lust °nomin

ep.16'shamless'

'çünkü her zaman senin için burada olacağım'

(bölümü uyuklayarak yazdım, yazım ve mantık hataları için affınıza sığınıyorum. Sonraki bölümde her şeyi toparlaycağım)

******

Dudaklarının üzerinde hissettiği yumuşaklıklarla ağzından çıkan inlemeye engel olamayan Jaemin, bellerini saran eller tarafından karanlığa doğru çekilirken sessizce kendisinden iri bedene karşılık veriyor, dönen başına ve midesinde uçuşan kelebeklere mani olmaya çalışıyordu. Lee Jeno denen gün vampiri öyle sert ve hızlı öpüyordu ki ona yetişmek ne kelime, bayılmadığına şükrediyordu Na Jaemin.

"Bu şeylerle o kadar baştan çıkarıcı görünüyordun ki..."

Ayrılan dudaklardan hemen sonra boynunda hissettiği sıcak nefes inlemesine neden olurken gözlerini kapatıp Tanrı'ya şu an canını alması için adeta yalvardı avcı. Prens kıyafeti içindeki gün vampiri çıtayı aşarak nirvanaya oynarken o basit bir kedi kıyafeti giymişti ve kendini istemsizce yetersiz görmüştü. Lakin Jeno onunla aynı fikirde değildi, bedeninde dolaşan elleri oldukça vahşi ve ihtiraslıydı.

"...Yemin ederim kimseyi umursamayıp oracıkta becermek istedim seni."

Kulağına fısıldanan sözlerle gözlerini açıp titreyen bedenine zar zor sahip çıkan avcı, arkasına geçen bedenin boynuna sardı kollarını, tersten sarılırken kalça yanaklarının hemen arasında hissettiği sertlik gözlerini korkutsa da kendini sakin kalmaya zorladı.

"Öyleyse becer beni şimdi, ben sana dur diyene kadar?"

"Dur desen de duramam, böylesine baştan çıkarıcı bir kedicik..."

kalçasına sert bir tokat yiyip acıyla inledi avcı, Jeno ise sözlerine ufak bir sırıtışla devam etti.

"Sahibinin dikkatini dağıttığı için ağır bir cezayı hak ediyor zannımca."

Tek kaşını kaldırdı, yüzüne kurnaz bir gülümseme yerleştirip kollarını indirdiği gibi arkasındaki bedene döndü yüzünü Jaemin. Eğer Jeno oyun oynamak istiyorsa alasını verecekti ona.

"Sahip beni cezalandıracak mı?"

"Hem de sabaha kadar."

Kırmızı hareler korkunç bir parlaklıkla parıldarken Jeno avcıyı kolları arasına alıp kucağında bir kez hoplatmış, ardından yumuşaklıklarına sürtmüştü dudaklarını yavaşça. Lakin uzun süre kucağında tutabileceğini bildiği hâlde kolları arasındaki bedenin sırtını eski duvara sertçe çarpmış, acıyla karışık zevk inlemesi dökülmüştü avcının dudaklarından.

"Isırmak istiyorum seni."

"Isır öyleyse."

Hırlayarak Jaemin'in boynundaki yerini dudakları ele geçirirken avcı kollarını vampirin boynuna sarmıştı sıkıca. Boynundaki keskin acı peydah olmuş, gözlerini hızla kapatıp acıyla bağırmıştı avcı.

"Jeno Lee!"

Vampir olanın saç diplerine hırsla asılmış, acıdan kıvranan bedenine hakim olmaya çalışmıştı Jaemin lakin zordu, çok zordu. Bedeni hissettikleriyle sarsılıyor, altındaki bedene istemsizce sürtünüyordu. Bu sırada başka bir duvara geçiş yapmışlar, avcının sırtı yeniden sertçe buluşmuştu soğuk duvarla. Ormanda başlayan ön sevişme hız kesmeden partinin olduğu kulübenin hemen karşısında bulunan motelin tarafına bakılmayacak odasında devam ediyordu.

"Leziz..."

Dişlerini yumuşak tenden ayırıp gözlerini kapattı ve titrek bir nefes verdi Jeno, doymuştu kana tam anlamıyla, şimdi sıra bedenini doyurmaktaydı.