sadece benim // chanbaek

büyülü

Daehyun'un planı hakkında adamlarımdan bir telefon aldıktan sonra, Chanyeol 'çalışanları' ile görüntülü sohbet edebilmek için özel ofisine koştu.

Ekran diğer hatta bağlandıktan sonra Chanyeol sandalyesine oturdu ve adamlarına baktı.

"İyi dinleyin! Daehyun beni devirmek istiyor. Bu yüzden yerlerimizi iyi koruyun ve gerektiğinde adam öldürün." dedi Chanyeol.

"Patron sen bunları nereden biliyorsun?" Adamlarından biri sordu.

"Diyelim ki Daehyun'un topraklarında adamım var." Chanyeol sırıttı.

"Ama patron neden savunuyoruz. Biz gidip saldırsak olmaz mı?" Başka bir adam daha sordu.

"Sabır bir anahtardır gençler. Onu acı acı öldürmek istiyorum. Bu direkt öldürmekten daha iyi değil mi?" Chanyeol sinirle gülümsedi.

"Tamam patron emirlerine uyacağız. Ve Patron uzun süredir bara gelmedin. Yeni kadın müşterilermiz  ve güzel bir şarap sevkiyatımız var."

"Bu günlerde meşgul olduğumu nasıl söyleyebilirim, bugünlerde ilgilenmem gereken başka bir şey var." dedi Chanyeol.

"Bu utanç verici patron, herkes senin nerede olduğunu soruyor ve kızlar seni görmezse hemen mekandan ayrılıyorlar." Adamları cevap verdi.

"Sadece sana verdiğim görevi yap." Chanyeol homurdandı.

"T-tamam patron." Bütün adamları cevap verip saygıyla eğildiler ve onlara verilen görevlere gittiler.

Ekran kapandığında Chanyeol kendi kendine konuştu. "Daehyun senin zayıf noktanı bulacağım ve o kadar işkence edeceğim ki ölmek için yalvaracaksın...o günleri bekle hahah."

Chanyeol işini hallettikten sonra ofisine döndü, ama gördüğü sahneden hiç memnun değildi. Baekhyun, kimbapı çiğnerken gülüyor ve Sehun, Baekhyun'un saçlarıyla oynayıp ona sevgiyle gülümsüyordu. Chanyeol nedenini bilmiyordu ama kalbinde küçük bir ağrı hissetmişti. Muhtemelen Baekhyun'un gülüşü onu kızdırıyordu, bu yüzden ofisine girdi ve ikiliye baktı.

Chanyeol her ikisinin de korkmasını ve bolca özür dilemesini bekledi, ama bu düşünce  de sadece birisi için haklıydı.  Sehun davranışlarından ve gardını düşürdüğü için özür dilerken, Baekhyun kimbap'ı çiğnemeye devam etti ve Chanyeol'un dişlerini sıkıca sıkmasına neden olurken Chanyeol'a dikkatini vermedi.

Burnundan soluyan Chanyeol, Sehun'a şirketi devriye gezmesini istedi ve Baekhyun'da Sehun'u gönderdiği için ona baktı.

"Sana şuan da yemek yiyebileceğini kim söyledi?"

"Çalışanlarınızı açlıktan öldürerek kötüye kullandığınızı bilmiyordum." Baekhyun bu şirketten, özellikle de bu patrondan rahatsız bir şekilde ağzı kimbap ile doluyken söyledi.

"Urgh." Chanyeol söyledi ve kolunu çaprazlayarak Baekhyun'un yanına oturdu. Baekhyun başka bir kimbap rulosu aldı ve yemek üzereyken, Chanyeol eğildi ve Baekhyun'un parmaklarından tutarak kendi ağzına götürdü.

"Yah, bu benim son kimbapımdı!" dedi Baekhyun ve refleksle Chanyeol'ün kafasının arkasına vurdu.

Baekhyun şok olmuş gözleriyle Chanyeol'e baktı. Bunu yapan başka biri olsaydı şuan yerin altından konuşuyor olurdu.

"Ü-üzgünüm Bay Park. Refleksler y-yüzünden oldu çünkü hep S-sehun'un kafasına vururım." Chanyeol şaşırmıştı ama kötü bir sırıtışla bunu gizledi. Baekhyun kendini şanslı saymalıydı çünkü Chanyeol'e vurupta ölmeyen tek kişi oydu.

Sonunda Chanyeol alaylı bir gülüş ile sordu. "Baekhyun gerçekten üzgün müsün yoksa özüründe mi refleksle oldu?"

"Gerçekten üzgünüm." Baekhyun itiraf etti.

"O zaman gerçekten üzgünsen, maaşını düşürelim?" Chanyeol alaycı bir şekilde sordu, Baekhyun'un gözleri büyüyüp ağzı açıldığında tatmin olmuş hissetti.

"Yoksa sana bir haftalığına ayak işlerimi mi yaptırmalıyım?" Seçeneklerini belirtti Chanyeol ve Baekhyun'un karışık ifadelerine içinden gülümsedi.

Chanyeol daha derin bir ses ile sordu. "Baekhyun cevabın nedir? Biliyorsun cevap kendi kendine ortaya çıkmaz."

Sonra Chanyeol Baekhyun'a inanılmaz derecede yaklaştı ve kolu ile göğsü arasına sıkıştırdı.

"Bir haftalık ayak işlerinizi yapacağım." Baekhyun başı eğik bir şekilde cevap verdi.

"Harika bir seçim." Chanyeol Baekhyun'un kulağına fısıldadı. Bu da Baekhyun'un vucüduna gıdıklanmışlık hissi verdi.

------------------------