Onur beni sürüklediği için artık ayaklarım ağırmaya başladı. En son dayanamayıp durdum ve benim durmam yüzünden o da durmak zorunda kaldı. Hala öfkeli olan suratı ile bana bakıyordu.
"Onur bir dur artık yoruldum lütfen"
"şerefsiz herife bak, Allahtan da mı korkmaz yüzsüz. Sevgilisiyim diyorum hala utanmadan sulanıyor haysiyetsiz"
Onur'un hala sanki adam arkamdaymış gibi elini kolunu sallayarak o tarafa konuşması ile gülsem korkuyordum. Gülmesem nasıl tepki veririm bilmiyordum. Ellerimle yüzünü kavrayıp gözlerime bakmasını sağladım.
"tamam, geçti sevgilim. Bitti gitti. Ayrıca ne anlaştık biz, bir daha kavga olmayacaktık hani. Tatlı tatlı halledecektik"
"ya ne sakini Yazgı. Tatlı tatlı konuştuk da ne oldu. Hala devam etti şerefsiz"
Ona başımı yan yatırarak baktığımda 'ne' diyerek direnmeye devam etti.
"ne yani sen şimdi kadının biri bana böyle şeyler söylese öylece sessiz sessiz duracak mısın"
Onur'un sorusu ile anlık düşündüm. Daha önce karşılaştığım bir durum değildi. Çünkü Onur zaten kadınları kendisine yaklaştırmazdı. Ama son zamanlarda bu durum değişmiş midir bilmiyordum.
Onur bana cevabını beklediği için merakla bakıyordu.
"yani niye olay çıkarayım ki. Seni biliyorum, aşkına inanıyorum o yüzden ben böyle şeyleri dert etmem."
Yalan, kesinlikle kavga çıkarabilirdim. Ama şuan bunu ona belli etmemem gerekirdi.
"ben öyle sakin konuşamam kusura bakma Yazgı hanım. Kimse benim yanımdaki kıza öyle sululuk yapamaz"
Konuyu daha fazla uzatmamak adına Onur'un koluna girdim ve arabaya doğru yürümeye başladım.
Arabaya bindiğimizde ona has kokusu bu arabaya yayıldığı için bazen kıskanıyordum. Son zamanlarda hep fark ettiğim bir şey varsa o da Onur'un sürekli hayatımda olmasını istememdi. Hayatım onunla dolsun, evimin her yerinde onun kokusu olsun istiyordum. Bu duygularım normal miydi bilmiyorum. Bazen beni korkutuyordu. Ama seviyordum işte. Her şeyimden çok seviyordum bu adamı. Ve asla kaybetmek istemiyordum."benim bir yere uğramam gerekli güzelim. Az evvel telefonla onu konuşuyordum. Eğer acelen yoksa sende benimle gelir misin"
"olur tabi ki"
☘️☘️☘️
Onur iş için bir görüşmeye gelmişti. Anlattığına göre mekanı büyütmek istiyordu bunun içinde bir iş adamı ile ortaklık anlaşması yapacaktı.
Beraber geldiğimiz yerde indik ve el ele yürüdük. Anlaşma bir cafede yapılacaktı. Bize ayrılan masaya ilerledik ve yan yana oturduk.
"Fikret bey gelir her halde bir kaç dakikaya. Asistanı ile görüştüm ben hep ama umuyorum mantıklı biridir"
"ben sana güveniyorum, sen her türlü ikna edersin sevgilim"
Onur bana tebessüm ederek baktığı sırada cafenin kapısı açıldı ve içeri şık bir takım elbiseli adam ve onun arkasında kırmızı bana göre ultra mini bir elbiseli sarışın bir kadın girmişti. Resmen mekana bir ışık gibi doğmuştu. Bu tarafa doğru gelmeye başlamaları ile tüm dikkatimi onlara verdim.
Biza doğru yaklaşmalarını geçip direk masaya gelmeleri ile ikimizde onlara bakıyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cesaretin var mı Aşk'a
Novela JuvenilBir gün bir çılgınlık edip Seni sevdiğimi söylesem Alay edip güler misin Yoksa sen de sever misin Cesaretin var mı aşka Çarpıyor kalbim bir başka Sen de böyle sevsen keşke Desen bana yar Şarkının sözlerini söylerken karşımda son zamanlarda gözümü ka...