Kül şarkısı dinleyerek okursanız ağlamanız muhtemel.
Elinin altında dokunduğu ve hissetmeye çalıştığı o hissi sanki hissedemez olmuştu genç adam. Zaman geçtiği için mi böyle hissediyordu. Yüreği bu gerçeği kabul etmiyordu bir türlü.
"güzelim, ruhumun yarısı can parçam."
Ömer tam 46 gündür olduğu gibi bugünde ağlıyordu.
"ikizimm"
Öyle bir hisle söylemişti ki ikizim kelimesini. Dünyadaki tüm ağaçlar, çiçekler, böcekler tüm canlı alemler o an Ömer'in acısı ile acılanmıştı sanki.
Hayatına devam ediyordu evet ama ne zaman buraya gelse teslim oluyordu yüreğindeki acıya.
"bugün toprağına dokunduğumda neden aynı hissi alamıyorum. Oysa daha düne kadar sanki sana sarılıyormuşum gibi hissettiriyordu."
"ne acı demi, ikizimi hissetmek için onu benden alan toprağa sığınıyorum."Ömer ardı ardına akan yaşları durduramamıştı. Ellerinin arasındaki toprağı avuçladı ve burnuna yasladı. Asiye'nin kokusunu hissetmek istedi ama yoktu işte.
"çok özledim seni be güzelim. Kardeş acısı çok ağır derlerdi ya. Öyleymiş. Ama yemin ederim ikiz çok başka. Ya brn güçsüzüm ya da ikizinin göçüp gitmesi çok ağır bir imtihan. Yarısı gittiği için kararan ve çürüyen bir meyve gibiyim. İçim kapkara be Asiye. Kalbi buz gibi. Isınamıyorum sensiz "
(süper montajım djdjdjdj)
"babam senden sonra toparlayamadı. Her gece odanda yatıyor. Annem belli etmiyor ama o da çok kötü. Abim için, benim için emel için dik durmaya çalışıyor ama biliyorum gece hepimiz uyduktan sonra o da içli içli ağlıyor."
"ya sen Doruk, sen yokken izlediğim hiç bir maçın güzelliği yok. Basketboşa küstüm lan ben sensiz."
Ömer artık duracak mecali bulamamıştı dizlerinde. Kardeşini hissetmek istedi. Yavaşca yanına uzandı. Sanki Asiyesine sarılırcasına sarıldı mezara.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berceste
Teen FictionBerceste güzel, saf ve güzel olan demekti. Doruk ile olan arkadaşlığımızı da en güzel bu kelime anlatırdı herhalde. Her şey çok güzeldi aramızda olanlar, bağımız. Beraber mutluyduk. Taa ki büyüyene kadar. Büyümek insanı değiştirir der hep annem hakl...