*22*

2K 127 39
                                    

Merhabalarrr. Biliyorum çok beklediniz kuzularım ama yetiştiremiyordum bir türlü. Keyifli okumalar herkese :*

Hande ve Tuğba gecenin ilerleyen saatinde kulübe geri döndüler. İkisi de çakırkeyifti. Dışarıda demlendikleri her adımlarından belli oluyordu. Onlar içeri girdiklerinde bu hallerini izleyen Derya ve Zehra dönüp birbirlerine baktılar.

"Sıkılmadın mı?"

Murat, kolunu Derya'nın boynuna doladığında Tuğba, yönünü değiştirip onlara doğru yürüdü sinirle ama Hande ona yetişip bileğinden tuttu.

"Gel bu tarafa saçmalama."

Derya, yüksek müziğe rağmen konuşulanları duyuyordu. Yüzünü öfkeyle Murat'a döndü.

"Arkadaşlarımdan sıkılmam ben, sen sıkıldıysan gidebilirsin."

Derya, dönüp Eda'yla Meryem'in yanına gitti. Masal'la Naz'ı çok sevmişti. İkiliyle sohbet ederek biraz düşünceleri dağılsın istiyordu. Tuğba ve Hande ise Zehra ve Kübra'nın yanına geçmişlerdi. Onlara katılan Meliha ve Cansu'nun sesleri duyulabiliyordu. Derya, Tuğba'nın yarım yamalak Meliha'ya bir şeyler söylemeye çalıştığını fark etti. Ama ne dediğini anlayamadı.

"Derya, bu yolun sonu nereye çıkacak hiç hesapladın mı?"

Eda'nın yüzü öfkeden kaskatı kesilmişti. Derya'nın omuzunun üzerinden arka tarafta ayakta durmaya çalışan Tuğba'yı izliyordu.

"O kız turnuvada önemli maçlara çıkacak bunu biliyorsun değil mi?"

Derya, başını ileri geri salladı. Pişmanlık duyuyordu ama elinden gelen bir şey de yoktu. Tuğba'nın acısını hafifletemiyordu zira kendi acısı da ona eşdeğerdi...

"Aranızdaki mesele her neyse konuşup bunu çözün artık. Gerçekten de o kızın hali hal değil bu sorun kesinlikle kariyerine de yansıyacak. Ondan sonra da istesen de kendini bir daha asla affedemezsin Derya. Ne kendine ne ona bunu yapma."

"Ne yapmamı istiyorsun Meryem?"

Meryem, omuzlarını silkti. Dönüp Murat'a baktı. "Onu sevmiyorsun" dedi ciddi bir ses tonuyla. Sonrasında ise gözlerini onu izleyen Derya'nın gözleriyle birleştirdi ve içten bir gülümsemeyle elindeki kadehi havaya kaldırdı.

"Sen ne yapacağını biliyorsun bence."

"Hande ne bu halin, neden içtin?"

Zehra, elini Hande'nin sırtına sarıp başını omuzuna yasladı. Hande, bakışlarıyla Tuğba'yı gösterdi. Sesi yorgun çıkıyordu. "Ona eşlik etmek zorunda kaldım" dedi, tekrardan dönüp Zehra'ya bakarak. Herkes birbirleriyle muhabbete dalmıştı. Kimsenin onları fark ettiği yoktu. Bu yüzden de Hande fırsattan istifade edip işaret ve başparmağıyla Zehra'nın çenesini kavradı ve yüzünü yakınına çekip dudaklarını öptü.

"İlişkileri bizimkine benzemiyor mu sence?"

Zehra, kıkırdadı. Yüzünü Hande'nin yüzünden uzaklaştırmamıştı. Gülümseyerek kulağına doğru fısıldadı.

"Bu ilişkide Derya, ben mi oluyorum?"

Bu sefer kıkırdama sırası Hande'deydi. Elindeki kadehten bir yudum alıp, alayla Zehra'ya baktı ve dudaklarını büktü.

"Maalesef hayatım, Tuğba için aklı çıkıyor ama senin gibi inatçı. Bunu asla söylemiyor."

Zehra, Hande'yi delirtecek şeyin ne olduğunu iyi biliyordu. Onunla dalga geçmesini ona çok ağır ödetecekti. Bu yüzden de otuz iki dış sırıtırken kaşlarıyla Derya'yı piste doğru sürükleyen Murat'ı işaret etti.

Love Success Power / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin