Chanyeol'ün bakış açısı
Adam kaçtı.
"Adamın kaçmasına izin mi verdin! Ne zamandan beri bu kadar dikkatsizsin?!" Güvenilir sağ kollarımdan biri olan Sehun'a sordum. Görünüşe göre, adamı dövdükten sonra sandalyeye bağlamışlardı ve öğle yemeğine gitmişlerdi. Adam da boş fabrikadan kaçmıştı.
Öfkeyle elimi kaldırdım ve Sehun'a sert bir tokat attım. Hemen parmak izlerim yanağında oluşmaya başlamıştı. Ona tekrar bir tokat atmak üzereyken birisi onu benden uzaklaştırdı. Sabrım daha fazla tükenirken, bu sabah bana çarpan ve takımımı mahvederek çöpe yollayan küçük esmeri gördüm. İkisini ayırmak için uzandım ama küçük cüce bana döndü ve konuşmaya başladı.
"Yah! Sehun'a neden tokat attın! Ne yanlış yaptı! Seni küçük par-"
Esmer olan bana bağırdıkça bağırdı, neyseki Sehun ağzını kapattı ve onu sakince tuttu. Sehun ile mücadele etti. Sonra Sehun onun kulağına sakinleştirecek bir şeyler fısıldadı.
"Onun patronuysan ne olmuş! Bu sana Sehunnie'ye zarar verme hakkı vermez!" Sehunnie? Sehun'un lakabı bu muydu? Ne tür bir ilişkileri vardı? Sehun sinir bozucu konuşma tarzı olan bu cüceyi niye sevsin ki?
Şirketimi yakında başka bir ülkeye genişletmeyi planladığım için itibarımı mahvedebilecek söylentiler yaymasını istemiyordum, bu yüzden bu adamı öldürmekten vazgeçtim.
Muhtemelen şimdiye kadar yaptığım en büyük hata, sadece hayatını sona erdirmek ya da acı çekmesini istemekti. Yani bunları eyleme geçirmemekti.Kimse benimle bu şekilde konuşmaya cesaret edemez ve kimse bana dik dik bakmaya cesaret edemezdi. İleri doğru adım attım ve adamı sert bir şekilde ittim. Adam kıçının üstüne bağırarak düştü. Şaşırtıcı bir şekilde Sehun onu ayağa kaldırdı ve endişeli gözüktü.
Onunla alay ettim, ama acı dolu köpek yavrusu gözleri ve düğme burnu ile yukarı -bana- baktığında onun acısına diğer insanlara güldüğüm gibi gülemedim çünkü bunun yerine midemde garip bir his hissettim. Nasıl yapmıştı anlamamıştım ama karnıma doğru sert bir şekilde yumruk atmıştı. Fena başım dönmüştü. Sehun'u kenara çekti ve Sehun bana özür dileyen bakışarla baktı.
Onlar gittikten sonra telefonumu çıkardım ve Kai'yi aradım.
"Kai bir şey yapmanı istiyorum. Benim için bir adamı araştır. Daha sonra sana daha fazla ayrıntı vereceğim. Akşama portföyünü bekliyorum." Bununla Chanyeol telefonu kapattı ve ofisine doğru ilerledi.
++++++++++++++++++
Sehun'u şirketten uzaklaştırdıktan sonra Baekhyun'un bakış açısı
Onu bir banka doğru çekiştirdim. Oturduktan sonra ona onaylamayan bakış attım.
"Sehun-ah bana patronun tarafından istismar edildiğini hiç söylemedin." Ona dik dik bakarken söyledim.
"H-hyung özür dilerim. Sadece bu sefer iyi bir iş çıkaramadığım içindi. Endişelenme." Sehun benimle bunun büyük bir şey olmadığı konusunda anlaşmaya çalıştı.
"İşin için tam olarak ne yapıyorsun?" Meraktan soruverdim.
"Hyung, her gün kağıda bir şeyler yazan sıradan bir çalışan gibi değilim." Sehun'un dediğinden bir şey anlamamıştım.
"Ah, evet! Neden o adam sana bir şeyler ters gitti diye tokat attı? Önemli bir mesele olmalı?" Konuyu aynı yere çekip sordum.
"Hyung lütfen. Bu konu hakkında daha fazla konuşmasak nasıl olur?" Sehun tamamen mağlup bir ifade ile iç çekti. Sehun çok sıkıntılı göründüğü için nefesimi vererek bu konuyu kapatmaya karar verdim.
"İyi ama benden tehlikeli bir şeyler saklamak yok!" Onu uyardım.
"Tamammm, tamam küçük Baekkie!" Sehun çoşku ile cevap verdi.
"Hyung'un ile gayri resmi konuşma."
"Ama sen benim küçük Baekkie'msin!" Sehun saçlarımı karıştırırken söyledi.
"Kes şunu! Şuan saçlarım dağıldı ve senden büyüğüm bu yüzden hyung'una saydı duy."
"Hayır sen benden daha kısasın. Teknik olarak ben senin hyung'un olabilirim. Buraya gel Baekkie!" Sehun ben giderken alay etti ve onun kafasına vurdum. Sehun'a veda ettikten sonra evime döndüm ve posta kutumdan bir mektup aldım. Kapıyı kapatır kapatmaz kanepeye uzandım ve zarfı açtım. Yırtıp açtıktan sonra kağıttakileri okudum.
Bay Byun; dairenizin kirasını ödemek için iki ay geç kaldınız. Bizden kaçtığınızı biliyoruz ancak tüm ücreti ödemek için size bir hafta veriyoruz. Bu talebi bir hafta içinde yerine getirmezseniz harekete geçeceğiz. Bu da sizi kovmaktan başka bir şey değil. Ancak yine de bize iki aylık kirayı faizi ile ve bu ayın kirasını ödemek zorundasınız. Bu mektubu almadığınızı veya görmediğinizi söylemeyin, bu daire numarasını uzun zamandır aktif kullanıyorsunuz. Saygılarımla, Apartman Yöneticisi
Bu daireyi kiralamak için can attığım günü hatırladım ne yazık ki. Bu mektubu unutmaya karar verdim. Sonra karnımdan bir guruldama sesi geldi, kendime bir şeyler hazırlamaya karar verdim. Her nasılsa, dairemde domatesten başka bir şey yoktu. Düşündükten sonra ayağa kalktım ve marketten bir şeyler almaya karar verdim.
Süpermarket kalabalıktı ve arabama çarpan insanları bende eziyordum. Arabama alabileceğim tüm abur cuburları ve bazı normal yiyecekleri attım. Aldığım şeyler için para ödeyeceğimde 10 dolar eksiğimin olduğunu farkettim. Bu yüzden çikolata çubuklarını ve vanilyalı dondurmayı sepetten çıkardım. Çok fazla sıkıntıdan sonra, çantaları sert bir şekilde tuttum ama bunu yapmamış olmayı diledim çünkü poşetlerden birinin altı yırtılmıştı ve her şey ortalığa dökülmüşti. İnleyerek eğildim ve her şeyi topladım ama portakalı almaya uzandığımda bir el benden önce portakalı aldı.
------------------
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sadece benim // chanbaek
FanfictionPark Chanyeol, Park İşletme'nin CEO'sudur ama aynı zamanda daha fazla güç ve paradan başka bir şey istemeyen acımasız ve soğuk kalpli bir mafya patronudur. Kurnaz ve hesapçıdır. Herkes hata yapar ama eğer Chanyeol'e hata yaparsan - oyunun dışında...