Yorumlarınızı görmek beni çok mutlu ediyor biliyor musunuz? Beni daha çok mutlu etmeye ne dersiniz?
Hiçbir şey demeden oradan ayrıldığımda ne düşündüğüm hakkında hiçbir fikrim yoktu. Sadece 3 dakika kalmıştı ve beynim durmuş gibiydi. Son kez mankenlerimi kontrol ettim. Sana'nın saçı istediğim gibi baştan yapılmıştı. Öğrenciler gitmişlerdi ve şimdi daha az kişi olsak da heyecan daha da artmıştı. Modeller sıralamasını alırken ben de hemen oradan çıkmış ve podyumun hemen önündeki Chan ve ChangLix ikilisinin yanındaki yerime oturmuştum. Sohbet ediyorlardı zaten.
Ona bakamıyordum. Utanıyordum ve bir tepki vermemesi beni fazlasıyla geriyordu. Defilenin başlayacak olması ona odaklanmama engel olurken müzik başladığında yerimde kıpırdandım. Tam karşı tarafta en önemli ve ünlü modacılar sırayla dizilmişlerdi ve onlarla göz göze gelince gülümsemeye çalışmıştım. Yalnızca başarılı olabildiğimi umdum.
Girişi Jihyo yaptığında ifadesiz yüzü ve güzel yürüyüşü ne kadar profesyonel olduğunu kanıtlar nitelikteydi. Tasarımımı güzelce taşıyor ve maskülenliğin ona ne kadar yakıştığını gözler önüne seriyordu. Alkışlar eşliğinde podyumda yürürken bir karşı taraftaki modacılara bir de Chan'a bakıyordum.
"Bu benim tasarımım." dedim kulağına yaklaşarak. Hemen geri çekilmiştim tabii.
"Öyle mi? Çok beğenmiştim cidden. Sade ama göz alıcı olmuş." dedi aynı şekilde o da kulağıma yaklaşarak. Nefesini dibimde hissetmek beni heyecanlandırırken boğazımı temizledim ve bir teşekkür mırıldandım. Duyup duymadığından emin değildim.
Jihyo'nun hemen ardından diğer arkadaşlarımın da mankenleri geldiğinde onları da dikkatle izliyor ve keyfini çıkartmaya başlıyordum. Biraz sonra müzik değiştiğinde ve mankenler podyumu boşalttığında ikinci temaya geçmiştik.
Yaz konseptine uygun bir şarkı çalmaya başladığında ilk önce Nayeon güzel ve dikkat çekici tatlı gülümsemesiyle giriş yaptığında karşıdaki modacılar da gülümsemeden edememişti. Bunu fark etmek beni fazlasıyla mutlu ederken bir kez daha mankenlerime teşekkür etmiştim içimden.
Yaz konsepti bitip üçüncü konsepte geldiğimizde de derin bir nefes almış ve ellerimi pantolonuma sürtmüştüm. Ve birden elimi saran başka bir el hissettiğimde hızla sağıma dönmüş, Chan'a bakmıştım. Destek verircesine gülümsediğinde elimi sıkmış ve gözlerini tekrar podyuma çevirmişti.
Sıra Momo ve diğerlerindeydi. Momo aslında dansçıydı ve gerçekten çok iyi bir fiziği vardı. Mankenliğe kısa bir süre önce başlamış olmasına rağmen oldukça profesyonel bir duruş sağlıyordu. Tatlı renklerine rağmen seksice gülümsediğinde ben de gülümsemiş ve biraz daha rahatlamıştım. Modacıların kendi aralarında onaylayıcı biçimde konuştuğunu görmek de mutlu etmişti beni.
Birkaç dakika sonra defilenin son temasına geldiğimizde Sana'nın iyi iş çıkaracağını bilsem de içimdeki kötü hisse engel olamamıştım. Tek isteğim bu defilenin iyi bir şekilde sonlanmasıydı.
Girişi arkadaşımın mankeni yaptığında derin bir nefes almış ve güç almak istercesine ellerimi saran eli sıkmıştım. Tüm dikkatim birazdan çıkacak olan Sana'daydı.
Ve en sonunda Sana çıktığında önceki mankenler gibi yapması gereken hareketleri yapmış, gülümseyerek tatlı pozlarını vermiş, öpücükler atmıştı. Tam benim önüme geldiğinde göz kırpmasına karşılık bir tepki vermemeye çalıştım. Onun amacı belliydi ama bir sorun çıkmasını istemediğim için tepkisiz kalmıştım.
Chan'ın elimi sıktığını hissettiğimde bakışlarımı ona çevirdim. Dikkatle Sana'yı izliyor ve kaşlarını hafiften çatıyordu. Nedensizce onun da bir şeylerden hoşlanmadığını hissetmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
strawberry | minchan, banginho
Teen Fiction"Bakar mısınız? Birazdan... Bayılacağım. Tutun beni olur mu?" "Ne?" - skz #1 (111122)