Tüm gece sadece 2 saat uyuyan Jisung çalan çanların sesiyle uyanmıştı. Dün gece bütün kitaplarını baştan sona tekrar incelemişti ama bilin bakalım ne bulabildi? Hiçbir şey.
Gerçekten de onca kitaba bakmıştı ama bir şey bulamamıştı. En ufak bir şey bile.
Oflayarak uyuyakaldığı masadan doğruldu ve belini esnetti. İyi bir soğuk duş alması gerektiğini düşündü anca böyle ayılabilirdi çünkü.
Banyodaki işlerini üşendiği için oyalanarak yaklaşık 2 saatte bitirmişti. O sırada acıkan Jeremy ise kapısının önünde sahibini bekliyordu. Jisung çıktığında yere damlayan sular Jeremy'yi korkutmuştu. Mavi saçlı yılanının bu tatlı haline güldükten sonra onu besledi. Kendisi de kahvaltısını yaptı.
Sıra günün kıyafetlerine gelmişti. Jisung her zaman giydiklerini özenle seçerdi. Bugünse yine baştan aşağı siyah giyinmişti altında paçası bol siyah bir pantolon üstünde ise hafif crop siyah bir kazak vardı belinin açıkta kalan kısmına ise ince bir zincir takmıştı. Yüzüklerini de taktıktan sonra hazırdı. Çizmeleri bu sefer pantolonunun altında kalmıştı ama sorun değildi.
Yine geniş cebi olmadığı için küçük kutudaki kirazları eline alarak evden ayrıldı. Gece uyuyamadığı için bu sefer yürümek istemedi ve asasını çıkarıp kendine doğrulttu.
"Aktína!*"
Bırakın ortak alanı kendisini direk sandalyesine ışınlamıştı. Yani o öyle sanmıştı en azından.
Fakat hayat bu, hele de uyku sersemiyseniz pek kolay olmuyor tabii.Kendini birden Lee know'un kucağında otururken bulmayı da beklemediği kesindi Jisung'un.
Altındaki beden şaşkınca yüzüne bakarken Jisung çoktan çığlığı basmıştı.
"Çek patilerini üzerimden!"
Kendini bir hışımla geriye attığı için neredeyse düşecekti ki Minho son anda ayağa kalkıp belinden yakalamıştı. Çok kısa bir süre eline değen soğuk zincirlere baktı büyük olan.
Sonra da hiçbir şey söylemeden Jisung'u bıraktı ve tekrar yerine oturdu. Kırmızı gözleri nedendir bilinmez belirginleşmeye başlamıştı fakat kendini kontrol etti Minho, gözlerini anında söndürürken önce kazağının koluna sıkıştırdığı asasını alıp ellerini yıkama büyüsü ile kendince temizledi. Bunu yaparken alaycı bir şekilde Jisung'a bakmayı da ihmal etmemişti tabii ki. Sonra da şaşkınlıkla ona bakan kardeşiyle konuşmaya devam etti.
Jisung ise olayın şokunu hala atlatamamış, elleri havada öylece kalmıştı. Yanına gelen Felix arkadaşının kırmızı göz altlarından uyumadığını anlamıştı. Kolundan tutup yanına oturturken aynı zamanda az önce yaşanılanlara gülüyordu.
"Az önce hahahah ne oldu öyle hahaha yüzünü görmeliydin hahahaahaa!"
"Biraz daha gülersen seni gerçek bir civcive çevireceğim Lix."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Poisoned For You///Minsung
Fantasy(TAMAMLANDI.) Yeraltı dünyasının en inatçı ve zeki cadısı Han Jisung, en tehlikeli ve güçlü cadısı olan Lee Minho ile girmemesi gereken bir rekabete girer. Bu rekabetin sonucunda ise ne olacağını kimse bilmiyor, yıldızlar bile... TANITIMI ATLAMAYIN...