Hoş olmayan ama heyecan verici bir araba yolculuğundan sonra, Baekhyun'u eve götürdüm ve şoförümün ortadan kaybolmasını emrettim. Yatağımda Baekhyun yatarken, hızla tuvalette işime bakıp ,duşta kendimi temizledim. Duştan sonra kendimi bir bornoza sardım ve odama adım atmadan önce saçlarımı bir havluyla kısmen kuruttum.
Orada Baekhyun tüm kaygısızlığı ile uyuyordu ve farkında olmadan bütün yolculuğu heyecanlı kılmıştı. Alay ederek ona yaklaştım ve yanağını sıktım. Kaşlarını çattı ve biraz surat astı. Onları rahatlatmak için parmağımı kaşlarının ortasına koymadan önce usulca güldüm. Çalışmak için masama oturmadan önce başparmağım dudaklarını takip etti.
Bir şeyin düştüğünü ve ona eşlik eden bir "Oof" duyduğumda rakip mafya çetemden birinin teklifini okuyordum. Baekhyun'un yerde başını ovuşturduğunu ve uyanmaya çalışarak inlediğini gördüm.
"Uyandın mı sakar?"Alay ettim ve ona yardım etmeye gittim. Sonunda evimde olduğunu anlamak için etrafa bakmadan önce bana boş boş baktı.
"Merhaba Bay Park."Selamladı ama ben ona kaşlarını çattım.
"Chanyeol diyeceksin."Ona hatırlattım.
"Hm? Neden bahsediyorsunuz Bay Park?" Ah Baekhyun fırlamayı oynuyormuş gibi davranma.
"Baekhyun her zaman bu kadar unutkan mısın? Seni tekrardan asansörde bırakarak hatırlatayım mı?"Ona şakacı bir şekilde sordum ama sözlerim bir tehdit gibi geldi.
"Hm? Niçin?"Baekhyun yine bana şaşkın bir şekikde sordu. Dişlerimi gıcırdatarak yanaklarını sıktım ve bağırdı.
"Yah Park Chanyeol!"Çığlık attı ve beni tokatlamaya çalıştı ama ondan kaçtım.
"O da neydi Baekhyun?"Baekhyun'un sinirli yüzüne sırıtarak sordum. Bana gözlerini kısarak,
"Tamam, sana Chanyeol diyeceğim, bana hyung dersen."
"Neden ki? Ben senin patronun Baekhyun'um."Belirttim.
"Şimdi çalışma saatleri değil, bu yüzden daha kibar ol küçük cızırtılı kafa."Çocukça misilleme yaptı.
"Evet, evet Baekkie."Saçlarını karıştırarak alay ettim ama elimi uzaklaştırmaya çalıştı.
"Hmph."Kollarını germeden önce sinir krizi geçiren küçük bir çocuk gibi dedi.
"Aç mısın?"Ne kadar geç olduğunu fark ettim ama Baekhyun beni görmezden geldi.
"Üzerini değiştirmek ister misin?"Tekrar sordum ama beni tekrar görmezden geldi.
"Baekhyun hyung ne istiyorsun?"Sonunda sadece bu seferliğine söyleyerek iç çektim. Yavaşça benim suratıma baktı ve büyük bir sırıtışa girdi.
"Zor olmadığını gördün değil mi?" O sordu. Yemeğini bitirdikten sonra onu bir film izlemek için çekmeceyi çektim.
"Sünger Bob'u izleyelim!"Bir kanalda durmayı önerdi.
"Hayır."İtiraz ettim ve uzaktan kumandayı ondan aldım ve 'omurga ürpertici sesler ve ürkütücü canlı görüntüler' için beş puan almış korkunç bir film seçtim.
"Pekiii, Bunu izlemek istemiyorum."Diye seslendi ve gitmek için ayağa kalktı.
"Korkuyor musun? Senin hyung olduğunu sanıyordum."Alay ettim. Yumruklarını sıktı ve yanıma geri oturdu, bugün on beşinci kez hapşırdı.
