"Egemen!"
Deli gibi dans eden insanların arasından beni umursamadan çıkarken adımlarımı hızlandırdım. Lanet olsun! Giydiğim sivri topuklu ayakkabılar hiç yardımcı olmuyordu bana. Ben her adımda birine çarparken nasıl olurda bir kişiye dahi çarpmadan hızla çıkışa ilerliyordu bu çocuk?
Arkasından tekrar "Egemen!" diye bağırdığımda durdu ve öfke saçan gözlerle bana baktı. Bir an beni bekleyecek sandım ama onun yerine önüne dönerek yürümeye devam etti. Sıkıntıyla nefesimi dışarıya verip ayakkabılarımın izin verdiği kadar koşmaya başladım. Güzel başlayan geceyi telefonuna gelen mesaj mahvederken ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Alkol almıştı ve bu şekilde araba kullanmasına izin vermezdim. Her ne kadar arkadaş gibi olsakta arada bir küçük kardeşliğim tutuyordu işte. Benden daha iyi araba kullanıyordu bunu biliyordum ama içimde oluşan panik dalgası en az onun kadar gözümü kör etmişti. İçeride ne olduğunu anlamayan ve en az benim kadar şaşıran arkadaş grubumuz şaşkın gözlerle arkamızdan bakarken Egemen kapıdan çıktı. Tabı bende arkasından.
Egemen arabaya geçip motoru çalıştırmadan hemen önce kendimi ön koltuğa zar zor attım. Hadi ama bu şekilde gitmesine izin vereceğimi falan mı düşünüyordu? Eğer öyle düşünüyorsa dev yanılıyordu.
"Çisem,in arabadan hemen!"dedi dişlerinin arasından. Belkide tek benzeyen yerimiz olan gözlerinden binlerce duygunun geçtiğine şahit oldum. Ne olmuştu? Ona bu kadar acı çektiren ve benim bilmediğim ne olabilirdi ki? Ben onun herşeyini bilirdim. O da benim tabiki.
"Ne oldu ve neden bu kadar öfkelisin? " dedim onun az önce dediklerini duymazdan gelerek.
Öküz gibi bağırır, bağrır sonrada susardı. Bu hep böyle olurdu. Öfkesini kustuktan sonra sıkıca sarılarak bin bir şebeklik yaparak özür dilerdi. Ama şimdi...
" Sana in dedim."
Öyle bir bağırdı ki soluğum kesildi.
"Bu şekilde araba kullanamazsın, alkol aldın gerizekalı! Kör olmuş, sağır olmuş gibisin öfkeden. Sen olsan beni bu şekil... "
Bağırışımı yarıda kesen arabanın öne doğru savrulması oldu. Beyin yerine samanla dolu olduğunu düşündüğüm beynim sonunda onu yalnız bırakmayacağımı anlamış olmalıdı. Yinede beni hiçe sayarak bu kadar hız yapması anlamlandıramadığım bir hüzün bıraktı kalbime. Susmayı tercih ederek alel acele kemerimi taktım. Sonra gözüm Egemene kaydı.
"Tak şu kemerini. "dedim emredercesine.
Göz ucuyla bana baktıktan sonra birşey demeden tekrar yola döndü. Benden sadece bir kaç saat önce doğan ağabeyimi tanıyamıyordum. Her fırsatta espriler yapan, arabada ben varken bu kadar pervasız olmayan adam neredeydi?" Egemene ne yaptın? "diye cırlamak için ağzımı açtığımda gaza yüklenmesiyle dudaklarımı birbirine baktırdım.
" Amacın ikimizide öldürmek mi? Yavaşla artık Egemen. "
" Sana arabadan in demiştim. "dedi beni dehşete düşüren bir sesle.
Lanet olsun! Alkolden mi bu kadar pervasızdı yoksa gercekten amacı bizi öldürmek miydi? İlk seçenek daha cazip geliyordu kulağıma. Kafamın içinde kuyrukları birbirine bağlı olarak dolaşan tilkiler sadece bir soruya yoğunlaşmıştı. NEDEN? Neden bu kadar öfkeden deliye dönmüştü.
"Kendini öldürmene izin mi verseydim?"
Gözyaşlarım akmaya başladığında parmaklarımı koltuğa daha sıkı bastırdım.
"Verseydin."dedi o da titreyen sesiyle.
Yeşil gözlerinden gözyaşları yanaklarına süzülürken dudaklarımdan bir hıçkırık özgürlüğüne kavuştu. Hadi ben korkudan ağlıyordum,o neden ağlıyordu?
"Yaren... "deyip sustu ve mümkünmüş gibi araba dahada hızlandı. Sürtük Yaren! Yine ne yapmıştı? Allahım bu yüzden mi ölecektik. Otobanda arabaların arasından hızla ilerlerken baktığım camdan ağaçları neredeyse seçemiyordum bile.
" Yine mi? "
İsyanım ona ulaşmamış olacak ki beni tınlamadı. Yada beni önems... Karşımda gördüğüm tırı Egemende görmüş ve direksiyonu sola kırmıştı. Araç yoldan çıkarak demirliklere çarparken ve takla atarken hissettiğim tek şey karanlıktı.
"Çıktığın yol bitmek üzere sanıyorsun, oysa daha en çetin etabı henüz başlamamış bile. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜNYA YANSA
RomanceBir adam iki kişilik... Hem merhem hem yara... Bir kadın kırık,dökük baştan sona yıkım... Ölümün varlığını unutarak yaşadığım gerçeği yüzüme okkalı bir tokat olarak inerken mavinin en güzel tonuna baktım. Az önce benimle alay eden adam şimdi nefes...