Bölüm 38
Çınar hızlı adımlarla Hilal'in arkasından elindeki çikolatayla ilerlerken yanımdaki Gökhan sırıtıyordu.
"bu harbi geri zekalının önünde gideni." diye mırıldandı.Başımı salladım.
"aynı şeyleri düşündüğümüzü söylemiş miydim?" Başını sallayarak beni onayladı.Hilal'in önünden hızla geçen arabalara baktı Gökhan.
"dikkat et Hilal!" diye bağırdı birden.Kaşlarımı kaldırdım.
"abilik yapıyorsun ha?" diye sordum sırıtırken.Gözlerini kaçırdı.
"evet... Onu kız kardeşime benzetiyorum.""biliyor musun, Hilal de erkek ikizini kaybetmiş... Sanırım kaderleriniz aynı." diye mırıldandım.
Kaşları çatıldı.
"benzerlik olabilir.""kanınız çekiyor olabilir." dedi Hilalden yüz bulamayıp yanımıza gelen Çınar.
"siktir lan." dedi Gökhan kovmak ister gibi. Gözlerimi devirdim.
Şeytan diyor DNA yap da ortaya çıkar!
Yüzümdeki kurnaz sırıtmayla Gökhan'ın yanından ayrıldım ve arkadan ilerleyen Çınar itinin yanına ilerledim.
"Çınar." dedim kısık sesimle."ne var?" diye mırıldandı. "bak yine suç atacaksan hiç havamda değilim. Yapma."
"hayır... Sen de benim gibi Hilalle Gökhan'ın ikiz olduğunu düşünüyor musun?"
"yani... Az çok. Hilal'in anlattıklarından sonra daha çok öyle düşündüm." diye mırıldandı.
"DNA yapalım mı?" dedim kısık sesimle.
Kaşlarını kaldırdı.
"nasıl yapmayı planlıyorsun?" diye sormuştu hafif şaşkınlıkla."ikisinin de saç tutamından yapacağım tabi ki de." dedim bilmişçe.
Çınar başını salladı.
"Doğan'ın on dokuz yıllık arkadaşıyım, sana yemin ederim senin gibi sevgilisine rastlamadım.""ne demek bu?" diye sordum.
"akıllısın..." dedi göz kırparak. "birbirimize çok benziyoruz." dedi ardından. Gözlerimi devirdim.
"farkındaysan sevgilisi dediğim için de kızmadın. Bence sen alışıyorsun." dedi
"Çınar konumuz bu değil." dedim konuyu değiştirerek. Evet kızmamıştım çünkü bir yandan da garip bir şekilde hoşuma gidiyordu. Doğan'ın sevgilisi olduğumu duymak karnımda kıramplara sebep oluyordu. Ve ben bu kırampları görmezden gelerek Doğan'ı reddetmek zorundaydım çünkü... Yaptıkları ağırdı.
Affetmemeliydim.
"tamam. Tek değilsin... Ben de senin yanındayım. Beraber halledelim şu işi," dedi destek olmak ister gibi. "ama şu Hilal işine de bir el atarsın değil mi?"
Güldüm.
"hoşlandığını söylemek zor değil. Her zaman erkeklerden hoşlanmak zorunda değilsin Çınar.""değil miyim?" diye sordu şaşkınlıkla. "kızlardan da mı hoşlanabiliyorum?"
"senin bana anlattığın hislerin ya hoşlantı... Ya da aşk. Çınar eğer gerçekten Hilal'e aşıksan ondan vaz geçme. Onun hepimize ihtiyacı var."
Bir süre gözlerime baktı.
"sağol... Dediklerini asla unutmayacağım." dedi kendinden emin şekilde. Benimle içten konuşması şaşırmama sebep oluyordu.Herkes sınıfa girerken ben hocanın gelmesini bekledim. Hoca geldiğinde ise düzgün kız gibi görünmek için yakamı düzelttim.
"merhaba hocam." dedim yapmacık gülümsemeyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN (TAMAMLANDI)
Genç KurguNefretle yaklaştık, o birkaç adım daha attı, ben de attım. Yangına körükle gittik... Birkaç adım daha attı, kalbini bana verdi... Kalakaldım. Kalp; dört odalıdır, bu dört odayı da köpekler gibi aşık olduğu kadına açan Doğan Akgün ve mutlu sonları se...