35

446 44 42
                                        



"Eski!" Dedi Baekhyun gözlerini sevdiği adama dikmişken. Neyin içinde olduğunu anlamlandıramasa da Chanyeol'ün normal ruh hali içinde olmadığının farkındaydı.

Harvin tatlı bir tebessümle Baekhyun a yanaşırken Chanyeol gayriihtihari bir tavırla kolunu Harvin in omzuna atıp Baekhyun a ilerlemesini engelleyip oyuncu bir mahcuplukla konuştu

"Önemli bir detay değil bebeğim, bunu söylemen gerekmiyordu." Yüzüne yerleştirdiği gülümsemeyi kaybetmeden diğer konuklara dönüp "çiftler arasında olur böyle şeyler anlarsınız ya" dedi. Kendisine dönen şaşkın bakışları umursamamıştı o an. Baekhyun 'un  göz devirmesini bile görmezden geldi. Gelen misafirler henüz ilk dakikadan yorulacaklarını anlamışlarsa da seslerini çıkarmayıp kendilerini Baekhyun ve Luhan a bırakmayı düşünüyorlardı. Tabi misafir umduğunu değil bulduğunu mantığını hesaba katmamışlardı. Çünkü şu an plan sadece Yeol 'ün tekelindeydi

Tanışma ve selamlaşma faslı bitince arabalara yöneldiler.

Luhan Harvin i göstererek " Hyun sen Harvin ile Caline'i al." Dedi yine yüzünde muzip bir gülüşle. Bakehyun kabul edip arabaya eklenecekler arasına Tao yu da ekledi. Daha Tao nun itiraz etmeye fırsatı kalmamışken

"Harvin ile Tao bende. Siz diğerlerini alıp bizi takip edin. Otele uğrayıp valizleri bırakalım." Dedi Chanyeol. Gelen kişiler kendi arkadaşlarıymış da planın her noktası ona yükümlüymüş gibi davranıyordu. Harvin ve Tao nun kollarını tutup kendi arabasına yönlendirdi. Hiç kimsenin itirazlarını dinlemeden yola koyuldu. Peşinden gelen diğer araçları fark edince otele yol almaya başladı Chanyeol. Çalan telefonunu açıp konuşmasını bekledi uzun olan.

"Yeol otele gitmiyoruz. Luhan ın evinde kalacaklar. Beni takip et!" Dedi Baekhyun cevap beklemeden kapattı telefonu. Şimdiden içi  sıkılmıştı uzun olanın. Evin bahçesine sırayla dizilen araçlardan iniyordu herkes yavaşça. Luhan koşturup evinin kapısını açıp bekledi misafirlerin geçmesini.

Tao nun oluşu birazcık keyfini kaçırsa da mutluydu Luhan. Evinde arkadaşlarını ağırlamayalı neredeyse bir yıl oluyordu. Fransadayken hiç ayrı kalmazlardı.

Orada herkesten farklı bir duygu durumunda olan tek bir kişi vardı. Chanyeol!. O istemiyordu burada olmayı. Ne vardı  yani otele gitmeyi kabul etselerdi. Sıradan bir gezi ve yemekten sonra herkes odasına çekilir o da bebeğiyle beraber evlerine dönerdi işte. Nerden çıkmıştı bu ev meselesi.

Herkes içeri geçip kendini bir koltuğa bırakmışken oturmaya fırsat bulamayan Chanyeol cüssesine aldırmadan Baekhyunun dizlerine oturma çabasındaydı. Ne Baekhyun un koltuktan kalkmasına izin veriyordu ne de Baekhyun un dizine oturmaktan vazgeçiyordu. Bu saçma kavgayı izleyen misafirler birbirlerine manasiz bakışlar göndermekten öteye gidemiyordu.

"Yeol oturursan eğer ne kalçamdaki  platin ne de ben bu dünyada daha fazla tutunamayız." Dedi Baekhyun. Yüzünde dehşete kapılmış bir ifade vardı.

"Bebeğim yere mi oturayım!" Dedi sesinde büyük bir haklılık varken. Ya hu koltukta yer kalmamıştı. Koskoca Park Chanyeol yere mi  otursundu.

"Chanyeol ben mutfağa geçeceğim buraya oturabilirsin" dedi Luhan bu işkenceye son vermek amacıyla. Yoksa gözleri görmek istemeyecegi manzaralara şahit olacaktı. Chanyeol homurdanıp Luhan ın yerine oturunca yan tarafındaki Tao nun kendisine bakıp alay edercesine sırıttığını gördü. Ne uyuz biriydi bu!. Ne olmuş yani bebeğini bu kurtlar sofrasında yalnız bırakmak istememiş ve kendini plana dahil etmişse. Hele şu Harvin de kim oluyordu. Bakışlarıyla süzerken zihninden geçenlere engel olamıyordu Chanyeol.

Gratefulness/ Minnet Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin