Bölüm 17
Bölüm şarkısı: Kolpa Yatağın Soğuk Tarafı
Pamir'den
Onun bana ihanet etmiş olması o kadar saçma geliyordu ki kulağa. O benimle var olmuştu, benimle hayata tutunmuştu, benimle beraber olunca çiçeği açmıştı. Şimdi ise sonumuzun böyle olması içimde yeni başlayan büyük bir yangının habercisi gibiydi.
Yapmadığına inanmak istiyordum. Hayatımda ilk defa suçu kendimde bulmak istiyordum. O masum olsun, ben ona inanmadığım için bedel ödeyeyim ama bu kadar boktan bir sonumuz olmasın.
Evden çıkınca şehir içindeki daireme gelmiştim. Evlenmeden önce neredeyse her zaman burada kalırdım, şirkete çok daha yakındı. Salondaki koltuğa bir bakış attım, Çisil'in hayaliyle gecelerce orada sızıp kaldığımda beni Bora toparlamıştı.
İçkiyle dolu olan dolaptan ağır birini seçip koltuğa yürüdüm. Ceketimi ve gömleğimi çıkartıp koltuğa yığıldım. Elimdeki şişeye bir bakış attım. Bunu içsem yüreğimdeki yangın söner miydi yoksa daha mı çok alevlenirdi? Onu unutmak için her yolu deniyordum ama bana bakarken gülen gözleri aklımdan çıkmıyordu. Günlerdir şişelerce içkiyi devirmiştim ama bir bok değişmemişti. Onun aşkı ölene kadar kalbimden çıkmayacaktı, unutmak istediğim şey bana olan ihanetiydi.
Yine aptallık yapıp kendimce onu haklı çıkarmaya uğraşıyordum. Belki de onu mutlu edememiştim. Ya da benim hayatıma ayak uyduramamıştı. Yalan! Hepsi yalan. Ona her şeyimi vermiştim, aşık olmuştum. Ama o arkamdan iş çevirmişti. Ayrıca karnındaki bebeğin kimden olduğu da belli değildi. Ona aşık olduğum için kendimden nefret ettim, ondan asla nefret edemediğim için kendimden nefret ettim.
Elimdeki içkiyi bitirince şişeyi cam yığınının arasına bırakıp yeni bir içkiyi açtım. Kafam yerinde değilken yanlış bir şey yapmamak için telefonumu uzak bir yere kaldırdım. Sarhoşken saçma sapan şeyler yapmak istemiyordum.
Ertesi gün mesaj sesiyle uyuduğum yerden kalktım, koltukta sızıp kalmıştım. Telefonu açtım, evin güvenliğinden sorumlu görevli mesaj göndermişti.
"Talimat verdiğiniz gibi tüm korumaları şirkete yönlendirdim, evde kimse kalmadı. Çisil Hanım da bir saat önce evden ayrıldı. Şu an ev tamamen boş."
"Sen de şirkete geç. Ben gelince yeniden konuşuruz."
O günden sonra tüm korumaları yavaş yavaş dağıtmıştım ve birini gizlice evi gözetlemesi için görevlendirmiştim. O adam yeniden gelecek mi diye emin olmak istemiştim. Ama gelen giden yoktu. Çisil'in evden gitmesi de suçunu kabullendiğini gösteriyordu.
Tamamen ayılmak için soğuk bir duş aldım ve üstümü giyinip şirkete geçtim. Asistanımı arayıp odama gelmesini istedim.
"Buyrun Pamir Bey."
"Önce bana bir kahvaltı ve sert bir kahve ayarla. Daha sonra biriken dosyaları istiyorum. Saat 2'deki toplantıdan sonra şirketin avukatını odama yönlendir. O çıkınca da bugün gelen korumaların başını çağır. Kalan tüm toplantıları da yarına ertele."
Asistan odamdan çıktıktan sonra kahvaltımı ve dosyaları getirmişti. Kahvaltımı yaparken dosyaları da inceliyordum. Zaman kazanmak için bazen birkaç işi aynı anda yapmak gerekiyordu. 4 gündür şirketi fena halde boşladığım için şimdi iki kat çalışmam gerekiyordu.
Toplantıya girdikten sonra avukat da gelmişti, bu boşanma meselesini en az hasarla kapatmak istiyordum.
"Bir boşanma davası açmanı istiyorum. Herhangi bir tazminat vermeyeceğim. Bu işi en az maliyetle kapat, cebimden 5 kuruş çıkmasın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Onu Kaybedemem
Teen FictionTamamlandı. Çisil'in bir ailesi olsaydı belki de Çisil bu kadar güçlü olmak zorunda kalmayacaktı. Yaşıtları gibi okuluna gidecekti, mutlu olacaktı. En büyük derdi sınavlardan geçmek olurdu belki de. Ama hayat herkese adil davranmaz değil mi? Siz pl...