''SANA GÖNDERDİĞİM HEDİYEYİ BEĞENDİN Mİ CANIM KIZIM???''
Yoksa dedim içimden dün akşam gördüğümüz o zarf mıydı hediye dediği. Hızla yataktan kalkıp odadan çıktım ve Acaralp'in çalışma odasına girdim. Zarf masanın üzerinde duruyordu. Hızla açıp baktığımda şok olmuştum. Gördüklerime inanamıyordum. Annem vardı fotoğraflarda. Bir hastane yatağında yatıyordu. Başında en son annem ölmeden önce gördüğüm dayım vardı. Daha sonraki fotoğrafta ise Acaralp'in babası ve benim babam... Altında da ''ERKEN DÜĞÜN HEDİYEMİZ'' yazıyordu.
24.Bölüm
KATİL OLDUM
Elimdeki yazıyı tekrar tekrar okudum. Resimlere tekrar tekrar baktım. Annem, Gerçekten yaşıyor olabilir miydi? Yaşıyorsa bunca zaman neredeydi? Nasıl bir durumdaydı? Neden hiç benimle iletişime geçmemişti? Kafayı yemek üzereydim. Elimde fotoğraflarla sandalyeye otururken kendime şu soruyu soruyordum;
''Olabilir mi gerçekten? ''
Kapı çalmıştı. Ses verememiştim. Çünkü ne diyeceğimi ne yapacağımı kestiremiyordum. İçeriye Hatice abla gelmişti. Beni görünce telaşlanmıştı. Hemen koşarak yanıma geldi ve yüzümü yüzüne çevirdi.
''Kızım, ne oldu sana? Yüzün gözün bembeyaz olmuş. İyi misin? Acaralp'e haber verelim hemen. '' diyordu ama ben onu duymuyor gibiydim. Ya da duyuyordum ama ne duyduğumu algılayamıyordum. Sadece ''Sen neden gelmiştin?'' diye sorabilmiştim.
''Aşağıda adının Çınar olduğunu söyleyen biri var. Seninle konuşmak istediğini, durumun acil olduğunu söyledi.''
Kafamı sallayarak' 'Salona al. Acaralp'e de haber ver neredeyse gelsin hemen.'' dedim. Hatice abla beni odadan çıkartıp yatak odasına götürüp aşağı inmişti. Bende bir yandan üzerimi değiştiriyor Bir yandan da fotoğrafları ve yazan notu düşünüyordum. Acaba babam olacak adam annemin yaşadığını biliyor muydu? Ya da ne zaman öğrenmişti?
Bir yandan da Çınar efendinin neden geldiğini merak ediyordum. Kafayı yemek üzereydim. Acaralp gelmeden onun neden geldiğini öğrenmem lazımdı. Öğrenmeliyim ki olacaklara hazırlıklı olabileyim. Aşağı indiğimde salonda tekli koltuklardan birine oturmuş elinde kahvesini içiyordu. Hatice abla mutfaktan çıkıp onun önüne tabak koyduğunda ona Aybüke ve Savaş'ı sormuştum. Çıkmışlar ve akşama tekrar geleceklerini söylemişlerdi. Tamam anlamında kafamı salladığımda o da içeriye yani mutfağa yönelmişti. Bende Çınar'ın karşısına oturduğumda direk' 'Neden geldin?'' diye sordum.
''Sana söylemem gereken şeyler var.'' Diyerek başladı konuya.
''Öncelikle şu fotoğraf meselesinin başında kimin olduğunu biliyorum. O konuya girmeyeceğim. Sana söylemek istediğim şey babanın anneni kullanarak seni ele geçirmeye çalışacak. Ben babamın boş boğazlığı sayesinde bir şekilde annenin nerede olduğunu öğrenebilirim. Ama... '' dediği anda kapı çalmaya başlamıştı. Tahminimce Acaralp gelmişti. Hatice abla mutfaktan çıkıp kapıya doğru yönelirken;
''Acaralp'i bir şekilde ikna etmen lazım. Benimle iş birliği yapması için. Nedenini niçini sorma ama şunu bil onunla aynı taraftayım.'' Dedi.
Acaralp '' Asel, iyi misin? '' diyerek içeri girdiğinde hemen yanıma gelip diz çöktü ve yüzümü gözümü inceledikten sonra arkasını döndü ve ''Ne yaptın ona? Söyle!'' diyerek ayağa kalkıp Çınarın yakasına yapıştı.
Çınar Acaralp'in elinden kurtulup' 'Sevgiline bir şey yapacak değilim. Sadece aynı tarafta olduğumuzu söylemek için geldim.'' dedi.
Acaralp tıslayarak' 'Neden sana inanayım? Ne bileceğim o adamla pardon o adamlarla iş birliği yapmadığını? Belki de seni onlar gönderdi buraya.'' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şehvet İle Dans - Kumar +18 (Düzenleniyor)
RomanceBABASININ KUMAR BORCUNU ÖDEMEK İÇİN ÇALIŞAN BİR KIZ VE ONA YILLARCA GİZLİ BİR ŞEKİLDE BAĞLI OLARAK AŞIK BİR ADAM. ASEL VE ACARALP... ASEL, BABASININ BORCUNU ÖDEMEK İÇİN ONA YAPILAN TEKLİFİ KABUL EDECEK Mİ? ACARALP, ASEL'E KENDİSİNİ SEVDİREBİLECEK Mİ...