Bir gün bir çılgınlık edip
Seni sevdiğimi söylesem
Alay edip güler misin
Yoksa sen de sever misin
Cesaretin var mı aşka
Çarpıyor kalbim bir başka
Sen de böyle sevsen keşke
Desen bana yar
Şarkının sözlerini söylerken karşımda son zamanlarda gözümü ka...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"maç yapmaya ne dersin, ucunda ödül olan bir maç"
"ya ama haksızlık senin boyun uzun"
"ben senin boy dışında kullanabileceğin avantajların olduğuna eminim"
Onur'un evinden sonra ertesi gün olmuştu ve okulumda iptal olan dersim sayesinde Onur ile beraber dışarı çıkmıştık. Beraber ne yapacağımıza karar veremeyince Onur'un aniden aklına gelen şey ile birlikte basketbol oynamaya karar vermiştik. O yüzden de rahat parçalar giyinmiştik ikimizde.
"Allah Allah ne avantajıymış bu"
Onur'un bakışlarındaki yoğunluğu hissettiğim o an, galiba ne demek istediğini anlamıştım.
"haa şirinlik avantajı diyorsun. Dikkatini dağıtıp sayıları alırım diyorsun."
Saçlarımı arkama savurarak yüzüne kocaman bir gülümseme koydum.
"haklısın kim dayanabilir ki benim şirin halime karşı"
Onur da yüzüne kocaman bir gülümseme koyarken. Bir adım atıp kendisini yaklaştırdı bana.
"kaybeden, kazananın bir istediğini yerine getirecek"
Onur'un dedikleri ile yüzüne bakarken, bende ona bir adım daha yaklaşıp aramızdaki mesafeyi daha aza indirdim.
"ne isterse mi"
Onur'un bakışları daha derin bir hal alırken aramızdaki o çekim kuvvetini tüm bedenimde hissetmiştim sanki. Bakışları gözlerimden aşağı inmişti. Nereye kaydığını bilsem de anlık şok ile utanarak bakışlarımı kaçırıp az ilerdeki basketbol topuna gidip yerden alarak ona sertçe pas atmıştım.
Ben abim ve bu adamla büyüdüğüm için basketbol aşığı biriydim. Onur ona attığım topu tutup şaşkınlıkla bakıyordu bana.
"e hadi başlayalım o zaman. Kaçta bitecek"
"seni fazla yormak istemem güzelim 15 de bitirelim"
"Allah Allah, laflara bak yaa. Hayır efendim yorulmam ben 20 olsun"
"özgüven tavan yani"
Onur'un bana güzelim deyişi nedensizce içimi kıpır kıpır etmişti. Onun iltifat etmesi hep heyecanlandırmıştır beni ama en çok düştüğüm sanırım küçüğüm demesi oluyordu.
"hadi bakalım. Bu özgüvenine karşılık olarak topu sana veriyorum sen başla"
"bu yaptığına çok pişman olacaksın benden demesi. Beni hafife almakla hata yaptın Onur bey"
Elimdeki topla bir kaç saniye oynadıktan sonra yerde ritim tutarak başladım. Onur gözlerini gözlerime dikmiş yapacağın hamleleri kolluyordu. Ona gözlerimle gülümseyip dikkatini dağıtmak istedim. Başarılıda olmuştum galiba.
