Cesaretin var mı Aşk'a

{13}

Kollarımın arasında gözleri kapalı öylece yatan Yazgı ile artık beynimin durduğunu düşündüm. Ne yapacğımı bilmez haldeydim.
Sırtındaki elime değen sıvıyı hissettikçe gözyaşlarım daha da şiddetleniyordu.
Ben Onur Seyit Yaran hayatımda ilk defa ağlıyordum. Hemde nefret ettiğimi düşündüğüm kadınların en güzeli en merhametlisi için.

Kapıda bir ayak sesi duyduğumda bakışlarım oraya kaydı.

"Yazgı"

Oydu, Yazgının arkadaşı. Hızla yanımıza koşarak gelmişti. Burayı nerden buldu nasıl geldi sorgulayamadım.

"ne oldu ona, ne oldu diyorum sana"

"vuu... Vuruldu. Çok kan kaybediyor hastahaneye götürmemiz lazım yardım et lütfen"

"tamam arabayla geldim zaten, hemen onu bindirip götürelim"

Yazgıyı çok sarsmadan küçük bedenini kucaklayıp arabaya götürdüm. Hemen arka koltuğa kucağıma alacak şekilde bindirdim.
Mete de hemen arabayı çalıştırıp hızla sürmeye başladı.

Geldiğimiz yer Beykozda ucra bir yer olduğu için yolumuz epey vardı.

Yazgı bir anda titrmeye başlayınca ne yapacağımı bilemedim. Tüm vücudu sanki kriz geçirir gibi tiredi.

"bir şey oluyor, ne oluyor. Yazgı uyan güzelim ne olur, dayan bu bencil adamın sana ihtiyacı var ne olur"

Mete'ye baktığımda dikiz aynasından bakıyordu. Elini direksiyona vurarak

"Allah kahretsin, şoka girdi, çok kan kaybettiği için. Yarasına bastır bastırabildiğin kadar"

"ya canı yanarsa"

"şuan da yanmıyor mu sence."

Mete torpido gözünden bana bir şal çıkarıp bana uzattı. Bu Yazgının şalıydı.

"al bunu yaranın üstüne bastır. Az kaldı on dakkaya hastahanede oluruz"

Hızla şalı alıp elimle tuttuğum yarasına bastım. Diğer elimle de saçlarını okşadım. Bir kaç dakika sonra titremesi azalmıştı.

Hastahaneye geldiğimizde, Mete hızla inip acilde bağırmaya başladı. Gelen sedye ile yavaşca Yazgıyı çıkardım ve onu ellerimden alıp sedyeye yatırdılar.
Ellerim boşluğa düşünce öylece kalakaldım.
Arkalarından ayaklarımı zorlayarak yürüdüm.

Ameliyat odasına soktuklarında kapanan kapının ardında kalmıştık. Kuruyan gözyaşlarım yüzünden sanki gözlerimin önüne bir perde inmişti de etrafı göremiyordum.
Omuzlarımdan tutup yan tarafa çevrildim.
Mete omuzlarımdan bir kaç kez iteleyerek sarsmıştı beni.

"ne oldu ona, nasıl vuruldu lan bu kız."

"kimdi o adamlar, Yazgı'nın ne ilgisi vardı"

"sana diyorum be, cevap versene"

Sesi yükseldiğinde kendime geldim ve onun bir kez daha vurmaya kalkan elini tuttum.

"o eline hakim ol sen önce"

"hıhh, ulan kız içerde canıyla cebelleşiyor sen hala sana vurmama kızıyorsun. Nasıl bir adamsın sen"