Merhabalaar
bölüme geçmeden önce yıldızı parlatmayı ve bool bol yorum yapmayı unutmayın.
iyi okumalar 🍒💋
***
Her şey için çabalarsın, güçlü olursun, umut edersin, hayal edersin, mücadele edersin; her şeyin daha iyi olması için...Fakat sonunda bir şeylerin değişmediğini görünce, yüzünde buruk bir gülümseme oluşur. Vazgeçer gibi olursun zaman gelir vazgeçersin hatta.
Olumsuzluklar öyle üstüne üstüne gelir ki bir şey için çabalayacak takatin kalmaz...
Kendini kandırmaktan, olacakmış gibi olan fakat olmayan her şeyden yoruluyordun çünkü.
Hâlâ bir aptal gibi olacağını düşünmek yoruyordu. Umut etmek yoruyordu.
Zihnim dopdoluyken sızlayan vücudum ile birbirine yapımış gözlerimi aralamaya zorladım..
Her uzvumun ağrıdığını hissediyordum.
Gözlerimi aralarken beyaz tavan karşıladı bakışlarımı. Gözlerimi birkaç kez kırpıştırıp kuruyan boğazım ile yutkunmaya çalıştım.
"Uyandı sanırım." İnce bir ses işitirken zonklayan başımı yavaşça o tarafa doğru çevirdim.
Tanıdık suret bakış açıma çarparken yerimde doğrulmaya çalıştım. Son olanlar zihnime dolarken gözlerimi içinde bulunduğum odada gezdirdim.
Pamir Bey'in benim yanımda ne işi vardı. Ben neden hastane odasındaydım?
"Siz, siz neden buradasınız?" Diye sordum. Sesim kısık çıkarken odada bulunan kadın yanıma doğru ilerleyerek köşede duran suyu bana uzattı.
"Boğazların tahriş olmuş olmalı,su içer misin?" Suyu dudaklarıma doğru uzattığında ona itiraz edemeyecek kadar suya muhtaçtım.
Tanımadığım kadın suyu içmeme yardımcı olurken hafifçe kendimi geriye çektim.
"Teşekkür ederim." Diye fısıldadım yine aynı sesle.
"Ben çıkayım en iyisi, abimle konuşacaklarınız vardır." Pamir Bey'e bakarken adını henüz bilemediğim fakat Pamir Bey'in kız kardeşi olduğunu öğrendiğim kadın odadan çıktı.
Sırtımı arkaya yaslarken sessizce boğazımı temizledim.
"Burada ne yapıyorsunuz?" Diye sordum yeniden, mesafeli bir sesle. Burada ne arıyordu. Kardeşi neden buradaydı? Neler oluyordu.
Binlerce soru vardı aklımda...
Pamir Bey cevap vermeden küçük koltuğu yanı başıma çekip rahatça oturduğunda gözlerimi ondan ayırmıyordum.
"Yaklaşık kırk sekiz saattir uyuyorsun Şura." Diyerek söze girdiğinde ufak bir şaşkınlıkla gözlerimi araladım kırk sekiz saat mi?
İnanılmazdı...
"Doktorun bedeninin güçsüz düştüğünü ve girdiğin astım krizlerlerinin seni yorduğunu söyleyerek bunun normal olduğunu söyledi." Öyle rahat konuşuyordu ki hayret ediyordum doğrusu.
"Siz ve kardeşiniz neden buradasınız?" Asıl merak ettiğim buydu? Neden buradaydılar. Neden gözlerimi açtığım anda ilk onları görmüştüm, neler oluyordu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖYLÜ GÜZELİ
ChickLit"Küçüğüm..." Dedi parmaklarını yanağımda gezdirirken. Sesindeki şefkat öyle yoğundu ki bir an eridiğimi hissettim. "Seni hep koruyacağım, ruhunda yeni yaralar açılmasına izin vermeyeceğim." Harelerimi kaldırıp buruk bir tebessümle yüzüne baktım. "Se...