26•

476 51 60
                                    

Rachelle, sürdüğü market arabasıyla reyonları gezerken gerekli malzemeleri market arabasına atıyordu.
Bazen dışarı çıkıyordu ama bunun için gözlük takması gerekiyordu. Kakülleri pek güven sağlamıyordu ona.
Bir kaç sebze, pirinç, atıştırmalık attıktan sonra  kişisel bakıma ilerledi ve kendisine şampuanından almıştı.
Gözleri reyonlarda gezerken, prezarvatif kutularında durdu.
Birden gözleri irileşti, başını eğerek karnına hızlıca bakıp tekrar prezarvatiflere baktı.
"Oh, siktir."

"İnan bana hayatım, ben de eşime hep aynı tepkiyi veriyorum."

Başını çevirip, yanındaki siyahi kadına kilolu kadına baktı.
"Anlamadım?"

"Prezarvatifle ilişkiye girmek fazla bayat, yani bir plastik tarafından becerilmeyi inan kimse istemez. Acını paylaşıyorum."

Rachelle, yutkunarak tekrar prezarvatif kutusuna baktı.
"Ehm...şey, acaba prezarvatif kullanılmadan ilişkiye girilseydi...hamile kalmama ihtimali olur muydu? Şey, iki kere? Belki daha fazla..."

"Elbette hamile kalınmayabilirdi." Dedi kadın, eli kutulardan birine gitti ve aldığı kutulardan birisini market arabasına attı.
Rachelle'e bakıp işaret parmağını sallayıp kahkaha attı.
"En azından kısırsan, neden bir test almıyorsun?"

"Ne?"

"Ah, gençler..." kadın iç çekip etrafına bakındı, tekrar Rachelle'e döndü.
"Benimle gel."
Rachelle'in önünden ilerlerken, Rachelle bir süre ona şaşkınlıkla bakıp yerinde durmuştu.

Kadın durdu ama ona bakmadan gözlerini devirdi.
"Hadi ama güzelim, sabaha kadar seni burada bekleyemem ya!"

"Ah, g-g-geliyorum."
"Ben tam olarak şuan ne yapıyorum?!"
Kadının peşinden arabasını sürüp onu takip etti.
Kadının eczane bölümüne girdiğinde, anlamsızca etrafına bakındı.

Kadın vitrinlerden birinde durdu ve önlüklü birine döndü.
Sanırım bölümün eczacısıydı.

"Bize bir test getirir misiniz acaba?"

Eczacı, siyahi kadını süzüp yutkundu.

Siyahi kadın, gözlerini devirip Rachelle'e baktı.
"Onun için istiyorum."

"Ahm, şey..." dedi Rachelle, hafifçe elini kaldırarak." Ne testinden bahsediyoruz acaba?"

Eczacı, sakızını patlatıp kasa arkasına geçti ve oradaki reyonlara bir baktı. Daha sonra bir kutu çıkartıp, reyonun arkasından çıktı ve Rachelle'e uzattı.
"Buyrun hanımefendi."

Rachelle, ona uzatılan kutuya bakıp sertçe yutkundu ama yine de uzanıp aldı.
"T-teşekkürler..."
"Şaka yapıyor olmalısın..."

"Tuvaletler az ileride, orada deneyebilirsiniz. 3 dakikada yanıt veriyor."

"Hadi bakalım tatlım." Dedi siyahi kadın." Tek mi çift mi?"

"Ben bahsimi çiftten yana kullanıyorum." Dedi eczacı, Rachelle'i süzerek.
"Vücudu hafif şekillenmiş gibi, 3 aylık olabilir."

"Hayır!" Dedi Rachelle, dehşetle." Nerede demiştin?" Dedi korkuyla ekleyerek, etrafına bakındı.

"İleride sağda."

"Teşekkürler."

Rachelle, hızlıca ilerlerken arabasını arkada unutmuştu.

"Hanımefendi para-"

"Al şunu beyaz çocuk," elindeki parayı çocuğa uzattı.
"Bahsimiz aynı."
Market arabasına bakıp iç çekti.
"Ben de şunu götüreyim."

Eczacı gülerek parayı aldı.
"Tekrar beklerim!"

"Yare yare..."