"Bence sen hastasın Baek."Belirttim.
"Hayır değilim."Diye terslendi. Filmi başlattım ve Baekhyun'un deri kanepeyi ne kadar sert tuttuğunu gördüm ki, bu filmden sonra muhtemelen korkak bir hyung olacaktı. Film, gözlerimi evin etrafında dolaştırırken bile korkutucu değildi.
Baekhyun'un dudağını ısırdığını çok zor bir şekilde gördüm, kanayacağından korktum, bu yüzden onu rahatlatmak için elimi yavaşça sırtına koydum. Ama temastan korktu ve bağırdı "Ahhhhhh!"
Yüzünü göğsüme gömmdü hemen. Kahkahalarımı sakladım ve onu daha çok korkutmaya karar verdim.
"Ah hayır kanlı bir el asansörü açtı!"Korkmuş bir sesle söyledim ve Baekhyun dediklerime kanıyor gibiydi. Tek gözlü adam homurdandı ve zincirli testereyi başının üstünde kaldırdı ve doktoru öldürmek için aşağı indirdi. Her yere kan sıçradı ve doktorun kalan parçalarını gösterdi.
O kadar çok alay etmek istedim ki filmle, insan organları hiç de öyle görünmüyordu ve ayrıca bir insanı öyle öldürmek için çok daha fazla güce ihtiyacınız vardı, ama bundan kaçındım çünkü Baekhyun'un ne sorduğunu duydum.
"Ch-Chanyeol doktora ne oldu?"Merakla hala saklandığı yerden sordu ve ona sarılmak istedim.
"Öldü."Açık açık söyledim. Baekhyun kısa bir göz atmak için filme döndü ama katil psikotik yüzünün yakın bir görünümünde bir kez daha ortaya çıktığında dehşete düştü. Hızlı bir şekilde gömleğime tekrar yapıştı ve ayak parmaklarının kıvrıldığını fark ettim.
Gerçekçi olmayan korku sahneleri nedeniyle film için bir yıldız bile vermek istemedim, ama esmerin bana sarılmasına neden olduğu için de sevdim, bu yüzden ona beş yıldız vermeye karar verdim. Filmden sonra Baekhyun benden uzaklaştı ve tekrar kanepede uyumaya hazırlandı.
Gerçekten iyi olduğunu söylediğinde iç çektim, bu yüzden onu sıcak tutmak için bu sefer ısıtıcıyı açtım. Yatağıma uzandım ve penceremin dışındaki yıldızlara baktım.
Baekhyun neden bana güvenmiyor? Onun yanında olduğumu anlar umarım? Ama sonra kapıyı yumuşak bir şekilde çaldığını duydum ve Baekhyun'un orada durduğunu , ona verdiğim koyu mavi battaniyeyi sıkıca kavradığını gördüm.
"Bu gece burada uyuyabilir miyim?"Çok küçük bir sesle sordu. Gülümsedim ve ona sarılmak için kollarımı açtım.
"Buraya gel."
"Sadece bu gece. Yarın kanepede uyuyacağım."Diye homurdandı.
"O tek gözlü katil çevremizde, korkmuyorsun değil mi -" diye sordum ama o hızla yatakta çığlık attı ve iki eliyle ağzımı kapattı.
"Shhhhhhhh."İşaret parmağını korkmuş görünen dudaklarına yerleştirerek empati kurdu.
"Bana adını söyleyemezsin. Ya buraya gelirse?"Diye fısıldadı. Masumiyetine kıkırdadım ve onu kendime doğru çektim, üstüme çıkmasına neden oldum.
"O zaman seni koruyacağım."Kulağına fısıldadım.
----------------------
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sadece benim // chanbaek
FanfictionPark Chanyeol, Park İşletme'nin CEO'sudur ama aynı zamanda daha fazla güç ve paradan başka bir şey istemeyen acımasız ve soğuk kalpli bir mafya patronudur. Kurnaz ve hesapçıdır. Herkes hata yapar ama eğer Chanyeol'e hata yaparsan - oyunun dışında...