Bölüm 6.
Evden koşar adımlarla çıktım. Kapının önünde beklemekte olan siyah araba da benimle birlikte hareket ettiğinde yüzümü görmemesi için hızımı arttırıp daha fazla koşmaya başladım.
Benimle birlikte hızını arttırmıştı. Umursamadım. Yüzümü dağılmış saçlarımla saklamıştım. Saç tellerim çok acıyordu. Bacaklarım beni kaldıracak halde değilken koşmak haddime değildi fakat zorundaydım. Benim bu halimi görmemeliydi.
Karşıdan karşıya geçerken yavaşlamıştım. Arabayı aniden önüme kırdığında gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Ne yapacağımı bilemeden hızla titreyen ellerimle yüzümü kapatıp arkama döndüm.
Diğer ki arabaların kornaya basma sesleri kulaklarımı çınlatırken arabadan indiğini gördüm. Korkuyla yüzümü daha hızlı kapatırken tam önümüzdeki araba ard ardına kornaya bastı.
"eğer o siktiğimin kornasına biraz daha basarsan elini kırar daha sonra da götüne sokarım." demişti Doğan sinirle. Adam kornaya basmayı bıraktı.
Kolumdan tutup ona dönmemi sağladı. Yüzümü açmamıştım.
"neden yüzünü saklıyorsun sen?" diye sormuştu.Ellerini yüzümü açmam için ellerime değdirdiğinde birkaç adım geriledim.
"makyajım dağıldı." dedim aniden."siktirme makyajını," dedi benim gibi aniden. "giderken yüzünde makyaj yoktu."
Üstüme gelmek yerine yerinde durduğunda rahatlamıştım. Parmaklarım arasından ona baktım. Üstünde sporcu atleti olduğunu gördüm. Kaşlarım çatılırken biraz daha gerilemiştim.
"ben evde makyaj yaptım. Berbat oldu işte, o yüzden saklıyorum yüzümü." dedim.Tekrar korna sesi geldi.
"git, arabana bin sen. Benim acelem var." dedim sesimin titrememesine özen göstererek."tamam ben seni bırakırım." dedi bana doğru.
"insafa mı geldin?" diye sormuştum sinirle. Bu sırada parmağımın arasından görebildiğim kadarıyla şu anda korna basan arabaya sertçe ilerliyordu.
Gözlerim şaşkınlıkla açılırken açık olan camdan arabanın içindeki adama doğru eğilmişti. Adama bir şeyler söyledi. Sinirli görünüyordu. Adam korkmuş gibi hızla başını salladı.
Bunu fırsat bilip hızlı adımlarla elimi yüzümden çekmeden ilerlemeye başladım.
"Menekşe!" bağırmasıyla durdum. Çünkü gerçekten sesi ilk defa bu kadar sinirli geliyordu.
Yüzümde fazla bir şey yoktu aslında. Patlayan dudağımın kanadığını ve başımın bir kısmının sızladığını hissediyordum. Başım kanasa da kahküllerim bunu saklıyordu.
Cesaretimi toplayıp elimi yüzünden ayırdım. Arkama dönmeden o şekilde durdum. Arkam geldiğini biliyordum. Neden peşimde olduğunu bilmiyordum. Kolumdan tutup ona dönmemi sağladı.
Ona döndüm. Gözlerimi gözlerinden uzak tutuyordum. Arabasına bakıyordum. Gözleri yüzümü inceledi bir süre.
"bu ne lan?" dedi sinirle. "bu mu makyaj?"Kolumu hâlâ tutmuş olduğu elinden çektim.
"gördün işte!" dedim sinirle. "git şimdi.""o adam yaptı değil mi?" dedi bir anda. Gözlerimi kaçırdım. Gözleri ısrarla gözlerimde gezinirken başını sallamıştı. "sikeceğim o şerefsizin gelmişini de geçmişini de." hızla arabasına ilerlediğinde şaşkınlıkla arkasından bakakalmıştım.
"sen de böyle olmamı istemez miydin zaten?" dedim arkasından bağırarak.
Durdu.
"ben bir kadının şiddet görmesini isteyecek kadar şerefsiz değilim, buna da senin gibi sessiz kalmam." demişti. Arabasına bindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN (TAMAMLANDI)
Ficção AdolescenteNefretle yaklaştık, o birkaç adım daha attı, ben de attım. Yangına körükle gittik... Birkaç adım daha attı, kalbini bana verdi... Kalakaldım. Kalp; dört odalıdır, bu dört odayı da köpekler gibi aşık olduğu kadına açan Doğan Akgün ve mutlu sonları se...