"Rachelle?"
Rachelle, ona seslenen kişiye bakıp kaşlarını kaldırdı.
"Ah, merhaba.""Merhaba. Seninle burada karşılaşmayı beklemiyordum." Diye yanıtladı Rivaille, ellerini cebine sokarak." Oh, kardeşin mi?"
"Evet." Diye yanıtladı Rachelle, önüne düşen saçını kulağının arkasına ittirerek.
"Zoey, neden bir merhaba demiyorsun?""Merhaba..." dedi Zoey, Rachelle'in elini tutup hafifçe öne çıkarak.
"Voaah! Abla!"
Ablasına hızlıca döndü.
"Çok yakışıklı arkadaşların var gerçekten!""Zoey!"
"Yakışıklı olduğumu mu düşünüyorsun?" Demişti Rivaille, gülümseyip çömelerek.
"Ş-şey...evet, öyle düşündüm. Gözlerin çok güzeller."
"Teşekkür ederim, sen de çok tatlısın."
"Ablama benzediğimden olsa gerek." Demişti gülerek Zoey, ablasına sarılarak.
"O da çok tatlı!""Evet, kesinlikle ablan da tatlı."
Tekrar ayağa kalkıp, Rachelle'e baktı."Ah... üzgünüm." Dedi Rachelle, utanarak." Normalde böyle şeyler demez... Zoey..."
"Kıpkırmızı oldun!" Demişti gülerek Zoey.
"Pekâla, ablanı utançtan öldürmesek daha iyi olur sanırım." Demişti Rivaille.
Rachelle, gözlerini kaçırdı.
"Senin adın nedir abi?" Diye sordu Zoey, merakla.
"Rivaille, ancak Levi'yı tercih ediyorum."
"Çok hoş bir isim!"
"Seninki de öyle..."
Rachelle'e baktı tekrar.
"Abla-kardeş günü he?""Yani, sayılır." Dedi Rachelle, Zoey'i kucağına alarak." Aslında arkadaşımla buluşacağım."
"Neden sen de gelmiyorsun Levi abi?"
"Zoey..."
"Huh? Ne? Michelle abla yanında sevgilisini getiriyor, öyle değil mi?"
"Sizleri rahatsız etmek istemem."
"Hayır, rahatsız etmezsin." Dedi Rachelle, içten bir şekilde." Seni işinden alıkoymak istemem."
"Aslında bir işim yok."
Elindeki karton çantayı gösterdi.
"Kahve almaya geldim.""Bize katılabilirsin."
Zoey'e bakıp, tekrar Rivaille'ya döndü.
"Yani tabi istersen?""Bunu isterim."
"Bu harika!" Demişti Zoey, gülerek." Dean ve Felix abiden sonra başka yakışıklı erkek arkadaşların olduğunu düşünmüyordum."
"Zoey, beni utandırıyorsun lütfen."
Rivaille'ya baktı.
"Lütfen onun kusuruna bakma, olur mu? İnsanları çok sever, özellikle de şeyleri...""Yakışıklı erkekleri?"
"Hn..."
Rachelle, gözlerini kaçırıp etrafa bakındı.
"Evet..."Levi, iç çekip gülümsedikten sonra ellerini cebine soktu.
"Pekâla makalen ne durumda?""Hiçbir şeyi beğenmiyor, kızıl şeytan."
"Kızıl şeytan?"
"Dean abiden bahsediyor!" Demişti Zoey gülerek." Bugün çok fazla tartıştılar."
"Editörünle samimisin sanırım."
"Yani, evet. Çocukluk arkadaşım. Ancak konu işe gelince...onu öldüresim geliyor sahiden."