Asiye
Doruk ile beraber aldığımız malzemelerle mağzadan çıkıp eve vardık.
Ömer evde pineklediği için mecbur Atakul malikanesinde yapmak zorunda kaldık.
Mutfağa girdiğimizde önce kendime sonra da Doruğa bir önlük giydirdim.Yumurtaları kırıp şekeri de ekleyince çırpmaya başladım. Doruk da o sırada kolunu tezgaha yaslamış beni izliyordu.
Aklıma gelen parçayı da hafifçe mırıldanmaya başladım.Üç yumurtayı kırdım önce
Portakal dilimledim ince ince
Göz kararı da biraz süt kattım
Kalktım, sana kek yaptımİnsan neler yapar isteyince
Bu bir şey değil düşününce
Ben de tarifi öğrenince
Kalktım, sana kek yaptımDoruk şarkı söyleyerek yaptığım işe gülerek bakıyordu. Kekin hamuru hazır olunca fırına verdik. Sonra kek pişene kadar bizde beraber oklava ile şeker hamurlarını açtık. Ömerin en sevdiği renk lacivert olduğu için üstünü lacivert şeker ile kaplayacaktık.
Doruk da bir yandan üzerine şeker hamırundan steteskop yapnaya çalışıyordu. Onun böyle şeylere yeteneği vardı gerçekten.
Kek çıktığında beraber iki elden keki ortadan ikiye ayırdık. Kremasını sürerken doruk işaret parmağı ile burnuma sürdü.
Burnuma sürülen krema ile gülmüştüm."bir insana her şey mi yakışır ya"
"ya Doruk işine odaklanır mısın"
"benim senden önemli ne işim olabilir ki güzelim"
Doruk bana bakarak gülerken bende onun gibi parmağımı bandırıp onun burnuna sürdüm. Şimdi ikimizde kahkaha atıyorduk.
Doruk eğiliğ burnumun ucunu öperek sürdüğü kremayı temizlemişti. Yaptığı bu harekete utansam da onun çenemden tutup başımı eğmeme müsaade etmemesi ile yüzüm kızarmıştı.Doruk gözleri ile burnunun ucuna bakarak benim de aynı şeyi yapmamı istemişti. Ama bu hareketi ile kahkaha atmıştım. Çünkü gözler şaşı gibi olmuştu.
Onu daha fazla bekletmeden bende parmak uçlarıma yükselip doruğu bunundan öptüm.
Lacivert şeker hamurunu düzgünce geçirdik üstüne.
Doruk yaptığı steteskopu dikkatle koyduktan sonra pastanın kenarına aldığı kalemle kalp ritimleri çizdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berceste
Teen FictionBerceste güzel, saf ve güzel olan demekti. Doruk ile olan arkadaşlığımızı da en güzel bu kelime anlatırdı herhalde. Her şey çok güzeldi aramızda olanlar, bağımız. Beraber mutluyduk. Taa ki büyüyene kadar. Büyümek insanı değiştirir der hep annem hakl...