5. Bölüm
-Silah-
Birbirimizden ayrılıp gözlerimize baktığımızda onun bilmem ama benim içimde çok tuhaf bir his oluşmuştu. Nasıl desem?.. Sanırım bu sorunun cevabını henüz bende bilmiyordum. Sanki kalbim yine olması gerekenden fazla çarpıyor gibiydi. Karşımdaki adam ise derin bir nefes alarak konuşmaya başladı.
"Seni korkutmak istemiyorum ama daha fazla dayanamayabilirim bir an önce seni kendime aşık etmeliyim"
Onu göğsünden biraz itip geri gitmesini sağlayınca dosyaları alıp "alım satım da açık var ona bakman gerek" diyerek ona uzattım.
Biliyorum çok alakasızdı ama konuyu değiştirmem gerekiyordu. Ben bu adama nasıl güveniyorum hâlâ çözebilmiş değilim çünkü. Kendi kendime içimden nasıl güvenebiliyorsun diye sordum. Kendi iç dünyamda oturup tartışmam gerekiyordu. "Ne zaman acaba? Adamın evine yerleşeceksin, hâlâ iç 'dünyamda tartışmam gerekiyor, Diyorsun. Ne zaman tartışacaksın acaba benimle?" diye içimdeki ses söylendi. Haklıydı ama...
Ona bakarak "bence benim yerime başka birini al. Ben mimar olmak istiyorum bu ay sınavlar başlayacak. "
Kafasını sallayarak "Tamam, ne dersen o olsun bakalım." Dedi ve sandalyesine oturdu. "Ben o zaman yeni birilerine bakayım." Dedi ve gülerek "ben memnundum aslında şimdiki müdürden ama neyse. "
Gülerek odadan çıktığımda Savaş kapıdaydı. Beni görünce muzip bir şekilde gülümseyerek "ben eve gidersiniz diye düşünmüştüm." Dedi. Cevap vermeden sadece gözlerimi devirdim ve yanından geçip karşıdaki odaya girdim. Eşyalarımı toparlayıp çıkıyordum ki kapının oradaki aynada yüzümü gördüm. "doğru ya göstermek için silmiştim." Hemen çantamdan makyaj malzemelerimi çıkartıp morluğu kapatmaya başladım. İşimi bitirdikten sonra çantamı alıp merdivenlerden aşağıya yönelip ekip arkadaşlarımın yanına gittim. Gülümsemeye çalışarak 'Hadi iyisiniz ben başınızda değilim artık. Benim yerime başkasını alacaklar.' Dedim.
İçlerinden birisi 'Neden ki?' diye sorduğunda onlara gerçeği anlatamadım. Sadece 'Ben o işi yapabileceğimi sanmıyorum. Yani kendime güvenim yok o konuda. Benim alanım muhasebe değil ki. Hesap yapmayı bile bilmiyorum. O yüzden rica ettim benim yerime başkasını alacaklar.' Dediğimde 'Ee peki, sen ne yapacaksın?' diye sordular.
'Bir ay sonra sınavlarım başlayacak. O yüzden oturup sınavlarıma çalışacağım. Sınavlarım bitince de yeni iş bakacağım.' Dedim ve hemen ardından 'Ben hakkımı size helal ettim, varsa sizde edin. Görüşmek üzere' diye ekledim ve hemen ardından oradan ayrıldım. Hem de bir daha buraya gelmemek üzere.
Acaralp
Yüreğim gitti onun o yanağını ve dudağını öyle görünce. Çaktırmamaya çalıştım ama inanılmaz sinirliydim. Dayanamıyordum artık, o adamı bulup gebertmeliydim.
O odadan çıkınca çıktığı kapıya bakakalmıştım. Canı nasıl acımıştır, diye düşündüm.
Beni kendime getiren şey Savaş'ın sesi olmuştu.
"Abi, sana diyorum."
Ona dönüp "hı..." diyebildim sadece.
O koltuklardan teklisine otururken "sen tam bir liseli aşıksın. Kız gitti odasına. "Dedi.
"Biliyorum. Sadece o babasına ne tür bir şey yapsam diye düşünmeye başlamıştım. "
Savaş dikleşip "Doğru, kızın suratını ne hale getirmiş piç. Ama ben diyorum ki adamı öldürmeyelim. Bırakalım kendi pisliğine boğulsun. "
Kafamı olumlu bir şekilde sallayıp derin bir nefes aldıktan sonra konuştum.
"Düşününce mantıklı bir fikir. Ama çok sade, bana istediğimi vermeyecek bir fikir. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şehvet İle Dans - Kumar +18 (Düzenleniyor)
RomanceBABASININ KUMAR BORCUNU ÖDEMEK İÇİN ÇALIŞAN BİR KIZ VE ONA YILLARCA GİZLİ BİR ŞEKİLDE BAĞLI OLARAK AŞIK BİR ADAM. ASEL VE ACARALP... ASEL, BABASININ BORCUNU ÖDEMEK İÇİN ONA YAPILAN TEKLİFİ KABUL EDECEK Mİ? ACARALP, ASEL'E KENDİSİNİ SEVDİREBİLECEK Mİ...