Karanlık ormanda ağaçları iterek yürüyordu Jisung. İlk defa bu kadar sıkı ağaçlanmış bir orman görüyordu. Oldukça zorlandığı da kesindi.
Görev günü gelmiş, saatin kaç olduğundan bir haber çekirge ve baykuş sesleriyle dolu ormanda bulmuştu kendini. Açıkçası şu an iyi hissediyordu çünkü kafası Minho'ya daha az kayıyordu. Bu arada etraftan gelecek herhangi bir tehlikeye karşı asasını elinde tutuyordu.
Uzun ve gergin yürüyüşünün sonunda ağaçların azaldığı bir uçurum kenarına varmıştı. Kafasını kaldırıp yukarı baktı. Yıldızlar ve Dolunay o kadar güzel, parlaktı ki büyülenmeden edememişti Jisung.
Bir süre daha gökyüzünü incelemişti oracıkta. Sonrasındaysa ne için orada olduğunu hatırlamış gibi etrafa dikkat kesilerek dinlemeye başlamıştı. Çekirge seslerinden başka bir şey duyamıyordu. Ortada kabak gibi durduğunu fark edince biraz daha çalıların arasına girdi.
Ne kadar dinlerse dinlesin hiçbir şey duyamıyordu. Hoş ne duyması gerektiğini de bilmiyordu. Yaklaşık on dakika sonra sağ taraftan bir çıtırtı gelmişti. Nabzının hızlandığını hissederken kafasını o tarafa doğru çevirdi.
Kıpkırmızı gözleriyle bir kurt hızla uçurumun kenarına gelmiş ve yüksek bir sesle ulumuştu. Jisung ağzı açık bir şekilde simsiyah kürküne ve kırmızı gözlerine bakakalmıştı. Bir alfa olduğu her halinden belliydi.
Sesi boşlukta yankılanıp her yere dağıldığında Jisung arkasında bir kurt daha olduğunu görmüştü bu kurt da bir alfaydı. İkisi karşı karşıya geldiklerinde ikinci gelen kurt diğerinin üstüne saldırdı. Jisung hiç beklemediği bu hamleyle neredeyse çığlık atacaktı ki son anda elini ağzına kapatmıştı.
Hala görevin ne olduğunu anlayamamıştı. Cümleler sakince beklemesini söylüyordu. O da öyle yapacaktı.
Acı dolu bir hırlama geldiğinde kafasını kaldırdı. Kaldırır kaldırmaz pişman olmuştu. Çünkü ilk gelen kurt ikinci kurdu öldürmüş ve ağzından akan kanla Jisung'a doğru bakıyordu. İkilinin gözleri birleştiğinde Jisung yutkunmuştu. İşte şimdi bittim diye düşünüyordu. Yerde bir adım geriye doğru kaydı. Gözlerini çekemiyordu çünkü önündeki kurt her an üstüne atlayacakmış gibiydi.
Kurt ona doğru ilerlemeye başladığında Jisung kalbinin ağzından fırlayacağını düşündü. Bir an için kalkıp kaçmayı düşünse de önündeki onu çok kolay bir şekilde yakalardı. Ayrıca görevi beklemesini söylüyordu.
Aralarında az bir mesafe kalmışken gözleri yerdeki ölü kurda kaydı bir saniyeliğine, ölü beden insan formuna dönmüştü. Jisung'un şaşkınlıkla ağzı aralandı. Bu arada öleceğini düşündüğünden çoktan dualarına başlamıştı bile.
Ona doğru yaklaşan kurt hızlanarak dibine girmişti fakat ona saldırmıyordu. Jisung adrenalinden olsa gerek gelen bir cesaretle elini kurdun siyah tüylerine daldırdı. Birden sevesi gelmişti çünkü çok yumuşak gözüküyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Poisoned For You///Minsung
Fantasy(TAMAMLANDI.) Yeraltı dünyasının en inatçı ve zeki cadısı Han Jisung, en tehlikeli ve güçlü cadısı olan Lee Minho ile girmemesi gereken bir rekabete girer. Bu rekabetin sonucunda ise ne olacağını kimse bilmiyor, yıldızlar bile... TANITIMI ATLAMAYIN...