Gözümü açtığımda Chanyeol aynanın karşısında gömleğinin yakasını düzeltiyordu saate baktığımda sabah altıyı biraz geçmişti. Henüz kahvaltı için biraz zaman vardı. Oturduğum zaman Yeol bana döndü yüzünde tebessümle " Günaydın heyecanlı mısın " .Ne için? Neden heyecanlı olmam gerekiyor ki? " değilim " dedim garip garip bakarken. Yatakta oturmuş hala olabilecek ihtimalleri düşünüyordum. Önümde dikilen Yeol u fark etmeden. " Baek bugün ders kayıtları var, ilk gün mutlu degil misin ?" Neyin kaydı neyin okulu ben liseyi bitirdim hemde gereksiz şişirilmiş bir başarıyla. Anlamsızca bakınırken yatağımda oturduğunu gördüm. Gözlerimin içine bakıyordu. " Baek bana ilaçlarını icmedigini söyleme " dedi garip bir telaşla, hemen komodinimin çekmecelerine saldırdı. Içinden bir kutu hap çıkardı ve öylece bakındı.
" ne ilacı?" Dedim hala anlamıyordum. Ne ilacı ben ilaç içmiyordum ki hem ne için içmem gerekiyordu ki. " Baek sana inanamıyorum kaç gündür içmiyorsun tanrı bilir?"
" neyi kaç gündür içmiyorum Yeol iyi misin" dedim endişeyle. Çünkü karşımda neredeyse gözleri yerinden fırlayacak derecede tedirgin bir Chanyeol vardı ve ne dediğini anlamıyordum.
" Baek bak bu ilaçları " dedi elindeki kutuyu gösterirken ve devam etti " her gün alman lazım tamam mı bebeğim. Unutma not eklemiştik telefonuna neden dikkate almadın? Kim bilir kaç gün oldu?" Yüzünde şefkat vardı. " bunlar ne için Yeol " dedim anlam vermek için " küçükken kaza geçirdin hatırlıyor musun " dedi. Evet dercesine başımı salladım. " bunlar beyninin aldığı hasar yüzünden hafıza yitimi yaşamaman için Beak eğer içmezsen anıların yavaş yavaş yok olur. Lütfen dikkat et olur mu?" Dedi eli yanağımı okşarken. Onayladım başımla. Bir tanesini alıp ağzıma koydu suyla devirdim. Sonra gözünde hafif kızgınlık gördüm. " telefonuna kaydettiğim not nerede Baek " dedi telefonumu kurcalarken. Şifresini bildiği için hiç çekinmeden alıp bakabiliyordu. Bundan rahatsız olmuyordum. Sesi uyarıcı derecede öfkeli ve suclayiciydi bundan rahatsız olmuştum. Ama şu an o notun ne olduğunu da bu ilaçların ne olduğunu da bilmiyorum. Bana bu kızgın gözlerle baktığı sürece sinirlenmekten başka birşey de yapamıyordum. " bilmiyorum Chanyeol önemli birşeyse silmemişimdir ben,neden sucluyorsun beni " dedim, gerçekten sinirlendim. Telefonumu umursamadan yataktan kalkıp banyoya ilerledim.
" umarım bilerek icmemezlik yapmadın Baekhyun. Böyleyse eğer buna izin vermeyeceğim. " dedi odadan çıktı. Kapıyı çarpıp. Tanrım neydi bu şimdi. Eğer önemli birşeyse neden icmemezlik yapayım ki. Elimdeki havluyu öfkemi çıkarırcasına onun yatağına vurup durdum. Neyseki sakinleşince üzerimi giyinip kahvaltı için masaya geçtim.
" Günaydın baba bugün nasılsın " dedim tüm sevecenligimle. Yeol yüzüme bakmıyordu kahvaltı tabağının önüne konulmasıyla ilgileniyordu. " iyiyim evlat sen nasılsın bakalım okul için heyecanlı mısınız " dedi. Ne okulu bu tanrı aşkına. Gözüm Chanyeol e kaydığında elinde çubuğuyla duruyordu. Ağzına lokmayı atacakken durup babasına baktı.
" baba ne okulu olduğunu Baekhyun şu an anımsayamıyor. Biliyor musun baba bir kaç gündür ilaçlarını içmiyormuş" dedi fütursuzca. Ne gereği vardı şimdi. Park baba bilmese de olurdu. Elimde çubukla kalakaldım öyle. Park baba bana kızacaktı. Okul zırvalığı heyecanımın gerektiğini söyledikleri günüm berbat başlayacaktı. Tebrikler Yeol diye masaya çıkıp alkışlamak istedim. Yapabildiğim şey ise elimde çubukla donakalmak olmuştu. Park baba ağzını araladı evet hazırdım günün fırçasını yemeye başımı hafif tabağa eğdim. Hazırım bekliyorum.
" içmediği bir kaç gün içinde sen ne yapıyordun peki Chanyeol ?" Dedi Park baba. Bir dakika bu fırçanın bana atılması gerekiyordu. Ona değil. Heleki benim yüzümden. Bu adil değil. " b-ben dikkat etmedim baba" dedi mahcup sesiyle. Söze girmek istedim ama yapamazdım. Park baba konuşurken sözünü kesmek büyük saygısızlıktı. " ilk gün ikinizi birbirinize emanet ettiğimde dikkatsizlik istemiyorum demistim evlat. Böyle mi kolluyorsunuz birbirinizi." Sesi az öncekine göre daha duyguluydu Park babanın. Yeol cevap vermeyince ağzımı araladım fakat Park baba eliyle işaret etti ve yerime gerisin geri sindim. " hata istemiyorum evlat. Söz konusu birbirinizken ufak bir hata dahi istemiyorum. " Yeol mırıltıyla " haklısın baba özür dilerim. " dedi . " benden değil ondan dilemelisin." Dedi Park baba beni işaret ederek " hayır hayir" dememe kalmadan özür diledi ve masa büyük bir sessizliğe gömüldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gratefulness/ Minnet
أدب الهواةMerhaba ben Park Beakhy.. ahh özür dilerim Byun Baekhyun. 7 yıllık evliliğim bitmiş olsa da henüz alışamadım. Her neyse. Şu an benim restoranımda eski eşim Park Chanyeol bir kadınla benim yaptığım yemeği yiyerek soft bir sohbet içerisinde. Kıskanıyo...