CESARET(+18)/FİNAL

7.6K 208 181
                                    


Medya: Kitabımızın şarkısı.
Love and War. Başından beri sözlerine dikkat eden herkes finali zaten biliyordu.

Final için en çok düşündüğüm şey başlık bulmaktı ama gelin görün ki, bulamadım. Bu yüzden Final yazıyorum, dilerseniz başlığı kendiniz adlandırabilirsiniz. Ben, yazdığım bölüme bir başlık yakıştıramadım doğrusu. Biraz uzun olacak, tadını çıkararak okuyun. Yazarken ağladığım sahneler var, içim koparak yazdığım cümleler var, duygusallığınıza göre değişir tepkiniz. Ben, bitirmek istemediğim için uzattıkça uzattım bölümü. Haberiniz olsun, sonlardan nefret ediyorum, özellikle mutlu bitenlerden.

Beğenin yavrum, okumasını biliyorsunuz azcık da beğenin.

Güzel ve etkileyici okumalar dilerim... 💜

Beğenmeyi unutmayın. 🌟

 🌟

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


🍷

Hızlı adımlarla salona adımladı genç kadın, koşuşturmaktan artık ayaklarını acıtan topuklulara sadece bir süre daha dayanabilirdi. Aceleyle ilerlediği salon kapısına ulaştığında, kendisiyle ilgilenen görevli kadın kapının önünde onu görür görmez elinde beklettiği isim kartını başından geçirdi ve yakasını düzeltti.

"Hadi herkes sabırsızlıkla seni bekliyor!"

Başını salladı, bunu ilk defa yapmasada yine strese girmekten kendini alıkoyamamıştı. İçi heyecanla kıpır kıpır oluyordu, kalbi daimi bir ritimle hızlanmıştı. Dudaklarına bir tebessüm yerleştirip, duruşunu biraz daha dikleştirdikten sonra kapıyı araladı ve birbiri önüne attığı adımlarla içeri girdi. Doğrudan sahneye ulaşan adımlarını fark eden herkes, birkaç saniye öncesine kadar çıkardıkları uğultulu sesi kesmiş, güçlü adımlarla sahneye ilerleyen kadını izliyorlardı sessizce.

Kalabalığın arasından biri yanındakine fısıldamıştı bu sırada.

"Ben hayatımda bu kadar kendinden emin bir kadın görmedim, hem bu kadar tatlı oluyorken aynı zamanda nasıl ciddi olabiliyor anlamıyorum."

Onlar fısıldaşmaya devam ederken genç kadın sahnenin tam ortasına ulaşmış, adımlarını durdurmuştu. Elinde tuttuğu kitabın biraz büzülmesine izin verdi, böylelikle üzerindeki gerginliği de biraz atıyor ve daha bilinçli hareket etmek için kendine zaman tanıyordu.

"Herkese tekrardan Merhaba! Ben... Luzia Turna Soykan. Bugün size, dün yarım bıraktığımız kitabın devamını okuyacağım. Bugün bitireceğimize inanıyorum, nerede kaldığımızı hatırlayan var mı?"

Kendisini izleyen insanlara kısa bir an arkasını dönüp köşedeki sandalyeyi tam sahnenin ortasına çekti ve nazikçe yerine oturup, bacaklarını birbiri üzerine atarak elindeki kitabın sayfalarını kurcalamaya başladı. Bu sırada seyircilerden biri, sorduğu sorusuna yanıt vermişti.

C-ESARET+18 (2020)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin