"İyi uyudun mu?" Diye sordu Erwin, ona doğru dönerek.
"Son 11 aydır olduğu gibiydim, berbat." Dedi Levi, ayağa kalkıp lavaboya ilerleyerek.
"Kahvaltıda ne var?""Aynı şeyler."
"Hm..."
"Baksana, neden bir şeyler sipariş etmiyorsun? Sonuçta artık köşeyi döndün, akademisyen olmak iyi bir karardı."
"Yüksek lisans yapmak iyi fikirdi evet, öğretmenlikten kazandığımdan fazlasını kazanıyorum."
"Yüzbin doları almayarak en doğrusunu yapmışsın, daha fazlasını kazanıyorsun artık."
Levi, yüzüne suyu çarpıp başını Erwin'e çevirdi.
"Manyak bir aile, para vermek için elinden gelenin en iyisini yapıyor.""Kızları iyiydi ama he?" Dedi Erwin, kaşlarını kaldırıp sırıtarak.
Levi'ın birden modu düşmüştü. Bir süre sessiz kaldıktan sonra iç çekti.
"Evet...iyiydi.""Düğün fotoğraflarını gördün mü? Çok güzel olmuş, sanırım istediğin gibi güzel bir hayat sunabilmişsin ona."
"Güzel bir kızdı, gelinliği de güzel olacaktı elbette."
İlerleyerek koltuğa attı kendisini.
"Çocuğu bile olmuş.""Evet, sanırım eşi fazla dayanamamış. Hedefi 12'den tutturmuş valla."
Başını kollarının arasına gömüp sessiz kaldı.
"Hey..." dedi Erwin, yanına eğilip yüzüne bakarak." Ya aş ya da çal. Bu hâlin beni çok tuhaf hissettiriyor."
"Ne varmış hâlimde?" Diye homurdandı Levi." İyiyim işte, para kazanıyorum, temiz işler yapıyorum, bana aşık olan çok da kız var."
"Hiçbiriyle ilgilenmiyorsun, beni mi kandırmaya çalışıyorsun sen? Aklın ufaklıkta kaldı resmen."
"Biliyordum..." dedi Levi, başını diğer tarafa çevirip gözlerini kapatarak.
"Hiçbir zaman ilk seçenek olmadığım gibi bir seçenek bile değildim onun için.""Ağlıyor musun?"
"Hayır, gözümü dinlendiriyorum."
"Yeni uyandın, yeme beni."
"Çocuk bile yapmış..." diye mırıldandı." Gerçi döndüğü zaman teklifini kabul edeceğini de söylemişti, ben ne bekliyorsam?"
"Rivaille..."
"Çok aptalca ya!" Dedi kendi kendisine gülerek." Sadece benimle yattı diye bana aşık olacağını bile düşündüm. Of ya!" Dedi gülerek saçlarını karıştırdı." Bu çok komik, tek atlatamayan benim resmen."
"Önüne bakmalısın, o önüne bakıyor."
Doğrularak, arkasına yaslandı.
"Evet, önüme bakmalıyım..."* * *
"Oğlum, sen hep böyle ağlayacak mısın?" Diye sordu Rachelle, bebeğine bakarak.
"Ssh, kızma oğluma." Dedi Dean, kaşlarını hafifçe çatarak.
Beşiğe gelip, onu içinden aldı.
"Baba geldi, anne sana kızıyor mu oğlum?""Kızmıyordum..." dedi Rachelle, onlara bakarak.
"Sana sormadım annesi, oğlumla konuşuyorum." Dedi Dean, bebeğin sırtını sıvazlayarak.
"Evet evet, anne biraz huysuz ama olsun sence de çok güzel değil mi?"Mavi gözlerini, Rachelle'de gezdirip gülmüştü.
"Evet, bu konu da hemfikiriz sanırım he?""Oğlumun babasıyla müttefik olması beni çok rahatsız ediyor." Diye homurdandı Rachelle." 9 ay karnımda taşıyan bendim sonuçta."