3. Bölüm

2K 191 5
                                    

Merhaba arkadaşlar. Tatlı Hata hikayesi bloğumda final yapmak üzere. Final yapınca burada da yayınlayıp kısa sürede kaldırmayı düşünüyorum. Keyifli okumalar. 

***

Genç kız ağır adımlarla apartmanlarından içeriye girerken birinci katta bulunan evlerinin kapısının zilini çalmıştı. O kadar yorgundu ki çantada ki anahtarını bulmaya uğraşamayacaktı. Kapının ardından annesinin "Geldim, geldim," diye seslendiğini duyduğunda gülümsemeden edemedi. Kapı açıldığında annesinin sitemi ile karşılaşmıştı.

"Anahtarın nerede senin kızım, neden zile vuruyorsun?" Arya annesinin yanağını öperek üzerinde ki kabanı çıkarıp portmantoya asmıştı. "Çok yorgunum anne, biraz uyduktan sonra ders çalışacağım." Kadın kızının yüzünden onun gerçekten yorgun olduğunu anlayabiliyordu. Okuduğu bölüm oldukça zor bir bölümdü. Sabahlara kadar ders çalıştığı günlerde kızına bir şey olacak diye çok korkuyordu.

"Sen dinlen yavrum, ama odana sessiz gir emi kızım..." Arya hayrola der gibi annesine bakarken kadın sözlerine devam etmişti.

"Eda senin odanda uyuyor," diyerek kızını cevaplamıştı. Evleri dört oda bir salondan oluşuyordu. Babası bu evi emekli ikramiyesiyle almıştı. Geri kalanı da taksitle ödeyerek bitirmişti. Çok şükür ailesinin alacak verecek bir hesabı yoktu. Küçük yeğeni kendi odasına yattığına göre yengesi hala gelmemiş demekti.

"Tamam anne, dikkat ederim. Alya evde mi?" Annesi Emine Hanım kızına bakarak derin bir iç çekmişti.

"Geldiğinden beri uyuyor, yarın sınavın var mı dedim 'önemsiz' diyerek beni geçiştirdi." Arya kardeşinin her zamanki gibi vurdumduymazlığı ele aldığını anlayan Arya gülümseyerek annesini rahatlatmıştı.

"Önemsiz dediyse kolay bir derstir anne, sen merak etme."

"Ama kızım, derslerini bu dönem sıkı tutmalı ki mezun olsun." Arya annesinin endişesi karşısında gülümsemesine devam etmişti.

"Bir kez olsun bana böyle söylenmedin anne, benim derslerim önemsiz mi?" kadın kızının gece karası saçını okşayarak ona sevgiyle bakmıştı.

"Sana sormama gerek yok ki kızım, maşallah derslerinde başarılısın." Arya annesinin elini öperek "Merak etme anne, Alya da en az benim kadar başarılı. Sen bakma onun böyle rahat olduğuna, ders notları oldukça yüksek."

"Gerçekten mi?"

"Gerçekten!" genç kız odasına doğru ilerlerken annesinin dualarını duyabiliyordu. Başını iki yana sallayım yavaşça odasına girmişti. Yatağının tam ortasında sere serpe yatan yeğenine sevgiyle bakmıştı. Sessizce üzerini değiştirerek usulca yeğeninin yanına uzandı. Gözleri yorgunlukla kapanırken aklında sadece ertesi gün olacak sınav vardı.

***

Genç adam işine o kadar yoğunlaşmıştı mesai saatinin çoktan bittiğinin farkında bile değildi. Odasının kapısının açılıp kapandığını bile duymamıştı. Bir süre sıkıntıyla önündeki dosyaya bakıp eliyle ensesini ovaladı.

"Bir sıkıntı mı var abi?" Akın abisinin hala çalıştığını öğrenince yanına gitmeye karar vermişti. Sorusu ile abisinin kendisine olan yorgun bakışlarına takılı kaldı.

"Ne zaman geldin?"

"Az önce, o kadar daldın ki beni duymadın bile." Aras başını sallayarak kardeşine karşılık verirken Akın abisinin masasının önündeki sandalyeye oturarak bir kolunu masanın üzerine dayamıştı.

"Sorun ne?" Aras sorunun ne olduğunu bilmiyordu. Saatlerdir dosyada tek bir metin bile okuyamamıştı. Yoğun bir gün geçirmişti. Başta ailevi sorunlarının yanında bir de Alya denen kızı düşünüyordu.

Tatlı HataHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin