Bölüm 27
"Doğan... Dondurma istiyorum. Dondurma alalım!"
"çocuk musun amına koyayım?" dedi sinirle söylenerek.
Elimi kapının koluna koydum.
"atarım kendimi!"Ani frenle bir bakkalın önünde durduğunda onu beklemeden kapıyı açıp indim. Arkamdan sert kapı kapatma sesini duydum.
"bekle!" dedi ben bakkala girerken.
Bakkala girdiğimde arkamdan girdi.
"çilekli dondurma istiyorum." dedim çalışan genç adama.Adam kaşlarını çattığında Doğan bileğimden tutup yeni fark ettiğim dondurmaların olduğu tarafa götürüyordu.
"hangisinden istiyorsun?" diye sordu gözlerini kısarak dondurmalarda gezdirirken.
"çikolatalı." dedim.
Kapağını açıp eline kafasına göre çikolatalı bir dondurma aldı.
"o değil!" dedim sinirle. "çilekli dedim ya."Kaşlarını çattı.
"benimle dalga mı geçiyorsun? Çikolatalı dedin ya." dedi."hayır! Çilek dedim. Sen beni dinlemiyorsun..."
Elindeki seçtiği çikolatalı dondurmayı sinirle tekrar bırakırken kolumdan tutup önüne çekti.
"sen seç o zaman."Eğildiğim ve külahta çilekli dondurma aldım. Onun ödemesine izin vermeyerek çantamdan cüzdanımı çıkarmak istedim ama cüzdanım yoktu.
"cüzdanımı kaybettim!" dedim telaşla bağırarak. Çalışan adam şaşkınlıkla bana döndü.
"Menekşe... Cüzdanın arabada ya bebeğim... Ne ara unuttun?"
Kaşlarımı kaldırırken sendelensem de dengemi koruyarak kollarımı boynuna sardım.
"bebeğin miyim?" diye sormuştum.Gözlerini yumdu bir kaç saniye.
"sarhoşsun..."Kendime gelerek ellerimi boynundan çektim.
"ben sarhoş değilim!" dedim sinirle.Doğan beni duymazdan gelerek çalışan genç adama parayı ödedi. O sırada arkama döndüm ve çikolata aramaya başladım. Kaşlarım havalanırken elime prezervatif kutusunu aldım.
"bundan da istiyorum." dedim Doğan'a.
Doğan elimdekini gördüğünde çocukmuşum gibi kınayan bakışlar yolladı.
"ne yapmayı düşünüyorsun onunla?" dedi hafif sinirle."Sana karşı korunucam!" dedim. Çalışan adam hala şaşkındı.
Doğan sinirle elimden alıp geri yerine koyduğunda sinirle tek elimle vurdum ve hepsini yıktım. Adam bu defa kaşlarını çatarken umursamazca doğandan önce davranıp dışarıya çıktım.
Dışarıdaki kaldırma oturdum hiç düşünmeden.
"lan," dedi Doğan arkamdan askerlik arkadaşına seslenir gibi. "şimdi üşüteceksin. Başıma dert olacaksın."Dondurmayı açıp çöpünü yere attım. Sabır diler gibi nefes aldı.
"bir daha sarhoş olma sakın... Gerçekten çekilmez oluyorsun." dedi yanıma otururkenElbisemin yırtmacı rüzgarın etkisiyle açılarak bacağımı ortaya serdi. Doğan eliyle kapattığında kaşlarım çatıldı.
Elimle tekrar açtım.
"karışmasana ya. Modeli böyle." demiştim.Eliyle Tekrar kapattı.
Tekrar açtığımda sinirle gülmüştü.
"sikicem şimdi modelini." dedi gözlerini sinirle başka noktaya çevirirken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN (TAMAMLANDI)
Novela JuvenilNefretle yaklaştık, o birkaç adım daha attı, ben de attım. Yangına körükle gittik... Birkaç adım daha attı, kalbini bana verdi... Kalakaldım. Kalp; dört odalıdır, bu dört odayı da köpekler gibi aşık olduğu kadına açan Doğan Akgün ve mutlu sonları se...