2. Bölüm Evet mi, Hayır mı? (düzenlendi)

6.9K 143 30
                                    

 2. Bölüm

Evet mi, Hayır mı?

Okuduğum mesajın etkisinden çıkmam çok uzun sürmüştü. Otobüsten inerken bile hâlâ düşünüyordum. 2 yıl nasıl anlamadım takip edildiğimi? Bu Acaralp kim? Neden beni takip ediyor? Neden 2 yıl sonra kendisini göstermeye başladı?

Kafamda bu sorularla üniversitenin mimarlık fakültesinin kapısından içeri girdim. Dersimin olacağı yere doğru yürüdüm. Ders Mimari tasarım dersiydi. Başlamasına az kalmıştı. O yüzden hızla yürüyerek dersliğe doğru gittim. Hâlâ hayatımı sorgulamakla meşguldüm. Sabah ne yapıyordum , ne düşünüyordum. Şimdi neler oluyor.

Dersliğe girdiğimde hocanın daha gelmediğini gördüğüm için rahat bir nefes vererek boş bulduğum bir yere oturdum. Benden sonra da yanıma biri daha oturmuştu. Oturan kişiye baktığımda sabahki adam olduğunu gördüm. Gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı. Bana bakıp ''Gerçekten salaksın sen.'' Dedi.

Bense ona boş boş anlamsız bir şekilde bakmaya başlayınca ''2 senedir burada okuyorum. Hatta iki kere bana bu dersi anlatmıştın.'' Dedi.

İşte, ben gerçekten onun da dediği gibi salaktım. Burnumun dibindekini görmeyecek kadar salak... Bozuntuya vermeden ''Önemsemediğim insanları hafızamda tutmuyorum. Belki o yüzden seni hatırlamadım.'' Dedim. Bu söylediğime sinirlenmişti. ''Ne kadar kolay sinirleniyor'' diye geçirdim içimden.

Sinirle bana bakmaya devam ederken eğildi ve ''Bundan sonra unutmazsan iyi edersin. Gerçi ben sana unutturmam da , neyse'' dedi ve arkasına yaslandı. Bu sırada hoca gelmişti.

''Arkadaşlar başlıyoruz'' diyerek elindeki kitabı ve bilgisayarı kürsüye bıraktı.

''İçinizden biri şu projeksiyonu açabilir mi?'' diye sorduğunda erkek öğrencilerden birisi kalkıp projeksiyonu açmıştı.

''Sen ne cins bi şeysin ya?'' diye çemkirerek ona baktığımda o susmuş ve beni duymamış gibi yaparak hocaya bakıyordu.

Bende sinirle önüme döndüğüm anda ''Sen ne cins bir salaksan bende ondanım Güzelim'' dedi.

....

Günümün diğer yarısı da öteki derslere girmekle geçmişti. O adamı sadece ilk ders saatinde görmüştüm ve başka bir konuşmamız ay pardon atışmamız geçmemişti. Daha sonrasında görmemiştim. Şimdi ise son dersim bitmişti ve çantamı topluyordum. Elime birden o kâğıt gelivermişti. Gitsem mi, gitmesem mi? Bilemedim. Aslında merak ediyordum beni takip eden kim? Ama bir yanımda diyordu ki ''Git.'' Kafam karmakarışık bir hâl almıştı. Düşünceli bir şekilde yolda ilerliyordum. Otobüse binmek istemediğim için yürümek istedim. Belki de biraz düşünmek için. Aslında eve gitmek istemiyordum. Babamı görmek istemiyordum. Hâlâ onun borcunu ödemeye çalışıyordum. Belki kafede müdür olmam kazanacağım parayı arttıracak olursa bir tık rahatlayabilirdim. Ama ne kadar vadede? Kolay değil 1 Milyonluk kumar borcunu ödemek. Bazen bu hayatı hak edecek ne yaptım acaba diye düşünüyorum. Bu boktan, iğrenç , sefil hayatı...

''Sana çalıyorum kornayı salak olduğun kadarda sağırsın galiba? Abim gerçekten sende ne bok buldu anlamış değilim...''

Hırsla sesin geldiği yere dönüp ''O bulduğu boku alır senin... Neyse, ne istiyorsun?''

Gülerek ''Sanırım adrese gitsem mi? Diye düşünüyordun. Bak, gitsem mi? Gitmesem mi? Demiyorum. Çünkü gitmelisin. ''

''Sen kimsin ki bana ne yapıp yapmayacağımı söyleyebiliyorsun?''

Arabadan inip seri bir şekilde yanıma gelip, kolumu tuttu.

''Senin ve abisinin iyiliğini isteyen biri olarak sana ne yapmanı ne yapmamanı söylüyorum. Bin şu araba ben götüreceğim seni.''

Şehvet İle Dans - Kumar +18 (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin