Merhaba arkadaşlar. Bölümü kontrol edemedim. Hata varsa af ola. Keyifli okumalar!
***
Genç kız odasına kapandığında dışarıdan gelen sesleri duymamak için kulaklığını takıp son ses sureyi şerifleri dinlemeye başlamıştı. Ne zaman huzur bulmak istese telefonuna indirdiği süreleri yüksek sesle dinliyor, ruhunu dinlendiriyordu. Süre arasında odasının kapısının sertçe çalındığını duyunca sıkıntıyla kulaklığını çıkarıp kapıyı açmak için yatağından kalkmıştı.
"Kızım niye kapıyı kilitliyorsun, ne kadar korktum haberin var mı?" Emine Hanım kızına sarılırken Alya arkadan üzgün gözlerle onları izliyordu. Suçu olmasa da kendisini suçlamadan edemiyordu. İkizi yine onu kurtarmak için istemediği bir şey yapacaktı.
"Arya, yapma!" Arya yutkunarak ikizine bakarken yanağından aşağıya akan yaşa inanamıyordu. Kaç gündür o kadar şey atlatmıştı, ilk kez gözünden aşağıya yaş akıyordu. Hem de hiç olmadık bir anda. Babası hastaneden çıkalı beş gün olmuştu ve üç gün sonra ameliyata girecekti.
"Kararımı verdim Alya, kendini suçlama artık. Senin bir suçun yok."
"O zaman bırak ben evleneyim, neden kendini feda ediyorsun?"
"Ortada feda edecek bir durum yok Alya, biliyorsun ki evliliği hiç düşünmemiştim. Demek ki bu kaderimde bu şekilde yazılmış."
"Saçmalama Arya, kimsenin kaderinde bu şekilde evlenmek yazmaz." Alya'nın sözlerine karşılık cevap annesi Emine hanımdan gelmişti.
"Tövbe de Alya, Allah'ın hikmetinden sual olunmaz. Siz şanslı olanlardansınız. Eskiden kızlarına sormadan babaları onları verirdi. Kim olduğu önemli olmadan biraz toprağı varsa hemen evlendirilirdi."
"Anne, eskide değiliz."
"Eskide olmasak da hala bu şekilde evlenen var Alya, sakın büyük konuşma." Alya'nın yüzü asılırken Arya kardeşinin ifadesine gülümsemişti.
"Birde şöyle düşün Alya, en azından evleneceğim adam bana saygı duyuyor. Üstelik doğurmadan sevimli bir kızım olacak!" Emine Hanım kızının içinde ki yangının farkında olsa da küçük kıza olan sevgisini gözlerinden görebiliyordu. O aileye katılmasını istemese de tek tesellisi damadı olacak delikanlının ailesine söz geçirebiliyor olmasıydı.
"Arya, iyi düşün kızım. Gerekirse buradan taşınırız."
"Taşınsak ne olacak anne, şu beş günde olanları ne çabuk unuttun." Emine hanımın yüzü asılırken dedikodulara inanan komşuları onlarla selamı kesmiş, her gördüklerinde duyurur gibi kızlarını kötülüyorlardı. Ne kadar cevap vermek istese de bir süre sonra ardını alamamışlardı.
"Yine de içim hiç rahat değil."
"Anne, sen üzülme olur mu? Hem biliyorsun ki kızın kendisini ezdirmez." Emine Hanım iki kızını da kollarına alarak sarılmıştı. İkizleri onun gurur kaynağıydı. Arya aklına gelen şeyle duraksayarak ikizine dönüp "Seninle konuşmam gereken önemli bir konu var," dedi. Emine Hanım iki kızını baş başa bırakarak odadan çıkarken kocası ile konuşmayı düşünüyordu. Belki onu bu işten vazgeçirebilirdi.
Arya odanın kapısını kapattığında ağır adımlarla yatağında oturan ikizinin yanına yaklaşmıştı. Çalışma masasının yanında duran sandalyesini çekerek genç kızın karşısına oturdu.
"Ne oluyor Arya, neden bu kadar sakin davranıyorsun?" Arya hafif gülümseyerek ikizine baktı. Onu belki de en iyi tanıyan kişiye. Nasıl iyi tanımasındı ki aynı karından aynı anda çıkmışlardı. Üstelik doğduklarından beri üniversite zamanına kadar aynı odada aynı yatakta yatmışlardı. Elini uzatarak Alya'nın elini yakaladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tatlı Hata
General FictionTek yumurta ikizleri Alya ve Arya'nın hikayesi. tanıtım yakında paylaşılacaktır. Farkında olmadan hocasıyla dedikodusu çıkan Alya, bu haberi magazin dergisinden öğrenmiştir. Başta okuduklarına inanamasa da asıl tehlikenin hocasının karısından gelebi...