40. Bölüm

1.1K 132 17
                                    

Keyifli okumalar. Umarım beğenirsiniz. 

***

Genç kız bir terslik olduğunu hissetmişti. Polis arabasını uzaktan görünce içine oluşan huzursuzluk kızın tepki vermesine neden olmuştu. Araba durduğunda kulağına gelen silah sesi ile hızla arabadan indi. Hiç bir şey düşünemiyordu. Korkusu tüm bedenini esir alırken tek düşünebildiği o silahın abisine doğrultulmuş olabileceğiydi. "Abi," diye bağırarak eve doğru koşarken arkasından seslenen adamı duymamıştı. Koşarak polis arabasının yanına vardığında deli gibi etrafa bakınmaya başlamıştı.

"Abi, neredesin?" Arya tekrar bağırınca öndeki arabanın arkasından gelen adamı görmüş ve koşarak ona sarılmıştı. Serdar kardeşinin sesini duyunca hızla yerinden çıkıp ona doğru ilerlemişti. Bu kargaşada kardeşine bir şey olmasına izin veremezdi.

"Arya, buraya gelmemeliydin."

"Silah sesi duydum, sana bir şey oldu sandım."

"Ben iyiyim, buradan uzaklaşmalısın. Aynur Hanım çıldırdı, elinde silahla tehditler savuruyor." Arya üzgün bir şekilde eve doğru bakarken ne yapacağını bilememişti. Aras kızın yanına geldiğinde abisinin kolları arasında olan kızı kendine çekerek sıkıca sarılmıştı.

"Bir daha sakın beni arkada bırakma, çok korktum." Arya hala titriyordu. Üzerinde ki bu korku bir süre geçmeyecek gibiydi. Serdar kaşlarını çatarak Aras'a bakarken Aras onun bakışlarını görünce tek kaşını kaldırarak genç adama bakmıştı.

"Bir sorun mu var?"

"Ayıp olmuyor mu? Abisi burada!" dediğinde Aras gülümseyerek başını iki yana sallamıştı.

"Karıma sarılmanın nesi ayıp, görmek istemiyorsan kafanı çevir." Arya kocasının belini sıkarken bakışlarını kaçırarak genç adamın kollarının arasından çıkmıştı. Aras karısının utandığını anladığında daha fazla onu utandırmamak için sormuştu.

"Neler oluyor burada?"

"Annen, silahla tehditler savuruyor." Aras duyduğu şeyle sıkıca gözlerini kapatmıştı. Sıkıntıyla nefesini dışarıya verirken başını sallayarak "Onunla konuşmaya çalışacağım," dedi. Arya genç adamın sözlerine anında itiraz etmişti.

"Hayatta olmaz, annen sağlıklı düşünemiyor."

"Yine de onu ikna etmeye çalışacağım. Teslim olmak zorunda!"

"Aras yapma. Biliyorsun annenin sana karşı bir tahammülsüzlüğü var. Lütfen..."

"Korkma Arya, sadece konuşacağım." Serdar şaşkınlıkla karı kocayı dinlerken işi şansa bırakmamak için genç adamı arabanın arkasına çekerek konuşmaya başlamıştı.

"Emin misin, Arya haklı annen sağlıklı düşünemiyor."

"Yine de denemek istiyorum." Serdar genç adamı onaylamak istemese de başka seçenekleri yok gibiydi.

"Peki, ama dikkatli olmalısın." Genç adam arabanın arkasından çıkarken Serdar onu yeniden yanına çağırmıştı. Aras merakla onun yanına giderken genç adamın elindekine bakıp gözlerini kıstı.

"Bu nedir?"

"Yapmak zorundasın!"

Aras eve doğru birkaç adım yaklaşarak etrafı gözlemlemeye başlamıştı. Annesi bu evden nefret ederdi. Dedesi bu evi sevdiği için annesi köy evine adım bile atmamıştı.

"Anne, ben geldim," Aras'ın sesi yüksek çıkınca etrafta ki insanlar ona dönmüştü. Millet olarak her zaman meraklı bir yapımız vardı. Sakin köylerine her zaman polis gelmiyordu. Bu nedenledir ki evin etrafında ki kalabalık zamanla daha da artmıştı.

Tatlı HataHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin