı?

Koltuk mu?

Göğsümde bir titreme daha yer etti. Bunlar da neyin nesiydi böyle? Biri benile kafa mı buluyor anlamıyorum?

054... : Ben söyleyeyim. Anlatmadı. Bunu geçtim. Başka bir kadından olma çocuğunu anlattı mı sana? İşte bundan da emin değilim.

Okuduğum satırlar ile göğsümdeki ellerim sıkıştı. Nefeslerim sekteye uğrarken bunun gerçek olmadığını kendime inandırdım.

Çocuk ?

O böyle bir şey yapmazdı. Ona güveniyordum. O benim kocamdı. Saçma salak bir mesaja inanacak değilim sonuçta.

Satırları tekrar tekrar okuduğum anlarda sekteye düşen nefesim öfkeyle hareket etmeye başladı bu sefer.

Ellerim öfkemi kusmak için âdeta bir robot gibi hareket etti. Bütün cesaretimle harfleri birleştirerek içimdeki hırsı öne serdim.

" Kim olduğunuzu bilmiyorum ama çenenizi kapatmanızı öneririm. Sizene benim hayatımdan , benim kocamdan. Ne çocuğundan bahsediyorsunuz? Sarhoş musunuz nesiniz! Haddinizi bilin ve susun. Yanlış atmışta olabilirsiniz ama ben yine de söyleyeyim. Si*..*.. gidin! Umarım bu sizi kendinize getirir. İyi geceler... "