Rachelle, hızlıca girdiği tuvaletin kapısını sertçe kapadı ve kutuyu panikten titreyen elleriyle yırtarak açtı.

Testin idrarını yapacağı bölgeyi çıkartıp, korkuyla yutkunarak baktı.
"Lütfen, bir kere de benim istediğim olsun!"

Kabinden çıktıktan sonra musluklara ilerledi ve ellerini yıkadı. Yüzüne suyu çarparak paniğini önlemeye çalıştı.

"Güzelim, sonuç nedir?" Diye seslendi kapının dışından siyahi kadın.

"Bekliyorum..." dedi Rachelle, ancak sesini duydu mu duymadı mı emin değildi.

"Buraya gel de birlikte bakalım! Ben de merak ettim şimdi."

"Neden bu kadın benim başımda?!"
Yine de Rachelle, tek başınaysa birinin yanında olmasını isteyerek lavabodan çıktı.

"Neden bu kadar endişelisin? Yeni mi evlendin?" Diye sordu kadın.

"Hayır, sadece bir bebek büyütmek istemiyorum o kadar." Dedi Rachelle, sırtını duvara vererek.

"Neden?" Diye sordu kadın." Bebekler çok tatlıdır! Benim minik Winona mı görsen...oh annesi onu yesin."

Rachelle, kadının samimi hâline istemsizce gülmüştü. Bir süre sonra gülümsemesi yüzünde askıda kaldı ve başını eğip buruk bir ifadeye büründü.
"Bir bebeğe annelik yapabileceğimi zannetmiyorum. Çünkü berbat bir anne olurdum."
"Anne sevgisi görmediğimden değil, ancak yine de yaralı bir aile hayatım var. Üstelik aile nedir onu da bilmiyorum."

"Şunu iki dakika tutar mısınız?"
Testi siyahi kadına uzatab Rachelle, yaslandığı duvardan uzaklaşarak teknolojik aletlerin olduğu yere kaşlarını çatarak yürüdü.

Dev plazma televizyonun önünde durup haberlere baktı.

"Kızınız bulundu, ne düşünüyorsunuz Bay Hemsley?!"

"İyi dayandığı için ona minnettarım. Rachelle, hepimiz seni bekliyoruz. Özellikle de Zoe."

"Peki ya siz Bayan Hemsley?"

"Oh benim güzel kızım, anneciğin seni çok özledi! Ne işin vardı dağ tepelerinde?"

"Şuan da Küçük Bayan Hemsley'in kaldığı eve doğru ekipler yola çıktı, yakında ailenize kavuşacaksınız Bayan Hemsley!"

Siyahi kadın, yandaki fotoğrafa baktıktan sonra Rachelle'e bakıp iç çekti.
"Sanırım kaçarak evlendin?"

"Bu...bu ben değilim, sadece Bayan Hemsley'i tanırım ve-"

"Hayatım, inan umurumda değil. Yalan söylemene gerek yok."
Kadın, saatine bakıp tekrar Rachelle'e baktı.
"Artık test sonucuna bakalım."
* * *
"Levi!"
Eve hızlıca girip gözlüğünü kenara fırlattı ve üzerine giydiği hırkayı hızlıca çıkarmaya çalıştı.
"Konuşmamız gerek, acilen öncelikle haberleri gördün mü?"
Mutfağa gidip kendisine bir bardak su koydu ve titreyen elleriyle suyunu içti.
"Buraya geleceklermiş, seni görmeseler çok iyi olur. Ancak burayı nasıl bulmuş olabilirler... bundan daha büyük bir problemimiz de var üstelik!"
Derin bir nefes alıp tezgaha elini hızlıca koydu.
"Hamileyim!"

Arkasını döndüğünde, evin bomboş olduğunu ve herhangi bir ses gelmediğini fark etmişti.
Rachelle, biraz rahatlarken biraz da tedirgindi.
"Nereye gitti bu?"

Kapı çaldığında, neredeyse koşarak oraya doğru ilerledi ve hızlıca açtı.
"Levi-!"

"Bayan Hemsley," dedi Polis memuru gülümseyerek." Sizi evinize götürmeye geldik."

Try Again.||Ackerman.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin